4. Yeni Bir Kurban

23 2 0
                                    


O kara esmer çocuk bembeyaz olmuştu. Cengo'mun yanına oturdum.Öylece kala kaldım.Hayat o kadar boktandı ki...

Telsizden haber geldi ''Geliyoruz''. Çok geçmeden geldiler de. Fakat çok geçti. Cengo için çok geç, benim için ise çok erken. Geldiklerinde daha kendime gelememiştim. Yerde kafası dağılmış bir adam, 3 metre yanında can kardeşim Cengo, içeride karnı baştan başa yarılmış Şahika, fırında ise 3 yaşında bir çocuk. Burası yer yüzünde ki cehennem miydi? Üstelik bu kadar da değil. Daha sonra öğrendim ki; Fikret 7 aylık bebeği Şahika'nın karnından çıkarıp zeytinyağı ile marine edip buzluğa koymuş. Bu nasıl bir hayattı? Birinin 3 yaşı, diğerinin daha yaşı bile yokken bu kadar eziyet bu kadar zulüm bu kadar acı...

Merkeze gittim. Raporu hazırladılar, olanları tek tek anlattım. O evde olan her şeyi anlattım. O evde hissettiğim her şeyi anlattım ama bir tek Fikret'in tasvirini yapamadım. Olmadı işte yapamadım. Otopsiden sonra herkes öğrenecekti zaten ama yapamadım. Cengo'ma söz vermiştim. Kardeşime söz vermiştim. İfademden çıkarken Müdür Sedat geldi. ''Geçmiş olsun, başın sağolsun.'' dedi. ''Sağolun müdürüm.'' diyerek geçiştirdim. Hemen dışarı çıkıp sigara içmeliydim. Kendimi bok gibi hissediyordum. Mecazi anlam da değil. Direk bildiğimiz bok...

Çıktım. Park etmiş arabalara, yoldan geçen insanlara, havlayan köpeklere uzun uzun baktım. Boş boş baktım ama Cengo'm kadar boş değildi. Müdür Sedat geldi, ''Sana 1 hafta kafa tatili veriyorum. Git kafanı topla gel. Hem geldiğinde yeni partnerin de gelmiş olur.'' Durdum. Gökyüzüne baktım ''Yeni partner mi? Eski partnerim miydi Cengo? Eskimiş miydi çoktan? Bu kadar basit miydi?'' diye düşündüm ama sadece ''Tamamdır müdürüm.'' deyip evin yolunu tuttum. Sıcacık içinde huzur bulduğum, dünyadaki cennetime... Ev değildi, Zeynep'ti benim dünyadaki cennetim ama o cehennemi yaşadıktan sonra Zeynep'ten bile tiksiniyordum. Aklıma Zeynep'in ''Çocuk yapalım, bebeğimiz olsun.'' diye diretmeleri geldikçe ondan iyice soğudum yolda. Çocuk mu? Bu iğrenç, siktiri boktan dünyaya bi' çocuk getirmek mi? Kalsın. Her yerde çocuk tacizcisi, istismarcısı ve pedofilisi varken bu cehenneme yeni bir kurban getirmek mi? Sikerler, asla.

Eve geldim. Zeynep kapıyı yine her zaman ki neşesiyle açtı. Ben ise suratına bakamıyordum. Kimsenin suratına bakamıyordum, herkesten her şeyden tiksiniyordum. Ne kadar çok çocuk istediği aklıma geldikçe rahatsız oluyordum, utanıyordum. ''Hoş geldin Tekin'im...''

Suratına bile bakmadan salona geçtim. Camın önünde sigaramı yaktım. Geldi, ''Neyin var?'' dedi. ''Ben bu dünyada çocuk sahibi olmak istemiyorum'' dedim. ''Ne oldu?'' dedi yıkılmış bir yüz ifadesiyle. ''Olmaz, yapamam.'' dedim. ''Bunu daha önce de konuştuk, benim tek hayalim bu. Eğer çocuk yoksa ben de yokum demiştim Tekin.Ne oldu? Neyin var?'' dedi. ''Siktir git.'' dedim. Sadece ''Siktir git.'' Gözleri doldu, titremeye başladı ''Sen siktir git, yavşak'' dedi ve bana vurmaya başladı. Vurduğundan bile emin değildim. Hiç bir bok hissetmiyordum. Vuruyordu, görüyordum ama hissetmiyordum. Dedim ya ''Hiç bir şey hissetmiyordum.'' Beni öpmeye uğraştı, öptü de. Nefes nefeseydi. Karşılık veremedim, ittim onu. Hayatta kalan tek güzel şeyimi, Zeynep'imi itip attım hayatımdan. ''Siktir git, hiç bir bok istemiyorum, ne senden ne de bu siktiğimin hayatından.'' dedim. Artık ağlamıyordu da, öylece bakıyordu.''Ben çıkıyorum, geldiğim de gitmiş ol.'' dedim ve çıktım. En kötüsü de hayatımda ki en güzel şeye bunları yaparken, bunları söylerken hiç üzülmemiş, hiç bir şey hissetmemiş olmamdı. 

Bitmişti...

Canım hiç yanmıyordu. Belki de Zeynep'i hiç sevmemiştim. O sadece sığındığım bir detaydı. Belki de çok sevmiştim. Hiç bir şey bilmiyordum. Tek bildiğim artık tek başıma olduğumdu...


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 27, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tek misin Tekin?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin