"pardon?"dedim şaşkın bir şekilde.
gerçekten ne diyordu bu adam?
"kızım kabul etmesen anlarım"dedi.
şu an olanları idrak etmeye çalışıyordum.
evet dayım gerçekten beni evlendirmek istiyordu hem de tanımadığım bir adamla.
Ayağı kalkıp "dayı sen ne istediğinin farkında mısın?"diye sordum.
"senden bunu istemek istemezdim ama gerçekten zor durumda kaldım oğlum miran'ın çocuğu olmuyor o yüzden senden öyle bir şey istedim ama söylediğim gibi kabul etmezsen anlarım"dedi .
gerçekten ne diyeceğimi bilmiyordum sırf bir adamın çocuğu olmuyor diye ben onunla evlenemezdim dimi.
Hiçbir şey söylemeden arkamı dönüp odama çıktım odaya çıkar çıkmaz yatağa girdim üstüme battaniye örttüm.
Gözlerim dolmuştu beni bunun için mi buraya çağırmışlardı gerçekten.
Gözümden bir damla yaş aktı,bir damla daha ve bir damla daha...
Benim hayatım boyunca basit hayallerim vardı başkaları gibi çok büyük biri veya çok ünlü biri olmak değildi tek hayalim mutlu olmak gerçekten mutlu olmaktı zaten ailem yoktu onun yarası hep kalbimdeydi ama ben her şeye rağmen mutlu olmak istiyordum gülümsemek içten gülmek istiyordum mesela ne zaman gerçekten kahkaha attığımı hatırlamıyordum gerçekten ne zaman içten bir şekilde mutlu olduğumu hatırlamıyordum bu çok acı bir durumdu aslında.
Benim ağlamamda saçmaydı istemiyorsam hayır derim konu kapanırdı ama asıl benim zoruma giden sırf kendi çıkarları için beni buraya çağırmış olmalarıydı beni sevdikleri veya değer verdikleri için değil.
Ben düşüncelere dalmışken kapı tıklatıldı ve benim cevabımı beklemeden içeri biri girdi battaniyeden çıkıp kafamı kaldırdım.
Halime yengenin olduğunu görünce doğruldum.Yanıma gelip yatağı oturdu.
"güzel kızım benim sen ağlıyor musun?"diye sordu
"yok uykum geldide gözlerim yaşardı"diye bir yalan uydurdum.
iğrenç bir yalancısın Asel.
"hmm"inanmamıştı inanıyormuş gibi yapmıştı.
"Bak kızım seni ben çok iyi anlıyorum seni bende dayında çok seviyoruz biliyorsun dimi?"sorarca yüzüme baktı.
sadece olumlu anlamda başımı salladım.
"biz senin kötülüğün asla istemeyiz ama benimde dayınında tek hayalimiz elimize bir torun almak oğlum ilk evlendiğinde o kadar mutluyduk ki bir torunumuz olucak diye ama malesef olmadı doktorlara götürdük sorunun karısında olduğunu söyledi biz hiç ister miyiz senin istemediğin bir adamla evlenmeni biz sadece hem seni çok seviyoruz yanımızda ol istiyoruz hem de bir tane evlat istiyorduz ama sen istemezsen tabikide böyle bir şey olmaz"dedi.
ağlamıştı evet ağlıyordu ilk defa halime yengemi ağlarken görüyordum gerçekten istiyorlardı bir torun.
"peki oğlunuz beni ister mi?"diye sordum.
Bana büyük bir umutla baktı.
"tabi ister kızım neden istemesin?"
"ee karısı var dediniz beni istemez bence yani karısını seviyorsa"
"onlar zaten görücü usulü evlendi ve nüfusta nikahları bile yok sen bilmezsin ama bizim buralarda kuması olmayan bir insan bulamazsın"
"ne yani kuma olarak mı gidicem?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asaletin Sessizliği
Fanfictionistanbul'da kendi halinde yaşayan genç bir kızın mardin'e KUMA olarak gitmesi... küçük yaşta ailesinin ölümüne şahit olup yetimhanede büyümesi tam bir intihar sebepleri iken, o hayata tutunup her şeye rağmen mutlu olmaya çalışıyordu. Aslında onunda...