55. Bölüm

115 6 8
                                    

~Güneş 14 yaşında!~

Şebnem: kızımm Hadii ama servis bekliyor!!

Güneş: anne babam bıraksın ya!

Şebnem: tamam tamam! Fatma abla söyle servis beklemesin!

Fatma: tamam söyleyeyim.

Erkan: prensess hazırmıyızz?? :-)

Güneş: hazırız :-) Prens ;-)

Şebnem: ahh size bayılıyorum :-) ama geç kaldın kızım ya :-) bir insan uyuşuklukta bu kadar da babaya benzemez ki?

Erkan: pardon? Ben uyuşukmuyum? Farkındamısın bilmem ama s-

Fatma: bu kızcağızı okula götürseniz sonra devam etseniz kavganıza?

Erkan: hadi prensesim gidelim :-)

Güneş: ben önden gidiyim, prensesler önder gider baba :-)

Şebnem: canım ben şirkete geçiyorum sende Güneş'i bırakınca gelirsin

Erkan: Emredersiniz Matmazel :-D

.....

Şirket

Ahmet: Şebnem saat 9da toplantın var! Ve yoldalar!

Şebnem: baba ya! Şuan mı söylenir bu! Hiçbir hazırlık yapmadım ve 15 dk var?

Ahmet: akşam fazla içmişim unutmuşum!

Şebnem: hemen odama gidiyorum, bu güzel haber içinde bir kahve ısmarla gelinine artık :-)

Ahmet: bende o iş :-)

Toplantı

Şebnem: dediğim gibi %20 risk payımız var, ama eğer işer istediğimiz gibi giderse dört katı para alıcaz ve şirketin gelişimi için kullanılacaktır bu para

Mete: Şebnem hanım eğer biz size şuan 50.000 verirsek, kaybededebiliriz ama?

Şebnem: riske girmeden bir şey yapamayız, elimizdeki koz bu! Bir ev düşünün evi yapmak için tasarımıyla falan ne kadar çok uğraşıyorlar, ama ev bitmeden yanlış olup oldugunu anlamıyorlar..

Mete: siz bize diyorsunuz ki? Parayı yatırın olursa okur olmazsa olmaz?

Şebnem: size öyle demiyorum, iki şirketinde ününe ün katacak bir teklif sunuyorum, aynı parayı bizim şirketimizde yatıracak sonuç olarak

Mete: bilemiyorum

Şebnem: Koray Bey! Onunla konuşayım! Kesinlikle beni anlayıp kabul edecektir!

Mete: Bakın Koray Bey Londra'da ve o bu tarz şeylerle uğraşmaz sadece emri verir, sizin için buraya kadar geleceğini sanmıyorum!

Şebnem: ben giderim :-)

Mete: görüşemezsiniz bile! Boşuna uçaklarda yorgunluk yaratmayın!

Şebnem: ara! Görüşmek istediğimi söyle! İki gün içinde! Londraya uçarım! Bana görüşme için saat belirle!

Mete: bakın çok ısrarcısınız ama

Şebnem: ya ara şimdi! İkimizde görelim!

Mete: peki! Arıyorum

Mete numarayı tuşlar iki kez çaldıktan sonra telefon açılır

Mete: iyi günler Koray Bey

Koray: noldu! Hemen söyle!

Mete: şeyy Ben İstanbuldaki iş için..

Koray: lafı biraz daha dolandırırsan kapıyacagım telefonu!

A.Ş.KHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin