Profil Sırma;) Kızımız güzel ama ;*)
26.03.2013
Bugün yeni okulumdaki ilk günüm. Ortaokuldan sonra ilk defa farklı insanlarla bir araya gelicem. Ben Sırma 15 yaşında annesiz babasız Sırma. Bana söylenene göre doğumumdan 1 ay sonra yetimhaneye bırakılmışım. Onları çok merak ediyorum. Acaba anneme mi yoksa babama mı benziyorum? Belkide bunları asla öğrenemiycem. Aslında öğrenmekte istemiyorum çünkü eğer öğrenirsem bir daha asla kendimi toparlayamam. Hayata dönemem...
Neyse başlamayalım bunlara sevgili günlüğüm. Yeni okulumdan bahsedeyim sana...××××
"Sırma hadi geç kalıyoruz"
"Geliyorum Aslııı!"
Aslı... Benim en yakın arkadaşım hatta olmayan kardeşim,belkide olan...
Yurtta kendimi bildim bileli
Aslı'yla beraberdim. Hasta olduğumda anne gibi sabaha kadar başımda beklerdi, canım sıkkınken nedenini öğrenene kadar başımın etini yerdi. Ama onu her zaman çok sevdim sevemeyede devam edeceğim ölene kadar...
"Ya Sırma. Kızım beni bağırtmaktan zevk mi alıyosunn!?"
"Geldim ANNE:))"
"Allahım ya Rabbim"
"Geldim ya ne kızıyon"
"Bağlama yine sulu göze. Kızmıyorum tamam"
"Ee hadi gidelim o zaman"
"Ben iki saattir ne diyorum acaba. Sabır ver Allahım"
"Hadi hadi söylenme"
O kadar mutluydum ki kimse bozamazdı mutluluğumu...
Yurttan çıkıp yeni okulumuza ilerlerken öncelikli kuralımız burayı burslu kazanmamızdqn kaynaklıydı en ufak hatamızda kapıya koyarlardı sağolsun müdire hanım sayesinde çoookkkk iyi anlamıştık bu konuyu. Diğer bi konuysa,yine bursluolmamızla ilgili,derslerimiz yüksek olmalıydı yoksa bursu keserlerdi ve biz yine kapı dışarı edilirdik...
"Daldın yine Sırma. Geldik okula"
"Haa tamam pardon"
Müdire hanım her cümleden sonra birinden af dilememden dolayı bir gün beni kenara çekip konuşmaya başlamıştı
"Sırma her sözünden sonra af dilemek yitik insanların işidir kızım. Elbette haksız olduğun konularda af dileyeceksin ama ne olur her cümlenden sonra af dileme bu seni güçsüzleştirir"
Evet yitirdiğim bir hayatım vardı. Belkide bu yüzden yitiğimdir bu yüzden korkuyorumdur. Bir hatamda insanların beni bırakmasından terk edilmekten yalnız kalmaktan korktuğum için her sözümden sonra af diliyorumdur belkide. Belkide anne ve babam beni bir hata olarak gördü ve beni bıraktı yalnızlığa terk etti....
"Kızım dikkat etttt!!"
Aslı'nın uyarı üzerine kendime geldim ve ezilmekten son anda kurtuldum.
"Neyin var Sırma?!"
Soruyla karışık bir sitem. Bunun sonu iyi değil hadi bakalım...
"Sana diyorum Sırmaaa!!"
"Dalmışım"
"Allah bilir nelere daldın yine. Kızım dalgıç değilsin sen dalma öyle derinlere boğulursun"
Evet. Aslı ve muhteşem laf sokmaları
"Aslı başlama yine dalmışım tamam."
"Eziliyodunnn!!"
"Ezilmedim ama"
"Uyarmasam ölmüş olabilirdin. Allah korusun "
Keşke...
"Neyse tamam uzatmayalım derse geç kalıcaz ilk günden azar işitemem"
"Hadi bakalım dediğin gibi olsun"
Okulun giriş kapısına doğru ilerlerken keşke bursu kazanmasaydık demeden geçemedim. Herkes mi havalı olur? Herkes mi birilerini ezmek için fırsat kollar? Bu bencillik değil sadece alışmadığım bir ortam ve bu ortam beni geriyor. Desenize yine eski Sırma olucaz...
"Merhaba kızlar. Burslu öğrenciler sizlerdiniz demi?"
"Evet hocam"
Aslı atlamıştı hemen.
"Pekala Aslı Günay ve Sırma Sezgin demi?"
"Evet"
"Tamam kızlar hadi sizi sınıfınıza götüreyim"
Müdür olduğuna kanaat getirdiğim bayanın peşine takılmıştık. Hadi Allah yardımcımız olsun...
"Evet kızlar sınıfınız 9/A. Zaten yurt müdürünüz gerekli açıklamayı yapmıştır. Umarım dikkate alırsınız kendiniz için tabi. Neyse ayrıntılı konuşacağız zaten bunları. Şimdi sizi sınıftakilerle tanıştıralım"
İlk başta sempatik gelmişti ama zengin dediğimzi kesime o da giriyordu bu konuşmalarıyla. Sınıftan içeri girerken bizde peşine katılmıştık. Aslı çok sert ama bir o kadar da yumuşaktı,bana karşı, şimdide en sert yanını gösteriyor ve kendinden taviz vermemeye çalışıyordu...
"Evet toparlanın çocuklar. Hepinizin yeni geldiğini biliyorum fakat elbet bir tanışıklığınız vardır hepinizin. Bu arkadaşlarınız okulumu burslu kazanan öğrenciler. Onlarla iyi anlaşacağınıza dair bir şüohem yok anlaştık mı?"
Evet hep bir ağızdan söylenmilti. Sinir tikiler...
"Tamam öyleyse ben gideyim sizler kaynaşın iyice. Bugün ders olmıycak haberiniz olsun."
Herkes bi sevinç çığlığı atmıştı. Müdire hanımda sınıftan çıkınca Aslı'yla beraber cam kenarındaki en arka soraya geçmiştik. Aslı hemen yüzünü dönerek kısık sesle
"Kızım buradı taş kanıyor"
"Saçmalama Aslı sınıftayız ne taşı?"
Öyle bi göz devirmişti ki korkmuştum
"Seni bana sıraylamı verdiler. Bak hakaret etmek istemiyorum ama zorluyorsun Sırma. Mal mısın kızım?"
Tamam sakin ya anladık herhalde taşın ne olduğunu.
"Aslı kafaya alıyorum seni;)"
"İnşallah öyledir Sırma"
Ohh yedi
"Ee hangisi"
"Hepsi kızım"
Otuz iki diş sırıtarak söylemişti. Aslı çok güzel bir kızdı. Sürekli at kuyruğu yaptığı uzun kumral saçları sarıya çalan gözleri ve uzun fit vücudu. Yani erkek olsam aşık olurdum o denli...
"Aslı bak amacımız belli sapma sakın"
"Saçmalama Sırma şimdiye kadar kaç kişiyle çıktı"
Saymaya başlamıştım.
"1 2 3..." kafama yemiştim kitabı
"Kızım cidden malsın. Ciddi ciddi sayıyorsun ya ben kimseyle çıkmadım Sırma"
Ay doğru ya. E peki ben neyi saydım???
"Tamam Sırma sen bugün yine saçmalamaya başladın. Bence biz susalım sen kitap oku bende yazı yazayım tamam"
"Tamam Aslı"
Aslı yazmaya başlayınca bende mecburen kitap okumak zorunda kaldım Aslı böyle deli dolu olsada çok kültürlü bir kzıdı kendini geliştirmeyi başarmıştı tabi yakın olduğumuz için beni de kendi gibi yapmayı başarmıştı. Her kitap okuduğunda benide yanına çağırır ve banada seçtiği kitabı okuturdu. O yazmayı okumaktan daha çok severdi. 'Yazmak benim için ödüldür' derdi her seferinde. Ben de yazardım ama ilham gelmesi gerekirdi. Aslı gibi durup dururken yazamazdım...
"Okusana"
Aslının uyarısıyla sıyrılmıştım düşüncelerimden. Beni kontrol etmeyi severdi tabi bende kendimi kontrol ettirmeyi. Asla sevmediğim bir şeyi yapmazdı yapamazdı...
Anlardı da neyi sevip sevmediğimi beni çözmüştü anlayacağım.
"Şiştt kızım"
"Aslı tamam ya işine bak sen"
Göz devirmekle yetinmişti. Bana kızım demeye bayılırdı aslında bu özel bir şey değildi genelde herkese kızım derdi.
Zil çalınca yazmayı sürdüren Aslı'ya baktım
"Aslı ben gezicem biraz geliyo musun?"
"Sen çık birazdan bulurum seni"
"Tamam"
Başını salladığını görünce sınıftan çıkıp bahçeye iniyordum ki merdivenlerden yuvarlandım. Ne olduğunu anlamamıştım bile. Sonra yanımda bi kaç kız gördüm biri beni kaldırmaya çalışıyordu. Kendimi toparlayınvca merdivene oturdum kaldırmaya çalışnda önümde durdu.
"Kusura bakma ya özür dilerim bi anlık boşluğuma geldi"
"Önemli değil ben daha dikkatli olmalıydım"
"Tamam Sude uzatma ya varoşla ne öuhattap oluyorsun kalk hadi"
"Mira sus bi"
"Öf be ne halin varsa gör"
Cevap vermek istesemde bunların her zaman haklı olduğunu unutmam gerekiyordu olası bir tartışmada ben hatalı olurdum yoksa.
"Sen onu aldırma. Bu arada ben Sude"
"Bende Sırma"
"Memnun oldum Sırma. İyi bir tanışma olmasada"
Mahcup bir tavırla boynunu ellemişti. Sevmiştim bu kızı diğerine oranla
"Hangi sınıftasın"
"9/A sen"
"Ben 9/C. Ama önemli değil birbirimizi sevesek her tenefüs gelirim yanına"
Gerçekten kanım kaynamıştı bu kıza
"Neden olmasın"
"Ya kusura bakmada ben deminki kıza yetişmeliyim sonra tribini yemek istemiyorum"
"Hiç sorun değil"
"Sonra görüşürüz"
"Görüşürüz"
Gidene kadar arkasından bakmıştım diğer kıza göre neydi adı ha Mira. Ona göre çok iyi bir kızdı. Sonra ayağı kalkıp bahçeye doğru yürümeye başladım. Dışarı çıktığımda yüzüme vuran rüzgarla kendime geldiğimi hissettim. Böyle hem serin hem de güneşli havaları çok seviyordum. Yanlarından geçtiğim grupları umursamadan ileride gördüğüm banka odaklanmıştım. Kocaman bir çınarın altında çok güzel görünüyordu. Tam oturacakken tanıdık bir sesle irkildim...Merhabalar ilk bölümün sonuyla karşınızdayım nasıldı beğendiniz mi? Yorumlarınızı muhakkak bekliyorum. İkinci bölümde görüşmek üzere. Ha unutmadan Sırma'ya tanıdık gelen ses kimin olabilir. Tahminleri bekliyorum görüşürüz:))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sırma Ve Bulut #Wattys2017
JugendliteraturGölgelere devrilmiş kediler, sararan otlar, bunaltıcı bir sıcak hava dalgası... Yeniden hayat verecek bir yağmuru bekleyen insanlar ve günyüzüne çıkmak için sabırsızlanan gerçekler...