Dostlar Ölümsüz Olmalı!

-Bölüm 4-

Yeniden eve girdim. İnci koltukta hıçkırıkkarla ağlıyordu. Yanına gidip yeniden sarıldım.
"İnci artık ağlama geçti gitti işte"dedim
"Aybars'a bir şey yaptı mı?"dedi
"Yok bir şey yapmadı"dedim İnci 'ohhh'
"Artık rahat uyayabilirsin"dedim gülerken İnci gülmedi.
"Peri! Beni güldürmeye çalıştığının farkındayım. Ama ben şuan hiç o kafa da değilim"dedi
"Off kızım sen bana bakma sadece seni eğlendirmeye çalışıyordum."dedim
ikimizde konuşmadan oturmaya başladık.
Sonra telefonum çaldı.
"Efendim Semih"
"Hastane de yer yokmuş biz de erkenden taburcu olduk 20 dakikaya en hızlı ne yapabilirsin?"dedi
"Sigara böreği kızartabilirim"dedim
"Tamam oda olur ben geldiğimizde sana çağrı atarım kızlarla gelirsiniz"dedi
"Tamam kendine iyi bak"
"Hadi selametle..."
telefonu kapatıp masanın üzerine koydum. İnci'ye dönüp durumu anlattım. Hemen onla mutfağa geçip önceden sarmış olduğum börekleri buzluktan çıkardım. Hepsini kızgın yağa attım 5 dakika da oldu. Klasik bir borcam alıp onun içine yerleştirdim. Borcamın üzerini kapadım. ve Semih'in çağrısını bekledim.
"Ben gelmiyim"dedi İnci
"Sen bilirsin kuzum, biz gelene kadar dolapta yemek var yiyebilirsin"dedim
"Tamam.."dedi
telefon çaldı Semih arıyordu meşgule verdim. Sonrada whatsApp grubuna girip mesaj attım. Elime borcamı aldım
"Hadi ben kaçtım yavrum"diyip evden çıktım. Kızlar elleri cebinde parkta bekliyordu. Yanlarına yürüdüm.
"İnci gelmiyecek mi acaba?"dedi Alin
"Yok, yok o gelmeyecekmiş"dedim
"Haa o zaman biz gidelim"dedi Alin
Ateş'in kapısına tıklattık. Baybars açtı.
"Geçin kızlar"dedi Hepimiz sırayla içeri girdik Ateş yatağında yatıyordu. Semih de Ateş'e çorba içirmeye çalışıyordu. Ama çoğu tshirt'ine gelmişti. Semih bana baktı.
"Peri yedirsene şunu"dedi
"T-tamam"dedim ve Semih'in elinde ki kaseyi alıp sandalyeye oturdum. Ateşle göz göze gelince gülümsedim. Kaşığı çorbaya daldırdım ve ağzına uzattım. İçti. Ateş'e çorba yedirmek çok zevkli bir işti. Gülerek ağzına götürüyordum kaşığı. Çorbayı yuttuktan sonra konuştu "Bana yemek yedirmek sana bu kadar keyif veriyorsa hep kaza geçireyim ben"dedi. Kaşlarımı kaldırdım
"Aptal mısın sen? Bi de keyif alıyor falan diyo. Yemin ederim kaşıkla dalarım sana"dedim
güldü. Son kaşığı da ağzına uzattıktan sonra getirdiğim börekleri açtım. Bir anda herkes saldırmaya başladı.
"İnci niye gelmedi?"dedi Baybars
Gözlerim Aybars'a kaydı o da bana bakıyordu. Söyliyeceğim şeyi oda merakt ediyordu.
"Eee İnci... İnci hasta yorgan döşek yatıyor"dedim kaşlarını kaldırdılar.
"Vah vah geçmiş olsun"dedi Baybars
Semih Alin'in yanındaydı ve öpüşüp koklaşıyorlardı. Sahte bir öksürük çıkardım. Gözleri beni buldu. Ateş yine güldü.
"Semih ikizin kıskanıyor seni"dedi gülerek
"Kıskanma İkiz benim sevgim ikinizde yeter.."dedi gülerken. Ateş'e sinirle dönüp;"Ateş sus valla diğer kolunuda ben kırıcam"dedim
"Ama matmazel sen de her şeye kızıyon"
"Dua et kaza geçirdin..."dedim
"Ateş tersi pistir yalnız"diyip göz kırptı
"Geçin dalganızı siz"dedim
"Abi kızı rahat bıraksanıza"dedi Beste
sonra herkes sustu çünkü cırlamıştı. Güldüm. 'kimin kankası'
"Kızım ne yaptın ya kulağıma tükürseydim..."dedi Baybars
"Ooo kıyamam."dedi yapmacık bir şekilde.

Bir kaç saat daha oturduktan sonra kalkma kararı verdik. Herkes sırayla dışarı çıkarken Ateş'e 'kendine iyi bak vs vs.' şeyler söylüyordu. Tam kapıyı kapatıyordum ki borcamı almayı unuttuğumu fark ettim.
"Az beklesenize borcamı unuttum"diyip içeri girdim Ateş yatağında yoktu borcamı elime alırken; "Gitmedin mi sen?"dedi Ateş. borcam elimden kayıp düştü ve paramparça oldu. Ateş'e dönüp
"Şu yaptığına bak!"dedim
"Toplarız Peri kız"dedi
"Sen değil ben toplıcam.. Otur yerine"dedim
"Oturmuyorum"dedi
Ellerimle göğsünden iterek yatağa oturttum. Ona dokunduğum yerler yanıyordu resmen.
"Kalkma ordan!"dedim Ateş o anda sol eliyle belimden kavrayp yatağa attı.
"Ateş ne yapıyorsun?"dedim ayağa kalkmaya çalıştım ama eliyle engel oldu.
"Sende toplama eline cam batar"dedi sonrada kafasını koluma yasladı.
"Ateş yanlış anlayacaklar"dedim
"Kimse yok"dedi yeniden kalkmaya çalıştım yeniden engelledi.Resmen bütün sinir sistemimi çökeltmişti. Felç olmuş gibi hiçbir yerimi oynatamıyordum.
"Ateş" nefes verdim "Bu yakınlık iyi değil"dedim
"Ateş Prens bu yakınlık kalbime iyi değil"diyip kolunu var gücümle ittim ve yataktan kalktım.
"Ve en kötüsüde biz seninle arkadaşız"diyip evden çıktım. Boğazıma bir düğüm takılmıştı yutkundum, yutkundum geçmedi burda olmaz dedim herkesin içinde ağlayamazsın
"Niye bu kadar beklettin"dedi Beste
"Borcam kırıldı"dedim
"Haa iyi nazar çıkmıştır."dedi Alin.

~
Semihle birlikte eve girdik Semih İnci'yi gördü ve yanına yaklaştı.
"İnci bu ne hal"dedi kızın suratını incelerken bende durumu anlattım.
"İnci, Peri haklı polise danışmalısın"dedi
"Asla!"
"Neyse ya ben banyoya giriyorum."dedim ve hiç beklemeden banyoya gidip soğuk suyun altına girdim. Sonrası zaten hayal kırıklığı hüngür hüngür ağlamaya başladım. Hıçkıra hıçkıra ağladım. Ateş benim arkadaşımdı ne şaçmalıyordum ben. o benim arkadaşımdı.

~
"İşe yaradı mı?"dedi karşıda ki hıyar
"Yaradı gibi aşık oluyor bana ama bana biraz daha zaman ver."
"Biz de zamandan bol ne var"dedi
"Tamam. Bak aileme hiç bir şeyden bahsetmedin dimi"
"Biz verdiğimiz sözü tutarız"
"Sakın aileme zarar vermeyin"dedim
"Bak iki buçuk senedir bir sümüklüyü kendine aşık etmeye çalışıyorsun acele et"dedi
"Acele ediyorum"dedim
"Daha aceleci.."diyip telefonu kapattı
"Hıyara bak daha aceleci diyor birde" sinirle yerime oturdum.
"Ne yapıp edit onu kendime aşık ediceğim çünkü başka çarem yok"

~

Bölüm Sonu

Acaba telefonda konuşan kimdi? Kim kimi aşık etmeye çalışıyor?

Bölüm kısa oldu. Üzgünüm..
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Melisa.
💕🎈😘