multi medya : Alisa
Model - Böyle Akşamlar
Zaman geçtikçe elinde kalan tek şey geçmişindi. Aklında bir oyunu ya iyi günlerden çok acıların her daim aklındaydı. Her sabah aynaya baktığında kendi yüzünden çok yaptığın yanlışların yansıması vardır. Ve her sabah baksan da her zaman aynı acıtır canı. İsyanda edemezsin. Çünkü insan korkulardan öğreneceğine acılarından öğrenirmiş. Benim için yine bir gün, yeni bir gün. Alarmın beni uyandırmak için çalan sesini duyunca kapattım. Alarma gerek yoktu. Zaten kabuslardan dolayı uyuyamıyordum. Uzay olsaydı kolayca uyuyabilirdim ama yanımda yoktu. Uzay sevgilim değildi. Can parçamdı.
Uzay benim babamdı.
Uzay benim ölmüş abim gibiydi.
Bir kızı ilk düşünce babası kaldırır derler. Külliyen yalandı benim için. Ben düştüğümde ölen abim ve Uzay olurdu yanımda. İkisini çok severdim. Yalan çok sevmezdim , ben onlara tapardım. Hayat tam güzel gidiyorken benden en sevdiğimi aldı. İlk kaybımdı abim. Bir hastalık yüzünden öldü. Beş yaşında olsam da her anı aklımdaydı. Küçük bir çocuğum diye kimse doğruyu söylememişti. Abin başka yere gitti ama yakında gelecek dediler. İnandım fakat abim hiçbir zaman gelmedi . O sadece rüyalarımda vardı . Herkes ağlıyorum diye sarıldı. Sarılınca geçer sandılar acımı.Kimse abim gibi sarılamadı. Babam desem tam bir iş hastasıydı . Tatillerinde bile bir kere gelip başımı okşamaz, sarılmazdı. Abim öldü diye yanımda olması lazımken yine yanımda olmadı. Ama Allah bana bir baba vermişti zaten. Bu kişi Uzay'dı.
Ve beni en iyi o anlardı. Küçükken onunla bir parkta tanışmıştık hiç unutmam. Benimle aynı yaşta bir kardeşi vardı . Adı Öykü. Onu parkta kovalayım derken bana çarpmıştı. Elimde abimin aldığı dondurma vardı. Yemek nasip olmadan yere düşmüştü. O sırada abimde bana peçete almaya gitmişti. Tam bir dondurma hastasıydım. Yüzümle yemiştim resmen. Dondurmam yere düşünce oturup ağlamıştım. Uzay ağladığımı görüp yanıma gelmişti. Benden özür dileyip yeni bir dondurma almıştı. Öyküde yanımıza gelmişti o sırada. Ben ağlamayı kesmiş Öyküyle arkadaş olmuştum. Abim yeni gelmiş ağladığımı anladığında sımsıkı sarmıştı. Kıyamazdı ki bana. Bir şeyim olmadığını anladığında beni bırakmıştı. Bizde olanları anlatmış ve hepimiz kaynaşmıştık. Öykü benle aynı yaştaydık. Abim ise Uzaydan iki yaş büyüktü. Uzayda ben ve Öyküden üç yaş büyüktü. Biz Öyküyle oyun oynarken abim ve Uzay ise futbol konuşuyordu. Hava kararmıştı biz oyun oynarken. Onlardan ayrılmak istememiştim ama gitmemiz gerekmişti. Eve gidip üstümüzü değiştirmiştik. Ben biraz dağınıktım yere atmıştım üstümü. Annem sanki hissetmiş gibi gelip odama girdi. Üstümü yerden alıp hemen kaldırmıştı. Üstünde biraz telaş vardı. Akşama misafir gelecekmiş . Sofrayı hazırlayıp beklerken babam gelmişti. Arkasında Uzaylar vardı. Çok mutlu olmuştum. Çocukluk değil mi sevinmek için büyük nedenlere gerek yoktu. Uzaylar babamın iş ortakları çıkmıştı . Gel zaman git zaman annemler kaynaşmıştı. Her hafta buluşmaya başlamışlardı. Uzay , Öyküye yaptığı abiliği bana da yapıyordu. Abim ise hepimizin abisiydi işte.
Abim gömüldüğü gün yanına gidememiştim ama Uzayla o cesareti bulup abimin yanına gitmiştim. Yaralarımı Uzay ve Öykü sarmıştı . Hiç değilse alışmıştım.Ama hiçbir zaman abimin öldüğünü kabullenememiştim. Zaman geçti yapraklar soldu ve döküldü. Yağmurlar abim için benimle beraber ağladı. Yapraklar dallarda tomurcuk oldu ve yine yeşerdi. Hayat bize yetmezmiş gibi ikinci bir tokadı daha attı . Uzaylar arabayla pikniğe giderken kaza yapmışlardı. Uzay'ın köprücük kemiği kırılırken babası, annesi ve kardeşi ölmüştü. İkinci kaybım onlardı. Uzay yıkılmıştı. Neden ben de ölmedim sorusunu sordu. Ben onu sardım, o beni. Amcası olduğundan yetiştirme yurduna gitmemişti. Amcasından izin alıp bizde kalmıştı iki yıl. On sekiz yaşını doldurduğunda miraslarının getirdiği sorumluluğu sırtlanmıştı birde. Babasının yerine geçmişti şirkette. Şimdilik iki ay için yurt dışında. Üç gün olmuştu gideli ama ben köpek gibi özlemiştim. Et tırnaktan ayrılır mıydı ? Ayrılmazdı. O benim canım abim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ AY
Teen FictionBir insanın tüm hücreleri acı çeker miydi? Benim her yerim acıyordu. Neyin acısıydı bu ? Hangisi daha acıtıyordu? İhanet mi? Yalandan dostluklar mı? Yoksa oynanan duygularım mı? 🌙 ''Benim kırgın kadınım, hayat senin canını yaktı diye sitem etme...