Medya: Wanda & Vision
Bölüm Parçası: XYLØ - Afterlife
■
Yavaş müziğin etrafa sakin bir hava kattığı bara girdiğinde geç kaldığını biliyordu ama elinde değildi. Buraya geliş saati her geldiğinde ayakları tam tersi geri gidiyordu. Sorun burada değildi. Aksine burayı seviyordu. Sonuçta arkadaşının mekanıydı, her gün bir olayın olduğu bir yer değildi. Sorun kendisiydi çünkü iyi bir yerden mezun olmasına rağmen işsizdi ve bir çare bulana kadar burada çalışması gerekti.
Hafta içi olmasına rağmen dolu olan mekanın tezgahına yöneldiğinde dostu Bruce, tanımadığı bir adamla oldukça koyu bir sohbetin içindeydi. Tezgahın arka tarafına geçtiğinde Bruce kendisini fark etmiş ve konuşmasını yarıda keserek anında dibinde bitivermişti.
"Bir haber var mı?"
İşte Bruce'un bu yanını seviyordu. İşi geç kalıp kalması umurunda değildi sadece hayatının bir düzene girmesini istiyordu.
"Hayır," dedi Vision omuz silkerek. "Üç yere CV göndermeme rağmen hiçbirinden haber yok."
Bruce elini adamın omzuna koyarak teselli verircesine sıvazladı. "Bir şeyler olacak merak etme. Hem senden iyi eleman mı bulamayacaklar?"
Vision'ın dudakları alaycı bir gülümsemeyle kıvrıldı. "Bunu kovulduğum yere de söyler misin? Biliyorsun sırf birinin egosunu tatmin etmeyip doğru işi yaptığım için kovulmuştum."
Bruce buna cevap vermek yerine gülümsedi. "Bu arada Tony bugün gelmeyecek. Mell hastalanmış. Pepper ile bütün gece başında durmuşlar."
"Önemli bir şey değildir umarım?"
Bruce olumsuz anlamda başını salladı. "Hayır, sadece ateşi çıkmış. Sabah olmadan da düşmüş. İkisi sadece önlem için bu gece yanında kalacaklar."
"Vay be," dedi Vision tebessümle. "Tony'nin evlenip üstüne bir de çocuk yapabileceği kimin aklına gelirdi."
"Benim geldi. Hemde Pepper ile ilk karşılaştığım zaman. Dostum o kadın dünyayı dize getirir, Tony'i mi dize getiremeyecekti?"
Vision buna karşılık kısa bir kahkaha attı. Ne diyebilirdi ki Pepper gerçekten öyle biriydi.
"Biliyor musun?" dedi Bruce. "Bence bundan sonraki kurban sen olacaksın."
"Ben mi?" dedi Vision şaşkınca kendini göstererek. "İki şeyini unuttun galiba. İlk olarak işsizim, ikinci olarak dibine kadar sapım."
"Merak etme ikisine de çare bulunur," başıyla Vision'un arkasını işaret ederek. "Mesela arkadaki kahverengi saçlı güzel hanımefendi saplığına bir çare olabilir. Bar açıldığından beri burada ve önündeki bardakta saatlerdir öylece dolu ve tek bir yudum bile almadı."
Vision arkasına döndüğünde o kadar kalabalığın arasından onu fark etmişti. Önünde içinden tek bir yudum bile alınmamış viski bardağıyla, bakışlarını karşıdaki şişelere kenetlemiş bir şekilde öylece duruyordu. Yarım topladığı kahverengi saçları omuzlarına doğru dökülmüş, yeşil gözlerini bir an bile kırpmadan karşıya bakıyordu. Kendini tüm dünyadan soyutlamıştı sanki.
Vision bir şeyler yapma isteği duyarak her zaman kasanın yanında duran fotoğraf makinesini alarak genç kadının yanına yaklaştı.
"Affedersiniz?" Genç kadın daldığı okyanus misali düşüncelerin içinden irkilerek çıktı. Gözleri Vision'un masmavi gözleri ile buluştuğunda, "Evet?" dedi zayıf bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
unexpected ►wanda+vision
Conto"Her şey bittiğinde kendi mucizeni yarat." "Peki, mucizelerim tükendiğinde ne olacak?" "O zaman bırak başkaları senin için mucizeler yaratsın." Her şey bittiği anda gerçekleşen bir mucizenin hikayesi... ◆◆ Au Wanda ve Vision kı...