Sevinçten , kırk yıldır özlemini çektiği soydaşlarını görmekten , şaşırmış , aptallaşmıştı. Ayağına bir çakşır geçirdiler. Sırtına bir kaftan attılar. Başına bir kavuk koydular.
— Haydi , Bey ' in yanına , dediler.
Kendisini kadırgaya getiren askerlerle birlikte büyük geminin arkasına doğru yürüdü. Siyah pala bıyıklı , sırmalı giysisinin üzerine demir , çelik zırhlar giymiş , iri bir adamın karşısında durdu.
— Sen kaptan Kara Memiş misin?
— Evet!
— Hızır Aleyhisselam ' ın geçtiği yerlerden geçen sen misin?