Merhaba arkadaşlar uzun bir bölüm ile karşınızdayım. Daha doğrusu karşınızdayız. Üç kız birlik olup upuzun bir bölüm yazdık umarım beğenirsiniz. :)
Maya'nın ağzından:
Kerem'in kelimelerini duymamla birlikte şok geçirircesine yüzüne baktım. Kerem'de söylediklerini yeni idrak etmişçesine yüzüme bakıyordu. Pişman dolu bakıyordu.
Nasıl bir tepki vermeliyim bilmiyordum. Kafam karışıktı. Sadece Kerem'e bakıyordum.
Yapacağım en iyi şey buradan çıkıp gitmekti biliyorum ama bacaklarım uyuşmuştu sanki. Hareket dahi edemiyordum.
"Maya ben." dedi Kerem ve durdu. Oda ne diyeceğini bilemiyordu.
Salakça bir şekilde gözlerim dolmuştu. Ayaklarımı zar zor hareket ettirip çantamı alıp klüpten çıkmıştım. Arkamdan ise Azra'nın bağırarak koşmaya başlamasını çok net duyabiliyordum.
Kerem'in ağzından:
Ben bu anın böyle olacağını hayal etmemiştim. Ben ona olan aşkımı bir şerefsizin sayesinde dile getirmeyecektim. Bu an bizim için özel olacaktı.
Girdiğim şoktan çıkınca Maya'nın yanına gitmek için harekete geçtim ama Güneş önüme geçerek engel oldu.
Güneş "Kerem gitme. Bu haldeyken gidersen işleri dahada berbat edersin. Merak etme bende ablasıda onun yanındayız. Biraz zaman tanı ona bu normal birşey değil."
Söylediklerinde haklıydı Güneş. Gitsem bile bir faydası olmaz sadece işleri daha çok batırırdım.
Güneş "Ben şimdi yanlarına gidiyorum."
Emir hemen devreye girdi.
"Yanlız hiç bir yere gidemezsiniz. Bende geliyorum." dedi. Haklıydı. Kızların başına birşey gelebilirdi.
Maya'nın ağzından:
Göz yaşlarım sel misali akıyordu. Bir aptal için bu kadar ağlamam mantıklımıydı? Akıl alır gibi değildi. Bir erkek için bu kadar ağlamam akıl alır gibi değildi.
Koşabildiğim kadar hızlı koşuyordum. Gitmek istiyordum kaçmak istiyordum. Korkuyordum bu haydutlardan.
Kortuğum için mi kalbim deli gibi atıyordu? Ben pek sevilmezdim. Hatta hiç sevilmezdim. Hiç bir çıkma teklifi almamıştım. Bu şuan çok garip hissetmeme neden olmuştu.
"Maya bekle." diye bağırdı Azra.
Durmak istemiyordum ama durmazsam Azra daha fazla üzülecekti. Adımlarımı yavaşlattım. Azra hızla bana yetişti ve derin derin nefes almaya başladı.
Azra "Maya bizi bulamayacaklar çok uzaklaştık. Geri dönmemiz gerek."
"Gidelim abla. Kaçalım. Esir kalmak istemiyorum. Kerem'i görmekte istemiyorum. Kafam çok karışık abla. Gitmek istiyorum sadece. Hadi gidelim gel." dedim.
Azra "Maya delirdin mi gidemeyiz. Gidersek bulurlar bizi." dedi. Azra gitmek istemiyordu biliyordum. Alışmıştı buraya. Ailemize geri dönmek istemiyordu.
"İyi abla sen hayatının sonuna kadar bir tutsak gibi kal bunların elinde. Çünkü ben kaçacağım." dedim. Ve koşmaya başladım. Kerem ile yüz yüze gelmek istemiyordum. Hazır değildim.
Güneş'in ağzından:
Klüpten çıkış yapmıştık ve Maya ile Azra'yı arıyorduk. Emir yavaş yavaş sinirlenmeye başlamıştı.
Kaçmış olabilirlerdi. Bunu Emir'de anlamıştı. Bu yüzdendi siniri. Ama sinirden çok kaybetme korkusu vardı gözlerinde. Bu farklı bir kaybetme korkusuydu. Ne biliyim. Ay tövbe estafurullah sanki sevdiği kızı kaybeder gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak
Novela JuvenilBİR MAFYA ACIMASIZ VE SADİST, GÖZÜ KİMSEYİ GÖRMEYEN. DERKEN KARŞISINA BİR KIZ ÇIKAR. O KIZ ASLINDA ADAMIN KADERİDİR GENÇ KIZIMIZ İSTE DİĞER HİKAYEDEKİ KIZLAR GİBİ HANIM HANIMCIK BİR KIZ DEĞİLDİ, AĞIZINDAN KÜFÜR DAHİ EKSIK OLMAYAN, SÜREKLİ DERSLERI K...