gerçek kavramını bilimsel bilgiler yolu ile eğlenerek öğreneceksiniz . Bu hikayemde sizlere bellek algısı nedir ? ilk diller nasıl oluştu ? geleceğin dilleri neler olacak ? sanatı ruh mu üretir yoksa beyin mi ? duyguları etrafında olduğumuz dünyaya...
Algımız ve onu şekillendiren şeyleri inceledik gerek kimyasal gerek bilişsel olarak değindiğimiz özel noktalar oldu ama beyin dediğimiz organın doğasını gerçekten kavrayabildik mi ? yada kavrama ihtiyacı duyduk mu bilemiyorum ama belki de her şeyin yaşandığı organı inceleyeceğiz bugün sizlerle beyini!
Belgide beyin olarak en gelişmiş organikler olan biz beynimizi tanımak için çok vakit harcamadık, nedenini çok bilemiyorum ama beyinin muhteşemliği ve içinde barındırdığı güzelliği kavrayacak kadar gelişmiş olduğumuzu düşünmekteyim. Haydi gelin beyinin içine girelim .
Beyin her şeyin başında temel işlevleri olan bir organ enerji elde etmek için glikoz kullanıyor ve kan yoluyla oksijen alarak canlılığını sürdürüyor, peki onu diğer organlardan ayıran özelliği ne ? elbette hücreleri yani nöron dediğimiz özelleşmiş sinir hücreleri. bu hücrelerin en önemli özelliği birbirleri ile sinaps dediğimiz bağlantılar içermeleri ve taşıdıkları elektrokimyasal iletiler elbette .
Beyin insanlar için algısal olarak önemi büyük organlardan birisi ama ne kadar gelişmiş ise kadarda sorumluluğu arttırıyor. Klasik biyolojik ihtiyaçlarımızdan bazen sapmamıza neden oluyor ve bizlere kendimizin tasarlamak yerine öylece kabul ettiğimiz algımızın esiri olmamıza neden oluyor. Bir bakıma hem büyük bir özgürlük hemde küçük bir kafes gibi olabiliyor .
Elbette beyin sadece bunlardan ibaret değil birde beynimizin özelleşmiş bazı lob dediğimiz bölümleri var ve hepsi birbirinden farklı işlevsel özelliklere sahip ilginçtir ki beyinin lobları algımızın şekillenmesine büyük katkı sağlıyor.
belkide algımıza en büyük derecede yön veren loblardan biridir frontal lob en ilgincide bu lob sayesinde dil algımız gelişir muhakeme yapabiliriz ve analitik düşünme şekli de bu lob sayesinde şekillenir ahlaki yargılarımız ve temel bilişsel yetenkelerimizide bu lob sayesinde kavrarız ve beyinin en büyük lobudur .
Parietal lob belkide 3 boyutlu anlamamız için özelleşmiş loblardan biridir. Duygu uyarılarının işlevlerini şekillendiren bu lob aynı zamanda sağ sol olgusunu düzenlemek algıladığımız bir nesnenin yönünü büyüklüğünü ve derinliğini belirlemede yaralı olan ve gerçekliği algıladığımız ilginç bir lobdur aynı zamanda okuma ve yazma becerilerinden de sorumludur .
Belki de benim en sevdiğim loblardan birisidir oksipital lob çünkü görmemizi şekillendiren beyin lobudur ve görme algısının nasıl çalışacağını düzenler gördüklerimizden sorumludur ense tarafında olduğu için oksipital loba herhangi bir darbe almak görme bozukluklarına ve halüsinasyon dediğimiz bazı psikolojik ve göz sıkıntılarına neden olabiliyor onun için bu lobunuza iyi bakmalısınız .
Mekansal algınızı şekillendiren ve olduğunuz mekanı katalog haline getirip algılamanızı sağlayan lob temporal lobdur aynı zamanda sesleri algılamanızı sağlayan ve her sesi ayırt etmeniz için size yardım eden bir lobdur koku duyunuz gelişmişse eğer bilinki temporal lobunuz iyi çalışıyor demektir .
Denge için önemli olan serebellum dediğimiz beyin lobu tüm dengenizi koruyup sağlam adımlar atmanız için size yardımcı oluyor ve ayakta durmanızı destekliyor ve belkide kas uyumunu yönlendirdiği için bedensel olarak önemi olan bir lob
Birde beynimizde yaşanan tüm kimyasal olaylar çevremizi sadece elektrik sinyalleri olarak algılamamız için oluyor ki maddeyi dokuduğumuz her şeyi duyguları korkularımızı bile elektrik sinyali olarak algılıyoruz çok ilginç değil mi ?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Özelleşmiş olan beyin hücrelerimiz kaza sonucu yada travma sonucu ağır hasar aldığı zaman kendini yenilemesi uzun sürüyor ve bazende hiç yenileyemediği bile oluyor felç hastalığının olma prensibi de bu nöron ölümlerinden kaynaklanır .
Algıladığınız şeyler ile beyinin çok ilginç bir bağıntısı vardır ve bunlar genelde bir paradoks yaratarak birbiri içinde sıkışıp kalırlar bazen cevabını bulamayız bazende bulduğumuz cevabı göremeyiz gözümüzün önündeki cevheri bulamamak gibi beyninizin size sunduğunu algınız engeller bu yüzden bazı olayları kavramakta güçlükler çekeriz zorlanırız ama yinede skılmadan olduğumuz yolda ilerlememiz gerektiğini sakın unutmayın çünkü algınız gerçekleri görmeniz için mutlaka şekillenecektir .
Mekan ve zaman algınız beyninin yapısını değiştiren bir başka etmende biri tıpkı kültürde öyle ama sizin gördüğünüz veya düşündüğünüz mekanlar algınızı ve tabiki beyninizin yapısını etkileyen sebeplerden biri . Kaderiniz de belki olduğunuz mekana ve zamana göre şekilleniyor olabilir çünkü algınızı kullanarak kaderinizi de çok büyük ölçüde değiştirme şansınız bulunmakta .
Klasik lineer yani doğrusal zamanı anlayışımızda beynimizin kendi kendine koyduğu sınırlardan birisidir ve zamanın bir yönü olduğunu tasarlar, belki bazılarınız bu yazıda nasıl yani? diyor olabilirsiniz ama zamanı algılayışımız da beynimiz tarafından belirlemekte .
Belirlediğiniz algısal sistemler ile beyin birbirine muhteşem uyabilecek bir yapboz ama gerçekten ne düşündüğünüzü başkalarına ifade etmek yerine kendi beyninize ifade edin böylelikle sistematik bir dünya algılayışınız oluşacak ve periyodik olarak dahada siz olmaya yaklaşacaksınız.
İfadenin sanatı çok ayrı bir konudur ama elbet herkes yaşamıştır kendini ifade edememek hede en önemli anda belki bir konuşma sırasında belkide kürsüde elbet bir şekilde yaşanmıştır o kötü duygu . Her şeyden önce ne ifade etmeniz gerektiğini ona benzediğine inandığınız konu ile birleştirmeyi deneyin yani muhakeme yapın . Böylece kendinizi ifade etmeniz yani siz kendin olma sanatını iyi bir şekilde icra eden insanlardan biri olacaksınız demektir .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
