8. Bölüm Bu Gelçek Olamaz?

27 5 1
                                    

Koray'ın domateslerle yarışan yüzüne baktım. Sonra arkama bile bakmadan koşmaya başladım. Az evvel gülmüş olmam onu affettiğim anlamına gelmiyordu. Zaten onun o yaptığı hayvanlıktan sonra yüzüne bile bakmak istemiyordum. Ama onsuz bir saate katlanamayan ben nasıl onsuz kalabilirdim?

     Belki küçük bir umut peşimden gelir diye düşündüm. Belki benim için gelmezdi ama bana bunu ödeteceğini söylemişti yani onunda elini kanatmıştım. Adımlarımı yavaşlattım.bekledim, bekledim ve yine bekledim ama gelmedi . Neyin hayalini kuruyordum ben gelip benden afdilemesini mi?
Saçmalama Irmak o sana günahını bile vermez!

     Ağlamakla ağlamamak içindeki savaşımı ağlamamak kazanmış ve ağlamadan sahile kadar gelmiştim. Saat yavaş yavaş ilerliyordu ama ben farkında bile değildim bakışlarımı denizin sinirle vurduğu kayalara dikmiş resmen denizin kayalardan sinirini çıkarmasını izliyordum. Hava karardığında cebimden çıkardığım telefonumun saatine baktım, saat 22:05 di. Oturduğum banktan zar zor kalkıp evime doğru yürümeye başladım. Geceleri asla sokağa çıkmayan ben şimdi sokakta tek başımaydım!

    "Şitttt"
    
     Ani bir hareketle arkama döndüm. Benimle aynı yaşlarda olduğunu tahmin ettiğim bir adam bana bakıyordu. Peki niye?

      "Aa aaa Irmaaak nabeer?"
  
     "O anki şaşkınlıkla tanıyamadığım surata bakarken derin bir nefes aldım.

     "Sarp?"

      "Üzülüyorsun bak. Seni üzüyor dediğim gibi."
 
         Sarp şu an kendinde değildi. Ona ne olduğunu anlamak çin yaklaşırken siyah cekedinden yere düşen beyaz toz dikkatimi çekti. Bu düşündüğüm olamazdı değilmi?

    "Sarp sen uyuşturucu mu kullandın?"dedim sinirle tıslarken.

     "Sen beni kullanmışsın ben uyuşturucu kullanmışım çok mu?"
  
      Bütün bunların sorumlusu bendim."Özür dilerim..."dedim  artık dayanamadım ve gözlerimden yaşların süzülmesine izin verdim. sonra ekledim."Keşke astım kırizi geçirdiğimde ölsem ve ne senin için nede Koray için üzülsem. Keşke seni kandırmasaydım... keşke Koray'a aşık olmasaydım...Keşke seni ve koray 'ı tanımasaydım... keşke..."

     "Sessiz ol ve benimle gel."
     "Nereye?" Dediğimde kolumdan tutup beni banka oturttu ve yanıma oturdu.

     "Seni 2 yıldır seviyorum. Sen benim sevdiğim ilk kızsın. Ama önceden hayatımda çok kız oldu. Hiç birini sevmedim. Ve taki o ana kadar seni sınıfın ortasında Handeyle Vampir kavgası yaparken çok ilgimi çektin o sıralar tutturmuştun Vampir, elf, kurt adam, muggle,melez, peri ,cadı, diye. Bu sen kabul etmesende seni çok aptal yapıyordu. Ama benim için herkesten farklıydın.  Senin üzülmeni istemiyordum seni hep korudum 9. Sınıftayken üniverstelilere saldırdığında onları tehtit ettiğim için peşini bıraktılar."dediğinde sözünü kestim.
  
     "Bunu sen mi yaptın?"

    "Sessiz ol ve beni dinle. Sonra ben sana ne zaman yaklaşsam sen benden uzaklaşmaya başladın."
 
     "Çünkü korkuyordum. Okulda serseri gibi dolaşıyordunuz ve beni boğmaya çalışmıştın! Sence senden korkmam doğal değil mi?"
  
    "Sence yakışıklı mıyım?"
  
   "Artur gosse kadar hemde!"

    Seslimi dedim ben? Evet!
  
    "Ben ondan daha yakışıklıyım bir kere!"

   "Hayır o daha yakışıklı!"
  
    "Öyle olsun !"

    "Tamam ya sen ol."dedim onun bu çocuksu halleri çok tatlıydı.

    Başını omzuma yaslayınca ani bir hareketle sıçladım. Küçük bir kahkaha atıp gözlerini kapadı ve anlatmaya devam etti.
 
    "Ben... Sizofrenim."dediğinde oturduğum banktan fırladım.  O sıradada Sarp'ın kafası hızla banka çarptı.

    "Neeee!!!"
   
    "Sessiz ol demedim mi ben sana?"diyerek  beni tekrar banka oturttu ve başını omzuma yasladı.

   "Koray'ı öldürmek için adam tuttum."

   "Bu gelçek olamaz!"diye mırıldandım.

   "Ve Koray'ın başı belada."
 
   Tam kalkıyordum ki kolumdan tuttu.

    "Benim yüzümden değil  babasının ihalesi yüzünden."

    "Onu korumam lazım!"diye mırıldandım. O an fark ettim sinirden Sarp'ın elini sıkıyordum.

    "Az sonra kesilmesi gerekecek ,sanırım kangıren oldum."

    "Sarp lütfen yardım et onu korumalıyım."
  
    "Mal mısın sen onu bu hale sokan babam zaten. Neden  babamın işlerini mahvedeyim." Gözlerim şaşkınlıkla açılırken banktan kalktım.

   "Hani bir şey yapmamıştın?"dedim tıslayarak.

    "Ben bir şey yapmadım ki baban yaptı yanı babalarımız ama hayırlatıyım bu fikri baban öne sürdü." Benim  babam benim uğruna ölmeyi kabul ettiğim adamın başını belaya mı sokuyordu?

    "Bu  gelçek olamaz!"

Hayeller Mavi Gelçekler Siyah Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin