Okumaktan ziyade yazmayı tercih ettiğim zamanlar nadirdir.Çünkü oluşmuş bir şeyi inceleyip anlamaya çalışmak,bir şeyi oluşturmaktan daha kolaydır bana göre.Bir yerde insanlık tarihi gibi bu.Bilim insanları yıllardır insanlığın ne zaman nerede ve nasıl başladığına dair sorular yöneltir birbirilerine veya bilime.Bir o kadar da yoktan bir şey var etmeye veya insansi robotlar yapmaya çalışırlar.Ama sonuca baktığımızda gerek arkeolojik kalıntılar,gerek evrim teorisi sayesinde insanlığın ne zaman nerede ve nasıl başladığına dair cevaplar alabilmisken ve her geçen gün bu cevaplara yenileri ekleniyorken,mutfak robotlariyla başlayan teorimiz konuşup topa vuran robotlardan ve fareler üzerinde kafa nakli yapan insansi bir şey yaratma" çalışmalarından öteye geçmemiştir.Bir arabayı söküp parçalarını ogrenmek kolayken,sıfırdan araba yaratmanın daha komplike olması gibi.
Bu düşünceye tabi ilerlersek,bir çoğumuzun yabancı dillerden "Anlıyorum ama konuşamıyorum." Cümlesi altında kaçması da bu yüzdendir.Çünkü biri sizi ıngilizce konustugunda örneğin, bildiğiniz kelimelerden bir şeyler yaratabilirken ve hatta belki doğru bir çeviri yaparken aynı cümleyi ana dilinizden ıngilizceye ceviremezsiniz.Çünkü arabanın önündeki parçanın ön kaput olduğunu ogrenmissinizdir parcalarken ama o parçayı size açıklamasiz verse idiler üç yaş artı çocukların "Hadi bakalım yuvarlağı yuvarlaga,kareyi kareye yerleştir." Oyununa dönerdiniz.Belki de arabanın üç yüzüne dener ve olmadı diye bir kenara atardinız.Muhtemelen de öyle yapardınız.
Öğrenilmiş tembellik sanırım bu.Gerek eğitim sistemi,gerek yanlış aile yaşantısı.İlk insanların böyle yetistiklerini hiç zannetmiyorum.Onlar hiç kitap okumadilar ama yazılar yazdılar.Onlar hiç şarkı söylemediler ama konuşmayı/iletişimi buldular.Arabayı görmediler ama tekerleği buldular.Bu yüzden yaratılmış olanı incelemek kolay bir şey yaratmak her zaman daha zordur benim için ve aynı zamanda tabi yaratılmış olanı eleştirmek de en kolayidir işin.Eğer Tanrı inancıniz varsa,tanrının sizi yaratırken çok düşünmüş olmasını mı dilerdiniz yoksa ilk aklına gelen fikrin siz olduğunu mu bilmek isterdiniz?Tanrı inancı olmayan bir insan olarak cevapliyorum;öğrendiklerini bu kadar kolay unutan,mutasyona/evrim geçirmeye bu kadar meyilli olan ve özellikle bu iyi yönde değilken,bu kadar düşünemeyen bir formu yaratmak için umarım çok ugrasmamistir.Eğer uğraştıysa ve biz Tanrının yazdığı en güzel tiyatrosuysak sanırım tanrı biraz yeteneksiz oluyor ve ben ve ben gibiler elma ağacından çıkmış armutlar oluyoruz.Aynı köke sahip,adapte olması gereken ama asla olamayanlar.
