Cezaevleri, akıl hastanleri, meyhane ve hatta park köşeleri sevdiğine inandıran kadınların yıkıntılarıyla doludur. Biz de yıkılmışız işte...
Yokuşu daha zor çıkıyordu yorgun bedeni. Aclarını diri tutmak için yaptığını söylerdi hep duman abi.
O akşam gel abi, dedim, gidelim sahildeki meyhaneye ,iki tek atalım. Ay başını zor getiriyor olmanın telaşıyla tam ret edecekken gel abi dedim bendensin.
Gittik oturduk .Susma be abi, dedim. Susma artık. Bir kac ısrarımdan sonra başladı alatmaya:
-şu okuil varya , dedi tam yokuşun başındaki liseyi göstererek, ona bu okulda aşık oldum ,onu bu okulun kapısında bekledim, onun için bu okulda kavga ettim ve yine onun için atıldım bu okuldan .
Delikanlıyız kanımız hızlı akıyor. Yine olsa yine yaparım her şeyi. Ha değermi diye sorarsan deymezmiş. Orası ayrı konu. Gözlerimiz kör tabi. Seviyoruz yz aşığız ya. Hayaller kuruyoruz ya. Oda öyle seviyor sanıyoruz.
Liseden attılar beni. Gittim bir tamirciye, çırak oldum. Ee varoş mahallelerde böyledir bu işler. Bizim babalarımızın hanları, hamamları, fabrikaları, otomotiv şirketleri yok. Kıssadan hisse girdik, meslek öğreneceğiz. İstedik verdiler. Evleneceğiz lise bittikten sonra . lise üçü bitirdiği yaz nişan taktık.
Ben o aralar sabahtan akşama kadar çalışıyorum. Beyhan ne isterse en iyisi alınsın, en iyi evde otursun, istediği gibi bir düğün yapalım diye. Yine böyle bir yaz akşamı işten çıkmışım. Bak , eskiden şu ileride pastane vardi. Beyhan oranın kurabiyelerini çok sever diye eve geçmeden alayım, kapıdan veririm, diye içimden geçirdim. Tam pastaneye bir kaç adım kalmıştı ki beyhanı başka bir erkekle el ele gördüm. Hiç düşünmedim , biliyormusun?hiç tereddüt etmedim. Sapladım bıçağı çocuğa. O an gözüm dönmüş. Pek bir şey hatırlamıyorum. Beyhan kaçıp gitmiş. Etraftakiler yetişmiş, almışlar elimden emaneti.sonrası mı? Uzun yıllar Demir parmaklıklar arkası.... Bir kaç nefesten sonra devam etti. Çıktığımda beyhanlar taşınmış gitmişti, kimle nerede, ne yapar hiç sormadım. Pişman mısın, dersen evet, pişmamım. En güzel yıllarımı, en güzel zamanlarımı heba ettim bir hiç uğruna. Onun için yaşadığım o zor günlere değmezmiş. Çünkü onun eli hep başka eller değmiş. Bir abimiz vardi bizim ceza evinde. Karısına para yetiştirmek için yapmadığı iş kalmamış adamın. En sonunda hapse girince karısı terk etmişti. Adam kafayı yedi. Bir gece apar topar akıl hastanesine kaldırdılar. Değermiydi? Değmezdi...
Bizler hep kıymet bilmeyenin peşinden koştuk. Olan kime oldu? Kimin hayatı kaydı? Kim acı çekti? Yani demem o ki kardeşim; cezaevleri, akıl hastaneleri, meyhane ve hatta park köşeleri sevdiğine inandıran kadınların yıkıntılarıyla doludur.
Biz de yıkılmışız işte...😟😟😟😟😟👊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ihanet yakıyor be abi
Poesíaaynı sorunları, aynı acıları yaşamış insanlarız. terk edilmiş,aldatılmiş,kandırılmış.... sevmiş ama sevilmemiş, seveni de biz sevmesni becerememişiz . kardeş dediğimizden darbe yemiş, hatta sevdiğimiz insanla el ele bile görmüşüz gecelerce uykusu...