cry//and new story

20.5K 235 38
                                    

Maria
Yorganı koltuk altıma kadar çektikten sonra başımın altına bir yastık daha almak için elimi yatakta gezdirdim. Bir tane yastık bulduktan sonra kafamın altına almak için çekerken onun Emma'nın yastığı olduğunu fark ettim ve hemen atabildiğim kadar uzağa attım. Hayır, kadına elbette kızıyorum ama ben aptalın tekiyim. Kadın geleli daha 24 saat bile olmadı ama ona dokundum. Ve dediği gibi, bana dokunmasını istedim.

Sanırım oruspuyum.

Buna gülmek istedim. Ama gerçekten kadının yüzüne bakacak halim yok. Utancımdan kıvranıyorum ve tek istediğim tüm gün bu yatağın içinde kalmak. Burada kalmak zor olmayacak. Telefonum burada, yanıbaşımda priz, çekmecemde şarj aletim, komidinin üzerinde bir sürahi dolusu su ve depresyona girmeye çalıştığım zamanlar için sakladığım birkaç paket çikolatam var. Sanırım bunlarla günlerce yetinebilirim. Duş almama gerek yok ben pis bir insanım. Ama yanımda Emma yatıyor. Tanrım, hayat çok zor!

Anneme arkadaşımda kalmak istediğimi söylerim. Ah, bu mükemmel bir fikir. Hemen Hayes'ı aramalıyım!

Yatağın içinde kaybolmuş telefonumu bulduktan sonra direk arama kısmına girdim. Tamam, tamam, bildirimlere de baktım. Daha sonra instagramda itsemmah diye birinin fotoğrafımı beğendiğini gördüm? Aa, kim acaba? Emma diye yazılıyor sanıyordum, Emmah da ne iş? Bazen salak olduğumu düşünüyorum. Soyadının ilk harfi! Gerizekalıyım.

Son aramalarda H.R ı bulduktan sonra üzerine bastım ve telefonu kulağıma tuttum. Aşırı denebilecek derecede The Flash izliyordu ve isminin baş harflerinin tam H.R a uygun olduğunu fark edince birkaç günlük H.R fanlığı yapmış ve her yerde ismini H.R ve türevleri yapmıştı. Bazen ondan uzaklaşmam gerektiğini düşünüyorum çünkü arada bir çılgın psikopat gibi oluyor, korkuyorum. Ama seviyorum. Sonuçta 15 yıllık arkadaşım.

"Merhaba, ben Hayes Rawney, bana kısaca H.R diyebilirsiniz. Şuan telefona cevap veremiyorum. Büyük ihtimalle lol oynuyorumdur. Lütfen bip sesinden sonra mesajınızı bırakınız, biip!"

"Heyy, H.R, ben Maria. Senden bir şey isteyeceğim, önemli bir şey... H.R, Tanrı aşkına beni evinize alın, bir hafta orada kalayım. Ne olur! Okul başladığında ilk bir hafta ödevini yaparım, sınavlarda kopya veririm H.R, mağdur durumday-"

"Ödev mi dedin?"

O an yüzümün aldığı ifadeyi görmeliydiniz. Düşünsenize, sesli mesaj konuşuyor! Peh!

"Eğer bir hafta bizde kalacaksan, üç hafta ödevimi yapacaksın. Beş para etmezsin bu yüzden üç para et, ha ha, mizah!"

"H.R insanları kandırmayı ne zaman bırakacaksın?" Burada Hayes'ın telefonu açtığını öğreniyoruz.

"Hiçbir zaman! Neden bizde kalacaksın? Annenle mi tartıştın?"

"Hayır, hayır öyle bir sorun değil. İzin alabilirsem, oraya geldiğimde hemen anlatacağım, tamam mı? Ama ilk önce annenlere sorman lazım."

"Bebeğim, bebeğim, bebeğim. 18 yaşına girmişsen, notların A+ ise ve basketbol takım kaptanıysan annenler birkaç aylığına yurtdışı tatili yapmak isteyeceklerdir..."

Güldüm. Bir sorun vardı. "H.R sen basketbol takım kaptanı değilsin."

"Değilim ama olacağım. Aynı senin gibi! Sende lezbiyen değilim, bu düşünceyi bırakacağım dedin ve bıraktın, değil mi? Seni örnek alıyorum, Mari."

Oh, harika. Eğer beni örnek almaya devam ederse koç topa dokunmasına bile izin vermeyecek.

"Pekala, B.K.H.R! Anneme yalvardıktan sonra sana geri döneceğim!"

"Hey, hey! Bir dakika B.K.H.R da ne?"

"Görüşürüz, bebeğim." Güldüm ve telefonu kapattım.

Şuan aklımdaki tek şey anneme nasıl yalvaracağımdı. Şansımı denemek için aşağıya inmeye karar verdim. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım ve saçımı topladım. Üzerime yeni bir şeyler giydikten sonra odamdan çıkıp merdivenlerden inmeye başladım. Annem ile Emma'nın sesini duyuyordum. Bir de arada geçen 'Maria' kelimelerini. Emma neden benim hakkımda konuşsun ki? Yoksa... Tanrım, anlatıyor olamaz, değil mi? Ah, Emma, ne halt ediyorsun?

---

Emma

"Susan?" Elimdeki yurtdışından getirtilerek yapılan türk kahvesini camdan sehpaya bıraktım. "Maria ile anlaşabiliyor musunuz?"

Maria sabahtan beri odasından çıkmamış, Susan'ın ısrarlarına rağmen kahvaltı bile yapmamıştı. Odasından hiç ses gelmiyordu ve Susan'ın onun için endişelendiğini görebiliyordum. Birden bire ne olduğunu anlamaya çalışıyordu, dün iyiyken neden şimdi depresyona girdiğini. Evet, Susan, Maria'nın depresyona girdiğini düşünüyordu.

"Sanırım, aramızdaki bağ çok kuvvetli olmasa da birbirimize değer verdiğimizi biliyoruz. Evde fazla kalmıyorum, şuanda izindeyim ama çalıştığım zaman Robert gibi eve geç geliyorum. Yakında 18 yaşına girecek fakat benimle sırlarını paylaşmıyor. Hey, Emma, baksana. Erkek arkadaşından ayrılmış olabilir mi?"

"Erkek arkadaşı olmadığını söylemişti."

"Ah, Emma. Annem kızmasın diye bende öyle diyordum gençken."

"Susan, ya kızın, Maria, erkeklerden hoşlanmıyorsa?"

Susan duraksadı ve elindeki kahveyi benim gibi cam sehpaya bıraktı.

"Neden böyle düşündün Emma?"

"Bilmiyorum, şimdiye kadar hiç erkek arkadaşı olmamışsa bu bir erkek arkadaşı olamayacağı için değildir, Maria çok güzel ve alımlı bir kız. Erkek arkadaşı olmamasının tek nedeni kızlardan hoşlanması olabilir "

"Bu olamaz."

"Neden, Susan? Gençlik çağındalar, her yöne kayabilirler. Hem kızının uyuşturucu bağımlısı veya serseri olması yerine lezbiyen olmasını tercih etmez misin?"

"Bak, Emma. Seni çok severim, görüşlerimiz her zaman farklı oldu, biliyorsun. Benim senin görüşlerine saygılı olduğum gibi senin de benim görüşlerime saygılı olmanı isterim. Benim kızım elbette kendi kararlarını verecek fakat sonuç olarak bize de danışacak. Eğer böyle bir şey olursa ben onaylamam. Benim kızım lezbiyen falan olamaz. İyi bir adamla evlenecek ve çocukları, torunlarım olacak. Maria'ya yaklaşan hiçbir kızın, kadının onun hayatını mahvetmesine izin veremem, artık onun annesi olamam."

Ayağa kalkıp bitmemiş kahveleri aldı ve mutfağa ilerledi. Kapıdan çıkarken derin bir nefes alıp elimle yüzümü sıvazladım. Ellerimi yüzümden çekip etrafıma sıkıntıyla bakarken onu gördüm.

Merdivenlerde, ince bedeniyle duruyordu. O, ağlıyordu. Çok güzeldi, bir melek kadar. Susan'ın dediği gibi, onun hayatını mahvedemezdim. Ondan uzak duracaktım.

---
Bebekler! 2,18k okuma ha? Sanırım, mutluyum. Önceki bölümde ve sanırım ondan önceki bölümde de belirttiğim gibi...

Yeni hikâye sahalardaaaa!

Bölümü okuduktan sonra, profilime gidip 'caroline' adlı hikayeme de bakmak isteyebilirsiniz!

Yine bir girlxgirl hikayesi, görüşürüz <3

mom's best friend /girlxgirlHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin