Kenera çıkan bölükler , ellerinde al bayraklar , kaleye doğru ilerliyorlardı. Kırk yıllık beklemenin verdiği hırsla davrandı. Birden kemikleri çatırdadı. Badem ağaçlarının çiçekli gölgeleriyle örtülen yolda yürüdü. Kıyıya doğru koşmaya başladı. Karaya çıkan askerler , ak sakallı bir ihtiyarın kendilerine doğru koştuğunu görünce:
— Dur , diye bağırdılar.
İhtiyar durmadı , o da bağırdı :
— Ben Türk 'üm , oğullar , ben Türk 'üm !
— ...