~5

85 11 6
                                    

Yoongi

Sözleri incelemek için defterin bende kalmasını istedim. Rahatsız olmuş bir tavırla tamam dedi Jangmi ve kapıya doğru ilerledi. Menejeri selam verip çıkarken Jangminin dönüp yüzüme bakmaması garip gelmedi aslında. Sonuçta çıkış yapmaya hazırlanan bir idoldü. Soğuk olmasının yararlı olucağını düşünüyor olabilirdi. Yada gerçekten soğuk biriydi. Her neyse bugün ki işlerimde bittiğine göre aylardır buluşmaları ertelediğim arkadaşlarımla görüşebilirdim. İş dışında kullandığım telefonumu alıp Hobie'yi aradım. Saat 8 de her zaman gittiğimiz restaurantta olucaklarını söyledi. Eve gidip akşam için hazırlanmam gerekiyordu. Ama önce koltuğumda biraz dinlenmek için yaslanıp gözlerimi kapattım.

Telefonun ikinci kez çalmasıyla uyandım. Saat 6 olmuştu ve ben halâ stüdyodaydım. Hemen arabaya binip eve gittim. Duş alıp dolabıma doğru yöneldim. Kot pantolon koyu yeşil penye ve siyah spor ayakkabılarımı giydim. Saçlarımı kuruturken aynadan kendimi izlemeyi seviyordum. Bembeyaz tenim en pahalı porselenlerden bile daha güzel görünüyordu. Fazla zamanım olmadığı için arabama binip restauranta gitmek için yola çıktım.

Restauranta vardığımda çocuklar çoktan yerlerini almış beni bekliyorlardı. Uzun süredir süren arkadaşlığımız vardı hepsiyle. Hatta arkadaş değilde aile olmuştuk. Bir süredir işlerimin yoğunluğu yüzünden görüşemiyor olsak bile aramızda hiç bir zaman soğukluk olmadı. Beni görünce ailemizin en küçük üyesi koşup boynuma sarıldı. Aileye geri dönme hissiyle rahatlamıştım. Bir kaç saatliğine bütün işleri bir kenara bırakıp anın keyfini çıkartmalıydım.

Nasıl geçtiğiniz anlamadığımız 4 saatin sonunda ayrılıp evlere gitmek için yola çıktık. İçmeyi fazla kaçırdığı için (3 yudum) Hobie'yi eve bırakmam gerekiyordu. Normalde sürekli konuşan birinin sarhoş hali daha beter oluyormuş. Biraz işlerden konuştuktan sonra sıra kızlara gelmişti. Yarım gülümsemesiyle "Etrafında kız dolu nasıl olurda hiç birini beğenmezsin" dedi. Etrafımda kız dolu ama hiç biri kafa dengim değil. Anlaşamadıktan sonra yanımda birinin olmasına ne gerek var. Ama bunu bir türlü Hobie'ye anlatamam hele şu durumda bu tamamen imkansızdı. Sorduğu soruları geçiştirirken evine vardığımızı fark edince mutlu oldum. Geri dönerken sahil yolunu tercih ettim. Biraz hava alıp kendimi dinlemek için en iyi yerdi. Arabayı uygun bir yere park edip sahil boyunca yürümeye karar verdim. Ay her zamankinden daha parlaktı. Bir banka oturup manzaranın tadını çıkardım.

Düşüncelere o kadar dalmıştım ki yanıma birinin oturmasıyla irkildim. O da fark edip özür diledi. Yüzüne hafif ışık vuruyordu. Simsiyah uzun saçları ve kocaman gözleri çok güzel görünüyordu. Saçlarını kulağının arkasına alınca yüzünü tam olarak gördüm.

-Min Jangmi ?
-Ahh Min YoonGi?
-Dalmışım geldiğini fark etmedim o yüzden biraz korktum gel otur diyip yanımı işaret ettim.

Yanıma oturdu ve yavaşça kulaklığını çıkarıp telefonundan bir şeyler aradı daha sonra kulaklığın tekini bana uzattı. "Kendi kayıtlarımdan biri. Bugün biraz sert çıkmış olabilirim. Bazı konular beni çok tedirgin ediyor. Düşünmeden hareket edebiliyorum. Umarım beğenirsin. " dedi. Sabaha göre daha sakin ve sevecendi. Kulaklığı takıp şarkıyı dinledim. Beklediğimden daha iyiydi. Beğendiğimi söylediğimde gülümseyerek teşekkür etti. İçten bir gülümsemeydi ve güzeldi.

Biraz daha oturduktan sonra Jangmi'ye dönüp "Saat geç oldu eve gidip dinlenmem lazım istersen senide eve bırakabilirim " dedim. Arabayla geldiğini daha sonra kendi gitmek istediğini söyledi. Yanından ayrılıp arabama doğru yürürken aklımda sorular beliriyordu. Acaba gerçekten çıkışı iyi olucakmıydı ? Zorluklara ne kadar katlanabilicekti ?




Ruh Eşim / MYG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin