KIRALIK AŞK MUCIZESI

Bölüm55:Kocaman Aile

  Baya bir zaman geçti Defne artık hamileliğinde 8. aya gelmişti. bu dönemde ise kusmaları baş dönmeleri sık sık onu buluyordu.

Gece saat 3.00

Defne:Ömer kalk hadi

Ömer:Ne Defne ya ?

Defne:Sahur vakti diyorum kalksan mı?

Ömer:Tamam sevgilim sen yat ben bir şeyler atıştırır gelirim yorma kendini .

Defne:Tamam canım .

***

Sabah yine her zaman ki gibi evin minik neşesi ablaların en güzeli anne ve babasını uyandırmaya gitti , gitti ki ne görsün ne duysun. Ömer Defne'nin karnını açmış ikizler ile konuşuyordu.

Ömer:Babacım nasılsınız ? Bence çıkın artık oradan dört gözle bekliyoruz gelmenizi .

Defne:Ya bence de hemen gelin kucağımıza alalım sizi.

Ömer:Dimi hem artık Ecrin de büyüdü sevilcek bi yanı kalmadı

Defne:Saçmalama .

Ömer:Tamam tamam bence de çok saçma zaten sizin ablanız çok güzel zeki biraz manyak ama dünyalar tatlısı sende ona benze kızım tamam mı?

Ecrin egosunu daha fazla tatmin edemeyip odaya daldı.

Ecrin:Bence de zekiyim güzelim tatlıyım daha ne olsun .

Defne:Anneciğim sen bizi mi dinliyordun ?

Ecrin:Eveeet .

Ömer:Bak sen.

Ecrin:Birazcık daha benden bahsedebilir miyiz ?

***

Şimdi ise herkes Sinan'ın yazlık evinde buluşacaklardı.İlk iftarlarını hep birlikte açacaklardı.

Ecrin:Daha gelmedik mi ?

Ömer:Hayır kızım .

Ecrin:Ne zaman varacağız?

Ömer:Az kaldı kızım.

Ecrin:Çok sıkıldım ben.

Ömer:Ne yapabilirim kızım?

Ecrin:Daha hızlı sür.

Ömer:Peki kızım.

Defne:Ömer ?

Ömer:Efendim sevgilim ?

Defne:Karnım acıktı benim.

Ömer:Az kaldı sevgilim.

Defne:Daha hızlı sürer misin ?

Ömer:Peki sevgilim.

Ecrin:Babacığııııım ?

Ömer:Ne var ne !

Ecrin:Ne bağrıyorsun be oruç yaramamış sana babacığım hıh.

Ömer:Ağzım yoruldu sabahtan beri konuşuyprum susadım yapmayın birazcık benxe hepimiz susalım.

Defne:Ay aman iyi.

Ecrin:Uyuyalım biz!

Ömer:Ya ben şimdi neden trip yiyiyorum sizden?

Defne:Yo trip atmıyoruz.

Ecrin:Hiç biz kimiz ki ?

Ömer:Kızım anneni anlarım da sana ne oldu ?

Ecrin:Büyüyorum !

***
Iftara az kalmıştı ama Iclal ve Oğuz gelmemişti.

Sinan:Nerede kaldı bunlar ya ?