GÖLGE 2🔱

45 5 0
                                    

Hayat bazen otobüsün solcamından etrafı izlerken, sağ camından kaçırdıklarımızdan ibaretir.Herkezin yok olduğu o vakitte yanlızlığıma eşlik etmişti gölgeler ğüneşin büyüleyeyici görüntüsü rahatsız etmişti beni hep,mum yanar mumu yakmadıktan sonra
mum sizin işinize yaramaz ama ucundaki ipi alev lendirirseniz mumun ğörevi başlamıştır.Erir Erir sonu vardır bilir ama elinden birşer gelmez.O incecik ip onun
boynundaki intihar ipidir.

Sert olan tavırları yanımdan gidene kadar sürmüştü,tuhaf bir his vardı içimde,hiç görmedigim gözler neden bana bu kadar tanıdık gelmişti. sorulardan uyanıp çantamı sırtıma asmamla olkuldan çıktım yakın olan otoparka gidip arabama bindim. Bir nefese ihtiyacım varmışçasına oksijeni her zereme çektim.Eve gidip soğuk bir duş almak yi gelecekti.

Eve gelmemle odama çıktım.Banyoya ilerledim ve üstümdeki kıyafetlerden kurtulup soğuk suyun yakıcı hissine bıraktım kendimi,su tanelerinin bütün çeşitlerini severdim
aslında seviyorsanız size farklı gelir. Ama sıradan ve tek odagınız o andaki, sinir bozucu damlalara dönüşmüşse...

Parmaklarımın büzüşmesine rağmen ,sudan ayrılmak istemiyordum bana huzur verenlerin arasndaydı. Duştan çıktığım gibi üstüme birşeyler geçirip yatagıma yattım. Bu gün olanlar neyin nesiydi,tuhaf olan bu merak peki nerden çıkmıştı? sorularıma bodoslama dalan kapının tıktık sesiydi.'gelebilirsin'
ardından babamın kafası kapının
aralıgından kontrol edermişçesine baktı.'baba gelebilirsin dedimya'ardından gözlerimi devirdim.'derin nasılsın kızım' evet bu tuhaftı çünkü babama aramızda hep soğuk bir ilişkimiz vardı.

'iyiyim de bir şeymi oldu'tek kaşını sorgulayarak yukarı kaldırdı'yarın baba kız birşeyler yapmaya ne dersin?' babam ilk defa bana ben istemeden teklif mi sunmuştu yani
tuhaftı yerinde gitmeyen bir şeyler vardı."yarın okul var baba"yüzündeki ifade beni asıl yıkan şey olmuştu. ve yıllardır sormak istedigim soruyu sorsam beni cevaplarmıydı?
tabiki cevaplamazdı her zaman annemin katili ben olmasaydım daha fazla konuşurduk bizim daha ilişkimiz bile yoktu birbirimiz içinde boş kümeden fazlası değildik
"ve yarın haluk abinin yerine gidicem boşmuş, gece yokum"onaylarcasına kafasını sallayıp odamdan çıktı. Birtek beni oraya gitmeme izin veriyordu, evimde tutsak gibiydim
gece yine karanlıktı ona eşlik eden yıldızlar karanlığın ğücünü ışıtamamıştı.Aslında herkez zamanda yolculuk yapmak ister.O güzel anlara geri dönmek aslında zamanda çoğu kez yolculuk yaparız
bazılarımız anılarıyla geçmişe bazısı ise hayalleriyle gelecege..

Sabah yine güneşin büyüleyici ışıgıyla kalktım.Üstüme okul kıyafetlerini geçirip, telefonumu elime alıp çıktım. Arabaya atlayıp okulun yolunu tutum.Asfaltta tekerlekler kayarken saate gözüm kaydı ,
saat daha 8:00 'dı erken olduğu için direksiyonu sahile kırdım ,boş bir yer bulup girdim. Karşısındaki simitçiden simit aldım. Daha çok seyyar satıcıdan almak isterdim. Zaten pastaneler kaç katını alıyorlar ,
burdaki insanlara yardım etmeyi daha çok seviyordum.sahile bakan bir banka oturdum.

Deniz ,bir sürü kişiyi dinlemiştir, heralde bazen tek istediğimin bu yalan dünyadan gitmek olduğunu sanıyorum . Ama sadece bir ihtimal
dan bahsediyorum annemin gitmesinin ihtimali, babamın beni sevmesinin ihtinmali ve yaşamamın ihtimalini kimse veremez.Bulutların oluşturdu ğu denizin üstündeki ğölge bile onu korurken kendimi yine yalnız hissettim beni koruyacak bir insanın gölgesi bile yoktu. Elime telefonumu alıp Saat' e baktım. okula gitme vaktim gelmişti.

Okula geldiğimde herkes arkadaş gruplarıyla konuşuyordu yanıma baktım kimse yoktu yalnızdım beklide ama halimden mutluydum.Sınıfa girdiğimde bütün gözler bana döndü.

Evet niçin bu kadar dikkat çekmiştim anlamadan arka sıraya adımladım. Tam oturacakken arkamdan bir ses geldi. Dün ki hanzo nun sesi değil miydi? Arkamı dönmemle zaman durdu yabancının tanıdık gözleri sizi bu kadar etkileyebilir miydi ' lütfen bana öyle bakma' içimden geçirdiğim dört kelime beni her hale sokabilecek bir yeşillik. " şş derin misin nesin o sıraya oturma git kendine başka sıra bul " gözlerime bakmadan konuştuğunda ilerledim yakıkınlığımızdan sersemlemiş olacak ki "sen kimsin ki nere oturacağıma karışıyorsun" işaret parmağımı göğsüne vurduğumda gözlerimin derinine baktı. Kolumdan tuttugu gibi sınıfın öbür tarafındaki en arka sıraya oturttu kolumu sinirle sıktığından,acımıştı. Emrine uyan bir çocuk gibi sıraya oturup kollarımı birbirine bağladım. İlk defa karşı çıkmak istememiştim.
Oda çok beklemeyip sırasına geçti. Herkes bize bakarken sınıfa hoca girdi.

Zaman su gibi akıp giderken sınıfa özür dilerek giren kıza odaklanmıştı herkes , kafamı kaldırıp baktığımda Aymira gelmişti. Benim çocukluk arkadaşım buradan gitmişlerdi o günden sonra konuşmuştuk fakat zaman geçtikçe birbirimize ulaşmanın zorlaştığı için konuşmuyorduk. Ağızmdan dökülen kelimeler sevincmin habercisiydi" Aymira" şaşkınca bana baktı ,yavaş Hızlı adımlarla yanıma geldi. Oturduğunda kocaman sarıldı bana eskisi gibi " senin ne işin var burada Aymira " Kşlarını kaldırdı " gidiyi istersen " şakalara hemen başlamıştı. Kolunu tutunca " bırakmam dedim kızarak , gülümsedi ve yutkunarak konuşmaya başladı." Burada taşındık yeniden, beni de kayra nın yanına gönderdiler korusunmuş ama iyiki gelmişim seni buldum. Kafasıyla gösterdiği yöne baktığımda tanıdık yeşillerdi .

Aymira nın kuzeni o muydu? ona baktığımızı hissedince bize baktı. Göz göze geldiğimizde gözlerimi kaçırdım ve önüme bakmaya başladım. Ders zili çaldığında Aymira ile kafetarya 'nın masalarına kahve alıp , oturduk ."aymira oralarda neler yaptın." dikkatini bana verip "napayım işte okuyordum şimdi buraya geldik. Sana çok ihtiyacım olduğu zamanlarda yanımda olmanı çok istedim. Ama babamın işleri yüzünden gelemedim. Aramak farklı ama böyle omzuna yaslanacağın arkadaşın olmayınca olmuyor."gözleri dolu dolu konuşmuştu benimde ona çok ihtiyacım olduğu zamanlarda olmuştu ama yalnızdım. Bende gölgelere sarıldım dokunamadım belki ama onu varlığını hissettim.

Haluk abinin yerine geldiğimde, anahtarı bana verip gitti. Burası müzik egitim veren bir yerdi ilerledim ve baterinin başına oturdum. Annemde oturmuş bu koltukta babam yanlışıkla ağızından kaçırmıştı. Bagetleri elime alıp iki vurdum. Her zaman annemin sesini merak etmiştim.Annemden kalan armağan şarkıya aklıma gelince çalmaya başladım.

"Kara kutum MOR VE ÖTESİ "
Yine bir gün, doğmuş üstüme .
Yine bir rüya anlıyor ki rüyaymış,
Gel sen olalım biz bu şehrin üstüne.
Demek kolay, olmak zor.
Kaza raporu, okur gibiyim kendime bakarken.
Kanatlarım donmuş yüzüm düşmüş yerlere
Kuş sesleri bana bir şey diyor sanki,
Anlat nedir eski evleri yıkmak ,gibi yan yatmışım.
Altımda ki yer kaymış kurtar, beni kurtar beni .
Oooooooooo kara kutum
Oooooo oooo
Kaza raporu okur gibiyim, kendime bakarken .
Kanatlarım donmuş yüzüm düşmüş yerlere
Kuş sesleri bana bir şey diyor sanki, anlat nedir?
Eski evleri yıkmak gibi yan yatmı...
Sözümü kesen bir erkek sesiydi bana eşik etmişti gözlerim kapıya ulaştığında kolları birbirine bağlı ,Kayra Kalenderoğlu karşımdaydı.

Yalnız Kraliçe🔱

GÖLGELERE SARILANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin