İlhama güneş katmak lazım artık.
Ve batarken kıskançlığından yanmış bir ay.
Rüzgara inat, daldaki son yaprağa dalmak lazım.
Yüzbinlerce yıldız kırmak lazım.
Toprağamı tapmak lazım nimetleri için ?
Gündüze mi, geceye mi inanmak lazım ?
Ben ne olayım ? Aydınlık mı ? Karanlık mı ?
Taş yine konuşşa.
Yaradılışın merakında mühürlense şimdiden.
Taş dolu yollarda yürüyorum, yarısı cennet yarısı cehennem.
Arzın griliğinde yanıyorum, ellerinde.
Ve öyledir ki yaşamak.
Gün ışığı gibi değmelisin tüm tene.
Sessizce..
Usul usul.
Gecede bir iz bile bırakmadan.
Sanki tüm dertler seninmiş gibi çökerek.
Gözünü kısarak.
Yırtık sayfa seslerinde.
Kuşlar çoktan terketti minare tepelerini.
Ufuk, çoktan gözden düştü.
Ezan sesleriyle irkildi insanlar çoktan..
Yoktan var olanlar gibi,
Yoktan yere kırdık kalpleri.
Zamana kulak verin.
Fısıldadığı birşeyler var size.
