mom's best friend /girlxgirl

broken / final part 1

"Emma..." Maria bağırıyormuş gibi fısıldadı adeta. Emma kucağındaki kızı yatağına oturttu. Çok yüksek olmayan yatağın önünde diz çöktükten sonra kızın yüzünü avuçlarının arasına alıp biraz önce ayrıldığı dudaklarına bastırdı dudaklarını. Şişmiş dudakları bağlanırken birbirlerine, Emma kızın elbisesinin kemerini çözdü. Kemeri çözdükten sonra dudaklarını kızın dudaklarından ayırdı. Kızın elbisesini üzerinden çıkardıktan sonra dudaklarını kızı boynuna sürttü. Emma, kızın elinin saçlarını kavramasına izin verdi. Boynundan aşağı, göğüslerine indi. Sütyeni çıkartıp bir kenara fırlattıktan sonra kızın sağ göğüs ucunu diliyle ağzına aldı. Diliyle yuvarlak şekiller çizerken Maria hala Emma'nın saçlarını tutuyordu. Maria'nın zihni akıyordu. Her Emma diyişinde bir ikilem yaşıyordu. Önündeki kız bilmese de dediği her üç Emma'nın ikisi diğer Emma'ydı. Unutamamıştı, ilkler unutulmazdı. Emma, kızın göğüs ucunu bırakıp kızın kilotunu çıkardı. İnce kumaş, Maria'nın bacaklarından sıyrılıp köşede kendine bir yer edindikten sonra, Emma, kızı yavaşça geriye iktirmiş, Maria'nın yatakta uzanmasını sağlamıştı. Maria iki saniyelik arada dönmüş, yatakta yüzüstü uzanmayı başarabilmişti. Emma kemerini çıkardı. Üzerindeki bol pantolon yeri boylarken o kilotunu çıkarmıştı. Önünde duran kıza baktı. Dik kalçası, onun favorisi olan bel kıvrımı, omuzlarına dökülen kahverengi saçları. İnsanı ayakta bitiriyordu. Emma elini kızın kalçasına uzattı, bacaklarının üzerine ağırlığını vermeyecek şekilde oturduktan sonra diğer elini de kızın kalçasına yerleştirmiş, arayı açmış ve dilini içeriye iktirmişti. Dil darbeleri kızın kıvranmasını sağlıyordu. Kalçası yükselip inerken Emma inledi.

"Emma, dur!" dedi kız. Emma duymamış gibi davrandı, saniyeler geçtikçe kızın kalçası biraz daha kasılıyordu. Emma buna uyup dilini hızlandırıyordu. "Emma, dur!" Emma dilini kızın kalçasının aşağısından başlayıp, kuyruk sokumuna kadar getirdi. "Emma!" Kızın bir anda çekilmesiyle Emma hafif sarsılmış, yatağın yan tarafına sendelemişti. Çatık kaşlarıyla kıza baktı Emma. Maria, yatağın bir ucuna gitmişti. Kendince bir yerlerini kapatmaya çalışıyordu. Emma güldü. "Napıyorsun?" Maria, kıza baktı. Bu böyle olmuyordu. Her 'Emma ' diye inleyişinde, inleyiş sebebinin aklındaki Emma olmaması onu rahatsız ediyordu."Bir şey söylemem gerek." Emma, kıza yaklaştı. "Sonra söylesen olmaz mı güzelim? Bir şeyi böldük de..." Emma kızı öptü. Maria kendini geri çekti. "Senden hoşlanmıyorum." dedi bir anda. Gözleri Emma'nın gözlerine kenetlenmiş, vereceği tepkiyi bekliyordu.

Emma geri çekildi. Maria'ya bakmaya devam ediyordu. "Benden tamamen hoşlandığın düşüncesi aklımda yoktu zaten." dedi.

"Tüm bunları yaparken..." dedi Maria ve gözlerini Emma ve kendisinin üzerinde gezdirdi. "Sana odaklanamıyorum."

Emma kafasını sağa eğdi. "Aklında başka biri mi var, Maria?"

"Aklımda her zaman başka biri vardı, Emma."

"Ben anlayamıyorum." dedi Emma. Ellerini nereye koyacağını bilmiyordu. Kırılmıştı aslında. "Benimle sevişirken, Emma derken, başka birini mi düşünüyorsun? Emma'nın içinde hangi isim gizli Maria?"

"Emma."

"Efendim?"

Maria gülmemek için kendini zor tutuyordu. Bu anı iyice bok etmişti, kızla dalga geçmek de istemiyordu. "Aklımdaki kişinin ismi, Emma."

"Sikeyim, Maria, dalga mı geçiyorsun?  8 ay peşinde koştum, 1 ay çıkma teklifini kabul etmeni bekledim ve 3 aydır sevgiliyiz. 1 yıl oldu, Maria. Bana 1 yıldır görmek istediğin kişinin ben olmadığımı söyleme..."

Maria kafasını eğdi, söyleyecek bir şeyi yoktu. Her şekilde hayat mahvediyordu.

"Ben seni sevdim, gerçekten. 1 yıl başka birinin peşinde hayatta koşmazdım, sevdiğim için yaptım. Daha çok seveceğime inandığım için. 1 yıldır bu anı bekledim Maria. Sana dokunabilmeyi, seni hissetmeyi. Siktiğimin zamanında mı söylüyorsun bunu? Yüzüne karşı siktir git diye bağırmamak için kendimi zor tutuyorum."