15.Bölüm

52 16 7
                                    

Medyada ki Thomas

Iyi okumalar:))

...

"Siz ne yapıyorsunuz burada, bu saatte."

S*... tam da gelecek zamanı buldu. Ne güzel herseyi öğrenecektim ama herşey bitti. Gerizekalı birde mal mal soruyor birde. Sence ne yapıyor gibi duruyoruz. Tabii şaşırması normal, Alber i boğazından tutup, havaya kaldırıp ağaca yaslarsam tabi sorar.

"Konuşuyoruz "

"Bu şekilde mi?"

" Ne varmış halimize? "

"Neyse fazla uzatmayacağım sizde fazla ortalıkta dolaşmayın"

Müdür gittikten sonra Albert i yere indirip konuşmaya başladım

"Şimdi herşeyi anlat!"

"Bence müdürün gelmesi isabet oldu. Şimdi düşündüm de anlatmasam daha iyi. Hem senin için hem benim için boylesi daha iyi."

Giderken başını yana çevirip konuşmasına devam etti.

"Sadece sana şunu söylemek istiyorum, kendinize dikkat edin."

Sinirli bir sekilde ormana doğru yurumeye başladım. En azından sinirim az da olsa geçiyordu. Olanlar aklıma geldikçe canım sıkılıyor.

Aklıma Marry nin söyledikleri aklıma geldi. Kampa gelmeden önce onu birisi tehdit etmişti kampta ona dikkatli olmasını söylemişti , ve Albert de dikkatli olmamızı söylemişti. O zaman belki Albert olacakları biliyor. Ama bunu tek yapabilecek birisi değil mutlaka yardım aldığı birileri olması gerek.

Albert i bulmam gerekiyor. Hemen partinin olduğu yere gittiğimde oturmuş birseyler içiyordu. Yanına geldiğimde anlamış olacak ki hemen başını dışarıya doğru salladı ve dışarıya yöneldi. Bende arkasından onu takip etmeye başladım.

"Gene ne istiyorsun sana anlatmayacağımı söylemiştim. "

"Lütfen söyleyen ne olacak nolur bize yardım et. Biliyorum bunu sende istemeyerek yapıyorsun birinin zoruyla yapıyorsun. Bunu davranışlarından anlayabiliyorum. Çünkü seni tanıyorum sen bunları yapacak birisi değilsin. "

Albert yüzünü yere eğmis beni dinliyordu.

Basını yerden kaldırıp konuşmaya başladı.

"Aslında size soylemiyecektim ama söylesem de başınız daha büyük bir derde girer. Evet bunu kendi isteğimle yapmıyorum. Müdürün zoruyla yapıyorum. Ve bunlar tek başıma da yapmıyorum."

Derin bir nefes alıp konuşmasına devam etti.

"Kylie ile biz kardeşiz. Bütün bunları onunla birlikte yapmıştık. Müdür ise babamız. Bütün bunları onun zoruyla yaptık. Kylie de öyle o da size zarar vermek istemiyor. "

" Peki müdürün derdi ne? Neden yapiyor? "

" Neden yaptığını bilmiyorum. Pek fazla sorgulanmayi sevmez ve bize söylemez. Sadece bizi tehdit edip bunları yapmamızı söyledi. Ama belki geçmişte sizinle bir sorun yaşamıştır. Ama bunu sana söylediğimi duymasin yoksa bizi öldürür. "

" O zaman ondan önce biz onu öldürürüz."

"Bunu nasıl yapacaksın? Bizden daha güçlü. Gecerli bir planın vardır umarım. "

"Tabiki de var. Hem bizden daha güçlü olabilir ama biz vampirlerinde mutlaka hassas noktaları vardır değil mi? Bizde onu en hassas noktasında vururuz."

"Tabii ya sarımsak kokusu"

"Evet ama sen bunu yapabilecek misin? Sonucta o baban. "

" Gerçek bir baba olamadı. Bizi fazla onemsemez zaten. Ha varlığı ha yokluğu. Bizi öldürmeye çalıştığı oldu bazen. O yüzden sıkıntı yok."

"Peki Kylie"

"O da benimle aynı fikirde. "

"Tamam"

Birlikte partinin olduğu yere gittik. Zaten partinin bitmesine de çok zaman kaldı. Biraz daha kaldıktan sonra parti bitti ve herkes çadırlarına dağıldı ve yattık.

Kısa bir bölüm oldu. Umarım beğenmişsinizdir.  Görüşlerinizi yorumlar da belirtirseniz sevinirim. Oylarınızı bekliyorum.

♥♥♥♥

Vampir KardeşimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin