HAYALIM

KORKU

Sabah olmuştu ama ben uyuyamamistim jisoo israr etsede uykum kacmisti dongwoo nun bana neden öyle bir şekilde cevap verdigini düşünüp duruyor dum güneş daha yeni doğuyordu çadırdan çıktım ve güneşi iyi bir şekilde görebileceğim bir taşın üstüne çıktım gerçekten çok güzel di.
   Telefonumu çıkartıp fotoğrafını çektim ve instagram da paylaştım.

*D* Uyandigimda çok soğuktu telefonumdan gelen bildirim sesini duyar duymaz açtım rian bir şey paylasmisti hemen açtım fotografi görür görmez yattığım yerden firladim çok komikti gerçekten neyse hirkami aldim ve yanimda yatan hoyanin da hirkasini aldim ve dışarı çıktım "birazda o donsun gerizekalı"
Soylendikten sonra kayanin başında oturan riani gördü arkasindan gidip yanagina bir öpücük koydu *Merhaba* rian sasirmisti aksi halde korkmuş
"DONGWOO?! napiyorsun ödüm koptu" sesinin yükseldiğini anladiginda dyrdurdu ve devam etti rian. 

"Korktum sadece ben burda ne işin var?"

"Seni gordum yanına geldim. "

"Ah. Tabi hosgeldin" gülümsedi rian.

"Eee napiyorsun bu soğukta burda ve neden uyumadin?"

"Sanane. Uyumadigimi nerden biliyorsun hem!" Dongwoo garip garip riana bakti.

"Salak! Gözlerinin altındaki torbalara bakarak konuştum sonuçta nerden bilicem!"
Rian elindeki telefonunu yüzüne tuttu ve göz altindaki torbaciklari görünce biraz utandi.

"Sey. Doğru Özür dilerim ani çıkış yaptım. "

"Sorun değil alıştım" gülümsedi.

Rian hiç bir şey demeden güneşin doğuşunu izledi.
Arkadan hoya bağirınnca dongwoo izlediği güzellikten gözlerini aldi ve hoya ya *siktir!* bakışı atti hoyada gülüyordu.
(H) GELSENIZE BURAYA!
dongwoo rianla beraber  toplanan arkadaşlarının yanina doğru gittiler kahvaltı yaptıktan sonra oyun zamaniydi. Herkes eşlerini kutulardan seçiyor du.
Eğer iki kutudada 9 tane  cubuk
Vardi ve bu çubukların üstünde de sayılar vardi. Eğer (1) (1) çeken eslesiyordu. Herkes gözleri kapalı çubuklardan çekti jisoo ile ceni dua ediyor du inşallah birlikte olurlar diye. Arkadan gelen menajeri n sesi ile transtan çıkan rian resmen soktaydi jisoo da onu sakinlestiriyordu

(M) hadi rian jisoo sizin sayilarinix neler?
(R) "5 hyung!"
(J)" benimkide 8 hyung!"
(Hoya)" şaka de lütfen! "
  (J) "yoo sekiz işte be!"
(Hoya) "gerçekten berbat bir gün geçiricem!" Jisoo hoyanin dediklerine alinmamisti sonuçta sevdiğini bilmiyorduu.
(M) " o zaman dongwoo-rian
Hoya-jisoo diğerleride eşlerini bulduysa oyunu anlaticam!"

Herkes pür dikkat menejeri dinliyordu.

(M) elinize verilen karta ceza var yani bu kartı nehrin yanindaki küçük kulübeye götürüp koyan ilk bölümü geçmiş olur ama goturemesse elindeki zarfi acicak ve denilen cezaya uymak zorunda gidene kadar zarfi kimse açmıyor yani elinizdekini bir canlı bomba gibi düşünün çocuklar zamanında yerine koyulmassa elinizde patlar! Anlaşıldı mi? Herkes hazirsa düdük sesi ile Dağılın". Düdük sesi duyuldu ve dongwoo önden önden gidiyor du rian da arkasında.

2 saat geçti ve son dakikalari kalmıştı rian çok yorulmuş tu.

"Dongwoo dursak biraz yoruldum" lütfen dercesine bakıyordu dongwooya .

"Lanet olsun! zaten zarfdaki cezayi yapmak zorunda kalicaz biraz daha dayan lütfen rian"

"Tamam" bilegindeki sakatlığı dongwooya soylememisti soylese oyunu bile bırakırlar di ama dongwoo çok kazanmak istiyordu o yüzden dayanicakti.

Bugunluk bu kadar hihihi bu arada çok çok yeniyim lütfen yorum larinizda beni de bilgilendirin

Okuduğunuz için çok teşekkür ler vote lütfen unutmayalim!
^-^