NICE TO MEET YOU|| SHAWN MENDES

12

Hay
Kitabi bi düzene oturmaya karar verdim. Evet ciddiyim sajsh ciddiliq.
Her cuma kesin bölüm gelcek. Arada da bi şeyler gelir herhalde işte bölümde ekstra sjjsaj çünkü bugün pazar ahswhsh
Neyse neyse neyse
İyi okumalar jwhuehuabej

Sonunda hastaneden eve gelmiştik. Shawn kapıya kadar bana eşlik etti. Ardından Shawn'a,
"İçeri gel istersen." Dedim. Pis pis sırıttı ve
"Beni eve mi atıyorsun?" Dedi.
"Hayır." Dedim sakince. Sonra biraz düşündükten sonra aklıma geldi. Sanırım eve atıyordum. Bende cevabımı yeniledim,
"Belki... Evet." Dedim. Sonra geri çekildim ve Shawn içeri girdi.

Birden aklıma Hailey'i aramam gerektiği geldi ve çantamda telefonumu aradım. Bulduğumda hemen Hailey'i aradım. İkinci çalışta açtı zaten benim telefon kız.

"Alice! N'olmuş annene?" Dedi telaşla.
"Kardeşim oluyor." Dedim ağlamaklı bir sesle. Birkaç saniye ses çıkmadı.
Sonra Hailey,
"Nasıl yani? Bay Fox?" Dedi. Sonra kahkaha attı ve mutlu olduğuna dair bir şeyler zırvaladı.
"Babamdan uzak dur." Deyip güldüm.
"Shawn yanında mı?" Diye sordu. O sırada Shawn'a baktım. Annem ve babamın kitaplığını inceliyordu. Ailecek kitap okumayı severdik. O yüzden biraz büyüktü. Yüzündeki şaşkın ifadeye şefkatle gülümsedim.

"Eveeet. Evdeyiz." Dedim.
"Uouououou." Diye bir ses çıkardı. Fesatken çıkardığı ve numaralandırdığı saçma bi' sesti bu.
"Jack'le seni gördüm be! Asıl sana uouou." Dedim. Ve ardından ekledim,
"Matt ve Jack'e de haber ver. Merak ediyorlardı." Dedim.
"Tamamdır kanki. İyi delirmeceler." Dedi ve gülmekten domuz sesi çıkardı. Bende güldüm ve telefonu kapattım.

"Film izleyelim mi?" Diye bir fikir attı Shawn ortaya.
"Eveeet." Dedim. Sonra "Hihh" diye bir ses çıkardım. Shawn'la aynı anda birbirimize döndük.
"Aynı şeyi mi düşünüyoruz?" Dedim.
"Aynı anda." Dedi o da.
"Harry Potter!"
"Grinin Elli Tonu!" Dedi. Kahkaha attım. Hatta biraz anırdım da. Shawn hayal kırıklığına uğramış görünüyordu.

Bu yüzüne daha çok güldüm. Sonra o da gülmeye başladı. Gülmemiz bitince
"Harry Potter DVD'leri televizyon ünitesinin orada. Harry Potter izliyoruz." Dedim ve mutfaktan patlamış mısır almaya gittim.

-
"Aferin be Harry! Kapak olsun Draco!" Diyordum televizyona karşı. Sonra Shawn'a baktım o da gülümseyerek bana bakıyordu.
-
Üç filmi birden izlemiştik. Potterhead'likten ölecektim. Saat 01.00'i geçiyordu.
"Ben uyumaya gidiyorum." Dedim.
"İyi bende geliyorum." Dedi.
"Nereye?"
"Odana."
"Tamam orada koltuk var." Diyip omuz silktim. Üst kata çıktığımızda kendini yatağıma attı. Tam "Hey!" Diyecekken "Aman bana ne!" Dedim ve kendi yatağıma yattım. Yattığımda ışığı kapadım. Sonra Shawn'ın kollarını belimde hissetmiştim. Bende kafamı göğsüne yasladım ve tek elimi beline koy-
Elim tenine çarpmıştı! Ya da karın kasına... Her neyse konumuz bu değildi.

"Neden her kaslı çocuk uyurken t-shirtünü çıkarmak zorunda?" Diye Shawn'ın duyamayacağını düşündüğüm bir şekilde fısıldadım.
"Seni duydum." Dedi Shawn ve dudağını alnıma bastırdı. O saçlarımı okşarken bende uyuyakaldım.

Uouou nassınız sxrcyjda

Aç knk aç