" İstediğin modeli hala bulamadın mı?"
Elimde ki katalogtan gözlerimi yavaşça çekerken başımı olumsuz anlamda iki yana salladım. " Malesef."
" O zaman sana kağıt vereyim. Kafan da kurgulamış olduğun şekli çiz."
Dövmeci kızın önüme bıraktığı kağıdı elime alırken tedirginliğim gün yüzüne biraz daha çıkmıştı.
Abimin işi nedeniyle Eskişehir'den İzmir'e taşınıyorduk. Bütün çevrem burada, çocukluğumun geçtiği yerdeydi. Bu nedenle gitmeden önce burayı anımsatan, bana anılarımı hiç unutturmayacak bir dövme yaptırmak istiyordum. Abim dövmeye olumsuz tepki gösterdiğinden dolayı da bu işe gizli bir şekilde kalkışmam oldukça riskliydi. Önceleri aklımda kuş şekli olsa da bir süre sonra dövme yaptıracağımdan kaynaklı rüyalarımda sonsuzluğa açılan bir kapı görüyordum.
Kapıyı her zorladığım da daha sıkı kapandığını hissediyordum. Bu yüzden de elimde ki kağıda aklıma ilk gelen şekli çizdim. ANAHTAR...
Kağıdı bir süre sonra kıza uzatırken boşta kalan elimle köprücük kemiğimi işaret ettim. " Buraya yaptırmak istiyorum."
Kız önce gösterdiğim yere bakıp daha sonra ise gözlerini uzattığım kağıda çevirdi. Kaşları hafifçe çatıldı. Gözleri saniyeler için de beni bulurken yüzünde ki endişeyi görebilmiştim. " Bu şekli nerden biliyorsun?"
" Rüyamda gördüm."
Kızın gözleri tekrardan elinde ki kağıda kayarken kuşkuyla mırıldandı. " Emin misin?"
" Evet."
🗝🗝🗝🗝🗝
Aynada ki yansımama bakarlen parmaklarımı yavaşça dövmemin üstünde gezdirdim.
Ortasında saat bulunan bir anahtar dövmesi...
" Alçin hadi, geç kalıyoruz."
Abimin sesiyle son kez odama baktım. Belki de bu şehire olan en büyük özlemim anılarla dolu olan odam olacaktı. " Alçin seni bekliyorum."
Abimin bu defa bağırmasıyla çantamı omzuma asıp odadan çıktım. " Geldim." Diye söylendiğimde sesimde ki üzüntüye rağmen yüzüme ufak bir tebessüm kondurmayı ihmal etmemiştim.
" Sonun da gelebildin."
Abimin homurdanmasını duymama rağmen cevap verme gereği duymadım. Hızlı adımlarla evden çıkıp derin nefesler eşliğin de gözlerimi yumduğum da buna hazır olmadığımı biliyordum.
Ve sanırım hiç bir zaman olmayacaktım da.
🗝🗝🗝🗝🗝
"Seninle gelmemi istemediğine eminmisin? " diye gelen soru ile bakışlarımı abime çevirdim. "Eminim abi. " Cevabımdan memnun olmadığını çatılan kaşlarından anlamıştım.
"Dediklerimi unutma herhangi bir şey olursa, yada biri sana bir şey derse beni arıyorsun. Anladın mı? "
Başımı onaylar anlamda aşağı yukarı salladım. Abim bana her zaman fazla korumacı yaklaşırdı. Bugün de olduğu gibi.
Arabanın kapısını açıp yüzüne baktım. "Sende kendine dikkat et."
Arabadan inip tedirgin adımlar ile okula doğru ilerlerken gözlerim karşımda ki kocaman binayı buldu.
Buraya iki hafta önce kayıt yaptırmak için gelmiş olmama rağmen sınıfımın tam olarak nerede olduğunu bilmiyordum.Okulun her katını çıkarak 12. sınıfların olduğu yere geldiğim de sırtımdan soğuk terlerin aktığını hissedebiliyordum.
Tedirgin miydim?