namforjin Jimin
namforjin Ben Namjoon
namforjin Seokjin açtığım fake hesaplara bile yanıt vermiyor, telefonlarımı açmıyor
namforjin O nasıl? İyi mi?
namforjin Nolur bana bir şey söyle
chrijimin Sana söyleyebileceğim tek şey
chrijimin Sıçtın Namjoon 👁 knamj
_
"Beynini seveyim senin, hatalı olan sensin." dedi Yoongi burun kıvırıp. "Bari sen yapma Yoongi, nolur." Diğer oğlan, kanepenin başına attığı kolunun omzunu silkti.
"Sana kim dedi git Jackson'la buluş diye. Hem de sevgilin varken Namjoon."
"Canına susamış işte." Yerde oturan Jungkook ağzına jelibonlardan bir tane attı, solucanlı. "Bana da versene Kookie-ah." Kanepede uzanan Taehyung elini uzattığında Jungkook, "Sen sus, salak." dedi ve umursamadı onu.
"Ne yapacağım ben şimdi? Dört gündür haber alamıyorum ondan, çıldıracağım." Yoongi'nin oturduğu kanepenin ardında bir o yana bir bu yana dolanan Namjoon, fazlasıyla endişeliydi. "İyi oldu sana. Jackson'la otele gidip yiyişmeden düşünecektin." Taehyung ve Jungkook, Yoongi'nin dediğine kıkırdadı.
"Ben Jackson'la yiyişmedim!"
"Jackson'la yiyişmemiş olabilirsin. Ama bu, benim sana Jackson'la yiyiştiğini söylemeyeceğim anlamına gelmez." Jungkook, kısa oğlanın dediğini anlamasa da onaylar bir ses çıkardı.
"Bir de yiyişseydin çocukla Namjoon, bir de yiyişseydin!" Esmer olan, Taehyung'dan da azarı yemiş ve günü daha da berbat hâle gelmişti.
"Yazık Seokjin'e." Derin bir nefes aldı Jungkook ve kanepenin ardındaki tedirgin oğlana döndü. "O çocuğu mahvettin Namjoon, mahvettin. Hayallerini yıktın! O seninle yiyişmek isterken sen Jackson'la yiyiştin." dedi ve Küçük Emrah bakışlarını atıp Namjoon'un vicdanıyla oynadıktan sonra televizyona geri döndü.
"Yiyişmedim Jackson'la!" Sinirle kükredi.
"Şimdi kameralarımız ve mikrofonumuz Yoongi Bey'de. Evet Yoongi Bey, sizden az önce hiçbirimizin anlamadığı fakat Namjoon'a soktuğunuz lafı alabilir miyiz?" İzledikleri magazin programının sunucusunu taklit ederek konuştu Taehyung.
"Jackson'la yiyişmemiş olabilirsin. Ama bu, benim san-" Cümlesini bitiremeden Namjoon kapıyı fazlasıyla sertçe vurup çıktı evden.
_
"Namjoon bırak, kolumu acıtıyorsun." dedi oğlan, kolunu esmer elden kurtarmaya çalıştı. "Kes sesini, lise filmlerindeki başrol kız repliklerini de çalma." dedi Namjoon.
Önündeki kapıyı sinirle çaldı. Çalmaktan çok yumruklamaktı Namjoon'un yaptığı. "Evi yıksaydınız başımıza." Önündeki kısa çocuğu umursamadan içeri girdi ve birkaç defa bulunduğu evde hemen Seokjin'in odasına yöneldi, diğer oğlan sürükleniyordu.
Deddiy Seokjin yazan kapıyı tıklamadan hızla açtığında ortada sevdiği adamı bulamadı esmer olan. Etraf, Seokjin'den pek beklenmeyecek şekilde, dağınıktı. Yerlerde çikolata poşetleri, dondurma kapları, sümük silinmiş peçeteler ve daha birçok şey vardı. "Jimin sana beni rahatsız etme, dedim. Ayağa kaldırma beni ve köşede kendini döv lütfen." Yatakta olan potluğun Seokjin olduğunu anlayınca Namjoon derin bir nefes verdi. "Dövmeye başlamadın mı kendi-" Yorgandan kurtulmaya çalışarak doğruldu Seokjin ve gördüğü manzarayla şoka uğradı. "Yemin ederim nasıl olduğunu anlamadan içeri girdiler." dedi Jimin. Korkuyordu çünkü ortamda fırtına öncesi sessizlik vardı. Her ne kadar Seokjin tatlı, minnoş, değişken, eğlenceli biri olsa da sinirlendiğinde kudurabiliyordu. Sinirlendiği zaman, barda, birkaç masa ve burun kırdığı da olmuştu.
"Müsait değilim, gidin." dedi Namjoon'un tam gözlerinin içine bakarak. Seokjin'in ona soğuk davranması kendini altüst etmişti.
"Jackson sana bir şeyler anlatacak." dedi ve kolunu hâlâ daha tuttuğu Jackson'ı sertçe önüne savurdu. "Hayır anlatmayacağım. Çünkü salak sen, evime birden gelip beni tuttuğun gibi buraya getirdin. Olayı bile bilmiyorum ki!" dedi hayret ve şaşkınlıkla. Arka Sokaklar'da ki saf suçluyu oynuyordu belki de.
"Neyi anlatacak Namjoon, nasıl yiyiştiğinizi mi?" Gözlerini kısarak Jackson'a lazerli bakışlarını gönderdi yataktaki oğlan. Namjoon ise ona 'Yapma be güzelim' bakışlarını atıyordu. "Ya, yiyişmedik biz Jackson'la! Niye herkes bunu söylüyor?!" Namjoon kükredi odanın içinde, Jimin korkuyla sıçradı.
"Yiyişmedik mi?" Jackson kollarını belinin kenarına koydu, mahallede kavga eden kadın pozisyonunu aldı, ağırlığını sol ayağına verip diğerini yana doğru açtı biraz ve Namjoon'a döndü. "Ne kadar yalancı bir insanmışsın sen Namjoon. Yiyiştiğimiz zamanları nasıl unutursun?" Hayretle sordu, kaşlarını çatmıştı. "Eğer odam kan olursa sen temizlersin Jimin. Yani çıkart bunları dışarı yoksa Arka Sokak ekibini toplarım buraya."
Jimin, esmer oğlanın koluna girmiş onu çıkartacakken Namjoon, Jackson'ın yakasına yapıştı; Jimin korkup geri çekildi. "Ne zaman yiyiştik biz seninle?!" Sinirle sarstı diğer çocuğu. "S-sevgiliyken." Jackson'ın dediğini duyduğunda onu bırakıp birden yataktaki oğlana döndü. "Sevgiliyken, dedi! Şu anlık yiyişme durumum yok Seokjin! Ben kimseyle yiyişmedim!" Seokjin ciddi şekilde kafa salladı. "Doğru. Benimle de henüz yiyişmedin." dedi ve açıklama bekler misali ikiliye baktı. Jimin bu arada "Aman, sizle mi uğraşacağım be." diyip Hüsnü Oppa'sını izlemeye gitmişti.
Jackson da Seokjin'e, Namjoon'la buluştuğunu çünkü flört ettiği oğlanı kıskandırmak istediğini söyledi. Flört ettiği oğlan, onların gittiği kafede çalıştığını ve Namjoon'la kendinin eskiden bir ilişkisi olduğunu bildiğini de anlattı.
"Gördün mü Seokjin, ben seni aldatmadım." Yalvaran bakışları ve dolu gözleriyle yataktaki oğlana baktı Namjoon. Seokjin yavaştan yataktan kalktı ve Namjoon'un yanına gidip sarıldı ona. "Çıksana dışarı, yelloz." dedi Jackson'a ve sarılmasına devam etti. Diğer oğlan da büyük bir rahatlamayla evden çıktı.
"Yanlış anlamışım galiba."
"Evet." dedi Namjoon gülümseyerek. Seokjin kaşlarını çattı. "Ben yanlış anlamadım, siz yanlış anlaşılacak durumdaydınız." Namjoon kıkırdadı ve kafa salladı. "Benim özür dilemem gerekiyor galiba." Geniş omuzlu oğlan onaylar bir ses çıkardı. "İyi, özür dilerim." dedi Namjoon onun beline sarılırken. Seokjin tekrar hımladı. Biraz sessizlik oldu ve birkaç dakika öylece sarıldılar.
"Namjoon?"
"Aşkım?"
"Ben Jackson'ın dediklerini dinlemedim hiç."
"Neden? O kadar getirdim çocuğu buraya, hırpaladım bile. Ayıp oldu."
Seokjin alt dudağını ısırdı hınzırca. "Poponu dikizledim." dedi ve elleri diğerinin arkasında gezindi bir süre. Namjoon kızardı, gülümsedi yine de.
"Yiyişsek mi?" Seokjin kafasını kaldırıp esmer oğlana baktı. "Olur." dedi Namjoon.
"Şakaysa fena yaparım." Namjoon'un yüzünü inceledi, şaka belirtisi aradı. "Değil, yiyişelim." dedi Namjoon, cilveli cilveli Seokjin'in dudağının altını öptü.
"Tüh, şansıma da bugün siyah giyinmemişsin." Seokjin, esmer olandan ayrılıp onu şöyle bir süzdüğüne üzüldü. Namjoon ona sırnaştı, kötü gülümseme işlemiş suratındaki alt dudağını ısırırken. "Ne biliyorsun siyah giymediğimi." dedi, kafasını eğip Seokjin'in kulağına fısıldadı. "Belki içerlerde bir yerlerde siyah bir şeyler vardır." Dudaklarını diğerinin kulağına tahrik etmek ister gibi değdirirken.
Sonra Seokjin bir ş👀k oldu, size anlatamam!
abv, ne biçim bölümdü
dediğinizi duymaz gibiyim
ee beğendiniz mi bölümü, fikirlerinizi belirtin!
şici sebiyom bebeklerim💕smut yazim mi kız wpnfpsöc