Herkes otobüsten indi. En son ben inmeyi başardım. Şokta gibiydim. Valizimi aldım yavaş yavaş kafelerin olduğu kısıma geçtim ve on iki gündür konuştuğum erkeği arıyordu gözlerim. Evet Evet fotoğraftaki o erkek. Şimdi nasıldı kaç kiloydu saçı sakalı nasıl boyu kaç aklım bana türlü türlü oyunlar yaparken onun beni bulmasını beklemeyi tercih ettim. Telefonda yerimi söylemiştim şimdi bekliyordum. Aradan bi on dakika geçti acaba gelmeyecek mi diye düşünürken birden karşıdan biri "merhaba! Sen Asu'sun de mi?" diye bana doğru yaklaşıyordu. Aman Allahım ben çirkin erkekleri bi şekilde çekici buluyordum bunun neyini beğendim inanın bilmiyorum. En sevdiğim aktör bile Nicolas Cage siz düşünün. Korkuyla ve heyecanla ne diyeceğimi bilemedim sadece kafamı sallamakla yetinebildim. Bir gülücük attı bana elimdeki valizi aldı diğer eliylede elimi tuttu "Tekrar Hoşgeldin"dedi. Ben yine dilsiz taklidi yapıp kafa salladım. Duraklara gelmiştik. Sonra ikimizde sustuk. Bi taksi çağırdı. O an dedim "otobüsle uğraşmayan bir centilmen. Harika!" Taksinin arkasına geçtik ellerimiz hala daha birlesik ve avcumun içinin terledigini hatırlıyorum. Taksi dümdüz devam ederken "siteler abi" dedi. Ve sağa keskin bir dönüş yaptık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saplantı
ChickLit4 sene boyunca sevdiği insanın her hatasını görmezden gelip sonunda kendi psikolojisini bozmuş bir genç kızın hikayesi