7-Benden Korkuyor Musun?

484 25 2
                                    

Gd'swife: Bil bakalım ben nereye gidiyorum?

xxxibgdrgn: Nereye prenses? :D

Gd'swife: Ya!

Gd'swife: Düşün bakalım bugün programın neler?

xxxibgdrgn: Seul'da imza günüm var

xxxibgdrgn: Sende mi geliyorsun?

Gd'swife: Evet ^^

xxxibgdrgn: Eğer geleceksen beni bul kuliseme gel

Gd'swife: Olmaz tanırsın beni

xxxibgdrgn: Tanımak istiyorum zaten

Gd'swife: Ben istemiyorum

Gd'swife çevrimdışı.

Hyuna yavaşça yatağından doğruldu. Yıllardır fangirl ü olduğu Jiyong'u ilk kez görecekti. Yüzünü iyice kapadığından emin olunca evden dışarı çıktı. Arabasına binip gaza bastı. İmza yerinin uzağında bir yere arabasını park edip yürümeye başladı. Riskli bir şey yaptığını biliyordu. Bir çok gazeteci vardı ve onu tanıyabilirlerdi. Sıraya girip beklemeye başladı. Dakikalar dakikaları kovalıyordu. Hyuna'nın kalbi artık dayanamayacaktı. Sıranın sonu görünmüyordu fakat Hyuna önde gibiydi. Bir kaç kişi vardı önünde. T.O.P askerde olduğundan o yoktu. Sıra Hyuna'ya gelince elindeki MADE albümünü ilk Daesung'a uzattı, imzaladı sonra kocaman gülümsedi. Taeyang ise kibarca albümü Hyuna'nın elinden aldı ve harika imzasını attı. Seungri ise Jiyong ile konuşuyordu. Hyuna'yı görünce konuşmayı bırakıp Taeyang'tan albümü aldı.

"Adın ne?" Hyuna ne diyeceğini bilemedi. Adını söylerse rezil olurdu.

"Şey.." Gözlerini kaçırmaya çalıştı fakat Jiyong ile göz göze geldi. Görevliler hızlı olun uyarısı yapınca Seungri konuşmaya başladı.

"Utanıyorsan sorun yok. Gözlerin Hyuna'yı andırıyor. Hyuna diye imzalayacağım." Jiyong umursuzca imzaladı ve çevresine bakındı. Sanki birisini arıyordu. Hyuna iç çekti. Yoluna devam etti. Aradığı kişinin Hyuna olduğunu bilse kendinden nefret ederdi. Hyuna'nın gözlerinden yaşlar süzüldü. Hızla arabasına doğru harekete geçti. Elleri titreye titreye yürüyordu. Gözyaşları hıçkırığa dönüştüğünde arabaya varmıştı. Vakit kaybetmeden kendini arabaya attı. Genç kızın artık dayanacak gücü yoktu. Herkes ona formaliteden gülümsüyordu. MADE albümünü elini alıp inceledi. Jiyong'un imzası üzerinde elini gezdirdi. Ne kadar asil ve harika diye düşündü. Jiyong'a karşı duyduğu sevgi sadece hayran sevgisi miydi ? Bilmiyordu. Kalbi iyice daralmaya başladığında çantasından haplarını çıkarıp içti.

***

Ne kadar süre orda kaldığını hatırlamıyordu. Saat 5i geçmişti. Çoktan Bigbang'in imza günü bitmişti. Arabayı çalıştırdı. Yolun boş olduğundan emin olunca albümü çantasına koymaya çalıştı genç kız. O sırada güm diye bir ses geldi. Hyuna frene basmaya çalışsada artık çok geçti. Öndeki arabaya vurmuştu bile. Araba son model ve baya lükstü. Kapı açıldı. İçinde  genç bir adam indi. Maskesi vardı. Hyuna ünlü birisi olduğunu anladı. Genç adamda yavaşça maskesini çıkardı. Bu 'Kwon Jiyong' tu. Hyuna panikledi. Büyük ihtimalle kıyafetlerinden onu tanırdı. Ne kadar çok kişiye o gün imza versede o çok dikkatliydi. Genç kız aceleyle maskesini ve ceketini çıkardı. İçinde beyaz sıfır kol göbeği açık bir tişört vardı. Altı ise eşofmandı. Arabadan çıktı.

"Lanet olsun! Sen nerden aldın ehli-"Genç kız ile göz göze geldi. İkiside derin bir nefes aldılar. Hyuna gerçek hayatında utangaç ve çekingen birisi de olsa CUBE ona hep seksi ve sert olmasını söylerdi. Genç kız boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

"Dikkat etmemişim. Tutarı söyleyin ben hesabınıza yatırayım." Jiyong sinir gülüşlerinden birini yaptı. Gözleri iyice kararıyordu. Hyuna korkmuştu.

"Sence parasında mıyım? Şuan cebimde iki arabayı yaptıracak kadar para var." Genç kızın korkusu büyümüştü. Acaba onla mesajlaştığını anlamış mıydı?

"Yani?"

"Yani polisi arayacağım. Onlar bence seninle ilgilenmeliler." Elini cebine attığında genç kız genç adamın eline yapıştı.

"Lütfen! Eğer beni şu kadar sayıyorsanız aramayın. Şirketlerin poltikasını biliyorsunuz!" Hyuna eliyle miktarı gösteriyordu.

"Seni saymıyorum!" Sesi gür çıkmıştı. Genç kız dayanamıp ağlamaya başladı. Kesinlikle yaranmak için değildi. Korkuyordu ondan. Göz göze gelmekten, konuşmaktan.....

"Bu numaralarını yemem. Ne kadınlar gördüm ben." Onu hala or*spu olarak görüyordu. Kalbi kırılmıştı genç kızın. Ayrıca başkandan korkuyordu. Başka çaresi kalmamıştı. Diz çöktü. Yalvarmaktan başka ne yapabilirdi ki?

"Yalvarırım affedin beni." Buranın caddeden uzak bir yer olduğuna dua ediyordu. Yoksa çıkacak haberleri düşünmek bile istemiyordu. Jiyong genç kızın önünde diz çöktü. Kız çok korkmuş olacak ki gözlerini sıkıca kapatmış olacakları bekliyordu.

"Benden korkuyor musun?" Kızın hıçkırıkları büyümüştü. Jiyong eğer o kız "Hyuna" olmasa ona sarılırdı ve teselli ederdi fakat o "Hyuna" idi. Genç kız cevap veremedi.

"O kadar korkutucu birisi değilim." Ayağa kalkıp arabaya bindi. Büyük bir gürültüyle oradan ayrıldı. Genç kız ayağa kalktı. Arabayı sürecek kadar güçlü hissetmiyordu kendini. Arabasını sağa çekti. Arayacak kimse yoktu. Sadece menajeri vardı. Numarayı tuşlayıp onu aradı.

"Unnie arabayı süremeyecek durumdayım beni gel al."

Fangirl♡☆¤~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin