Multimedya: Vera
Cafe'den çıkış saatim gelmişti. Önlüğümü çıkartıp cafeden ayrıldım, ev yürüyerek yarım saat mesafedeydi bu yüzden yürüyerek gidiyorum. Bu benim için çok daha iyiydi çünkü eve ne kadar geç gidersem kafam o kadar rahat ediyordu. En azından evdeki huzursuzluktan az da olsa uzak kalıyordum. Okul hayatımda, okuldan çıkıp eve gitmek için dua eden çok insanla karşılaştım, ve onların yerinde olmayı istediğim çok zaman oldu. Ama istemenin bu hayatta bir şey değiştirmediğini gördüğüm için hayal kırıklığına da uğramıyordum artık. İstemek yetmiyordu.
Buruk bir tebessüm oluştu yüzümde. Hayal kırıklıklarıyla dolu hayatımda her zaman savaşan biri olduğum için gurur duydum kendimle. Egolu biri değildim ama konu kendim olunca hakkımı yemezdim.
Kulaklıklarımı taktım müzik listemden en çok dinlemeyi sevdiğim şarkıyı açtım. Wiz Khalifa - See You Again . Bu şarkı bana bir çok duyguyu aynı anda hissettirebildiği için bu şarkı seviyordum. İnişleri çıkışları belirsizdi aynı benim gibi.
Şarkının nakaratında telefonum titredi ve müzik kesildi arayan baş belam hazaldı. Telefonu açtım, keyfi yerindeydi bir süre ne dediğini anlamaya çalıştıktan sonra benimle buluşma teklifini kabul edip telefonu kapattım. Zaten sahilden yürüyordum ve Hazal buraya gelecekti o yüzden olduğum yerdeki banka kuruldum ve müziğimi dinlemeye devam ettim.
Denize dalmışken biri boynuma sarıldı, yoğun parfüm kokusundan Hazal olduğunu anladım.Bende ona sarıldıktan sonra yanıma kuruldu. Yüzüme şapşal şapşal bakıyordu.
''Yüzünün hali ne böyle''
Kesin birşey isteyecekti o yüzden böyle bakıyordu.
''Şey ya ben sıkıldım evde seni de dünden beri görmuyorum bir seni göreyim dedim sende hemen altında bir şeyler ara zaten''
Bu cümlesiyle daha net belli etmişti bir şeyler isteyeceğini. Yüzüne ciddi bir tavırla baktım daha fazla uzatırsa isteyeceği şeyi yapasım varsa da yapmayacağımı biliyordu.
''Vera ya ben çok sıkıldım sen en azından çalışıyorsun ve kafan biraz da olsa dağılıyor bense saatlerce evde yatıyorum o yüzden ben dedim ki bir parti varmış oraya gidelim hem bak ben çok sıkıldım benim için gel sende biraz kafa dağıtırsın. Lütfen gidelim.Lütfennn''
Hazal bugüne kadar çalışmamıştı bir yerde, o yüzden zorluğunu bilmiyordu. Bilmesine de gerek yoktu zaten, böyle şeylerden uzak olmasına seviniyordum. Onunla daha önce de gitmiştim partilere, hepsi de zorlaydı bu sefer beni zorlamasına izin vermeyecek gidecektim.
''Tamam gidelim''
Boynuma atladı. Onun bu halleri beni gerçekten güldürüyordu. Sarılma faslı bittikten sonra ayağı kalktık ve Hazal'ın arabasına doğru ilerledik. Hazal'ın ailesinin durumu iyiydi ve ailesiyle de arası iyi olduğu için maddi ve manevi sorunu yoktu. Bizim de maddi durumumuz kötü olmadığı halde çalışıyordum çünkü babamdan gelecek iyiliğe bile ihtiyacım yoktu.
Araba'ya bindik. Kıyafetlerime baktım, her zaman ki gibi spor kıyafetlerım vardı üzerimde pek umrumda değildi açıkçası. Hazal için olmasa öyle gereksiz bir yere adımımı atmazdım. En azından akıllı kızlardık ve alkol falan kullanmıyorduk.
''Verağğğğ'' bakışlarımı ona çevirdim.
''Efendimmm'' kelimeyi onun gibi uzatmıştım bunu yapmayı ikimizde seviyorduk.
''Nasıl gidiyor anlatsana evde birşey oldu mu bugün''
''Sıradan şeyler yine'' yüzü düştü benim için üzüldüğünü biliyordum. Bir anda bugün aklıma o ukala çocuk geldi ve en baştan anlattım. İkimiz beraber çocuğa söylenmeye başladık.
''Ukala herif bende altta kalmadım ama beni korkutacağını sandı salak''
''O daha Vera Doğan'ın kim olduğunu bilmiyor bilse benim kardeşime artistlik yapar mı''
Sırıttım. Okulda ettiğimiz bir kaç kavga geldi gözümün önüne.
''Okulda ettiğimiz kavgayı hatırlıyor musun ? Kızın sırtına atlayıp bir güzel pataklamıştın''
Kahkaha atmaya başladık.
''Hatırlıyorum tabi be unut muyum sende kızın sevgilisine dalıyordun o an tabi ben minnak bir kız olduğum için gücüm kızlara yetiyor sen erkekleri bile pataklayacak güçtesin''
Boksa gitmiştim ve madalyalarımın sayısı fazlaydı, birilerine gücümün yetmesi normaldi teknik işe yarıyordu.
''İkisi de birbini bulmuştu sırık ve boya küpü hak etmişlerdi''
''Ellerimize sağlık''
Parti yapılacağı eve gelmiştik. Arabadan indik ve eve girdik, dans eden bir sürü insan vardı onlardan uzak masaya geçtik. Gözüm etrafı tararken bu sabah gördüğüm ukalayı gördüm bir an gözlerime inanamadığım için gözlerimi kırpıştırdım ama hala orda duruyordu.
''Ukala çocuk burda karşımızdaki masada''
''Oha bu mu bu tip ne sen bunla mı kavga ettin''
''Şaşıracak ne var Hazal'' sinirlenmiştim.
''Kızım görmüyor musun çocuğa baksana bu ikimizi geçtim bizden beş taneyi yanımıza koyup birlikte döver'' gözlerimi devirdim abartıcak bir şeyi yoktu sadece fazla uzun ve kaslıydı.
''Abartma istersen Hazal. Beni görmesin de olayla bitmesin gece , yorgunum bir kaç saat durup gidelim şu an onunla uğraşamam''
Tamam manasında kafasını salladıktan sonra ikimizde önümüze döndük, Hazal arada arkadaşlarının yanına giderken ben telefonumla uğraşıyordum. Telefonumdan kafamı kaldırıp ukala çocuğun olduğu masaya baktım ve göz göze geldik. Vücudumdan bir elektirik akımının geçtiğini hissettim. Yine gözleriyle ateş ediyordu. Duruşumu dikleştirip bende ona ters ters bakmaya başladım.
İkimiz de pes etmeden birbirimize bakıyorduk, gözlerinde ki öfke bir an olsun dinmemişti sanki çocuğun kardeşini öldürdük. Hazal kolumu cimcikledi bir anda ani reflekse bakışlarımı ona çevirdim.
''İki saattir sesleniyorum niye bakmıyorsun'' deyip bakışlarını benim baktığım yere çevirdi. Kafasını aniden bana çevirdi tekrar.
''Anlaşıldı hadi gidiyoruz olay çıkmadan evimize sağ gidelim''
Gülüştük. Çantalarımızı aldık ve evden çıkmak için ilerledik son kez ukala çocuğa baktım hala bana bakıyordu dil çıkardım bunu yapmayı seviyordum ama bu sefer yakalanırsam yarım kalacaktı çünkü çocuk bana doğru geliyordu bende adımlarımı hızladırıp Hazal' a yetişip arabaya bindim. Ukala yetişememişti bize. Orda onunla tartışsam benim için iyi olmayacağını bildiğim için geri durmuştum, el titreme seansımın geçmesi uzun sürüyordu ve bunu çekemezdim bu gece.
Hazal'a döndüm.
''Bize yaklaşınca uyandır'' kafasını salladı.
''Uyu bakalım sonra konuşacağız'' yanağına öpücük kondurdum.
Gözlerimi kapattım ve uykuya daldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK DUVAR
Teen FictionÇektiği acılarla büyümeyi öğremiş Vera. Hayatın onu yapayanlız bırakmasıyla öfke ile büyümüş etrafını yakıp kavuran Rüzgar.