Saat daha 18:45'di. Canım çok sıkılıyordu. Simgeyi aradım. Cevap vermedi. Bende İrem'i aradım. Oda cevap vermeyince telefonumun galerisini kurcalamaya başladım. Yağmur adındaki arkadaşımı aradım 2-3 saat süren konuşmanın sonrasında Yağmurun da kamp gezisine geliceğini öğrenince nedense mutlu olmuştum. Saat 21:45 olmuştu. Uykumda gelmişti. Yatağımın örtüsünü açıpta içine girdim. İki dakika içerisinde uykuya daldım.
Sabah yine alarmımın sesiyle uyandım. Hemen banyoma gidip elimi yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırçaladıktan sonra gardırobumun başına geçtim. Yırtık kot pantolonumu giyip paçalarını kıvırdım. Üzerime beyaz tişörtümü giyip ön tarafını pantolonumu içine koydum. Belime gömleğimi bağladıktan sonra hemen küçük sırt çantamı alıp aşağıya indim. Annelerle görüştükten sonra beyaz spor ayakkabılarımı giydikten sonra valizimle beraber dışarı çıktım. Servisim gelmişti. Önce hep beraber okulda toplandık ordan otobüslere binipte kamp alanına doğru yola koyulduk. Kamp alanına varmıştık.