3. Bölüm

200 22 15
                                    

Hatırlatma

- Nasıl hissettirmişim bakalım.

- Anlatırken bile gözlerinin içi gülüyor.

- Bak sen bunlarıda anlarmış küçük hanım.

- Abla bana küçük hanım deyip durma

- Peki peki haydi uyuyalım artık çok geç oldu.

Yıldız uyandı. Uyandığı gibi aklına akşam olanlar geldi.

Yıldızdan

Ali Kemal nasıl yapardı böyle bir şey, nasıl bu kadar sorumsuz davranabilirdi. Benim onu o kadar ittirmeme rağmen neden bırakmamıştı. Evde olduğumuzdan haberi yoktu galiba. Bizi o an gören Hilal değil de annem ya da babaannem olabilirdi. Çok kızgınım ona, beni sevdiğini söylediğine sevinememiştim bile.
Sanki hava soğuktu biraz yada bana öyle geliyordu evet evet soğuktu üşüyordum. O sırada Hilal uyandı ve günaydın dedi bende ona günaydın diyerek karşılık verdim.

- Hilal biraz soğuk değil mi ben üşüyorum da

- Yok abla soğuk değil bence sen hasta olacaksın.

- Galiba öyle olacak.

Yıldız üzerine kalın bir şeyler giydi. Saçlarını taradı ve odasından çıktı. Merdivenlerden inerken Ali Kemal le karşılaştı. Ali Kemal gülümseyerek:

- Günaydın Yıldız. Dedi.

Yıldız cevap verm. Kafasını çevirip geçti. Yıldız'ın aklından çıkmıyordu, nasıl hiç bir şey olmamış gibi günaydın diyebiliyordu. Yıldız, annesi Azize ve Hilal  hastaneye doğru evden çıktılar. Yoldayken Hilal ablasına sordu:

- Abla ben yazıları aldım da nasıl gideriz matbaaya.

- Bilmiyorum Hilal ama ikimiz gidersek çok ilgi çekeriz annem hemen gittiğimizi anlar. Ben giderim matbaaya.

- Tamam abla.

Hastaneye varmışlardı.

( Hadi Ali Kemal konuşsun birazcık:)

Ali Kemal den

Yıldız neden böyle davranıyordu. Artık onu sevdiğimi de söylememiştim. Belki de onu öptüğüm için (Hemde ne öpmek mübarek 😂😂) kızmış olabilirdi. Ben ne yaptıysam onu sevdiğim için yapmıştım. Kendimi tutamamıştım.

Yıldız annesiyle beraber bir hastaya bakıyordu. İşleri bittiklerinde Yıldız öksürmeye başlamıştı. Yüzü de bembeyaz olmuştu. Annesi:

- Kızım sen hasta olmuşsun yüzün bembeyaz olmuş. Hadi git eve dinlen.

- Peki anne

Bu hastalık durumu Yıldız'ın​ matbaaya gitmesine yardımcı olmuştu. Yıldız hızlı adımlarla matbaaya doğru ilerliyordu. Daha varmamışken üzerine bir halsizlik çökmüştü. Yerinden kıpırdamaya mecali yoktu. Gerçekten de fena hasta olmuştu ama dayanabilirdi. Sadece gidip yazıları bırakacaktı çocuklar gerisini hallederdi.
Tam matbaanın kapısına gelmişti ki birisi kolundan tuttu. Kafasını çevirip baktığında Ali Kemal'i gördü.

- Senin ne işin var burada hem bak yüzün bembeyaz olmuş git dinlen.

- Ne işim olacak matbaaya gittiğimi görüyorsun.

Dedi ve kendini Ali Kemal'in kollarına bayıldı.

Arkadaşlar vote geldikçe yazmaya çalışıyorum​ ama az vote geliyor lütfen bir votenizi eksik etmeyin 💗

İmkansız Aşk   #YılKe# Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin