(Medya Alya)
Aylar geçmişti. Gözlerini son defa göreli, kokusunu son defa içime çekeli. Gözlerimi kapattığım da aklımda oluşan görüntünün her gün daha da silikleşmesinin üstünden tam olarak on ay geçmişti...
Yatağımda debelenmeyi bırakıp ayağa kalktım ve dolabıma doğru ilerlemeye başladım.Bugün yeni okulumdaki ilk günümdü. Formalarımı giyinmeye başladım. Krem rengi dar pantolon ve üstünde amblemi olan siyah bir tişörtten oluyor.
Belime gelen kahverengi rengindeki saçlarımı açık bıraktım. Makyaj yapmadan hemen kahvaltı yapan ailemin yanına ilerledim.
Bana gülümseyen aileme karşılık verdim. Ama benimki onların ki gibi gerçek gülümseme değildi. 10 aydır yaptığım gibi yapmacık bir gülümsemeden ibaretti. Gerçi onlarınkinin de gerçekliğinden şüpheliydim.
"Heyecanlı mısın Alya?" Heyecanlı mıydım? Hayır.
"Evet."
"Bugün okula ben bırakacağım seni."
"Tamam." Doyduğumu hissedince babama "Kalkalım mı?" Dedim. Babamda başını onaylar şekilde salladı. Arabaya geçip babamı beklemeye koyuldum. Babamda geldiğinde okula doğfu gidiyorduk.
Okula vardığımızda babamla vedalaşıp arabadan indim ve okulu incelemeye başladım. Okul özel bir okuldu. Ismi Atahan Kolejiydi. Okulun bahçesine doğru ilerliyorken telefonuma gelen bildirim sesiyle olduğum yerde durdum ve telefonumu çıkarıp mesajı açtım.
Gönderen: gizli numara
Yeni okulunda iyi şanslar.Alışmıştım. Emre öldüğünden beri sürekli gizli numaradan saçma salak mesajlar geliyordu.
Okul bahçesinden içeri girdiğimde önce etrafa baktım. Büyük bir okuldu. Bahçede pek fazla öğrenci yoktu. Okul binasına doğru ilerlemeye devam ederken bazı bakışlar bana döndü. Önce tam sağımdaki 4 erkek ve 2 kızdan oluşan gruptan bir oğlan beni görüp diğerlerine gösterdi ardından diğerleride bana döndü. Ama en çok dikkat ettiğim kişi ise bana gözünü ayırmadan dikkatle bakan çocuktu. Çocuğun saçları koyu kahverengi gözleride ela rengindeydi.
Okul binasına vardığımda öğrenciler bahçedekine göre daha kalabalıktı.
Ben müdürün odasınu bulmaya çalışırken bir erkek sesi duydum. Sesin sahibine baktığımda siyah saçlı ve mavi gözlü biri ile karşılaşmayı beklemiyordum. "Yenisin galiba, müdürün odasını mı arıyorsun?"
"Evet." Dedim yürümeye devam ederken. Ve çocuk tekrar konuşmaya başladı.
"Bende müdürün odasının önünden geçeceğim istersen sana eşlik edebilirim. Bu arada ben Mert."
"Olur. Ben de Alya." Mert ile birlikte müdürün odasına doğru yürürken bizi görenler sebebini bilmediğim şaşıran gözlerle bakıyorlardı.
"Hangi okuldan geldin Alya?"
"Bulut Koleji."
"Hiç duymadım ismini." Dedi Mert.
"Normal çünkü bu şehire Izmir'den yeni taşındık."
"Neden tabi özel değilse?" Ona nedenini söylemeyi düşünmüyordum.
"Özel." Dedim. Mert eliyle yanda bulunan kapıyı gösterdi ve "Burası." Dedi. Ona teşekkür edip müdürün odasında girdim. Beni gören kadın müdür m yardımıcısı ayağa kalkıp "Ah canım merhaba sen yeni öğrenci olmalısın." Dedi. " Evet sınıfımı öğrenmek için geldim. Ismim Alya Öztürk." Ismimi söylememle kadın müdür bilgisayardan birşeyler yapıp sınıfımı söyledi. "Sınıfın 12/A üst kattaki sağdan ilk kapı." Teşekkür edip odadan ayrıldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALYA
Teen FictionKorkuyorum. Adını unutmaktan, Tenini unutmaktan, Saçlarının kokusunu unutmaktan. Çok korkuyorum sevdiğim. Sesini unuttum. Insan sevdiğinin sesini unutur mu? Ama unuttum ben. Adını ağzıma almıyorum, Emin ol adını söylemeyi unuttum. Uzaksın bana. Çok...