8

169 9 0
                                    

Justin'i bir hışımla kendimden uzaklaştırken aklımdaki düşünce hala beni sarsıyordu. İliklerime kadar buz kesmiştim. Lanet olası bir fahişe olmadığımı biliyorsunuz. Justin'de biliyor. Yani hala biliyor değil mi?

Duvarın dibine çöktüm ve kafamı ellerimin arasına alıp sallanmaya başladım. Bu kaldırabileceğimden bile fazlaydı.

Gözümüze doğru tutulan fener ve "Tanrım! Nihayet. Bir şey oldu diye çok korktuk." Diye bağıran Jessica'nın sesiyle kafamı kaldırdım. Justin benden 10 adım önde duruyordu. Ellerimden destek alarak ayağı kalktım.

"Burayı dava edeceğim! Nasıl olurda bu kadar sorumsuz olabilirler? Justini ve .." durdu ve bir saniye için bana baktı. Ağladığımı görünce kaşlarını kaldırdı.

"Herneyse burayı dava edeceğim." Diye devam etti.

Jessica'nın arkasında beliren Harry hızla yanıma koştu. Ağladığımı görünce Justin'e döndü ve kollarından tuttu.

"Ona bir şey yapmadın değil mi seni lanet olası?"

Justin gayet rahattı. Ama atladığı bir nokta vardı. Az önce bana seni seviyorum demişti ve yine Jessica'nın kollarına atmıştı kendini değil mi?

"Saçmalamayı kes Harry." Dedim ona sarılarak.

"Sende ağlamayı kes ne olursun." Diye fısıldadı beni kollarının arasına hapsederken. Usulca kafamı salladım.

Paparazziler tabi ki bu olayı kaçırmamış ve karnavalın etrafında toplanmıştı. Harry kapımı açtı ve binmem için beni bekledi.

"Eve gitmek istemiyorum." Dedim ona dönerek. Arabanın önünden dolanıp kapıyı açtı.

"O zaman başka yere gideriz."

Arabaya bindi ve çalıştırdı. Biri bana Justin konusunda yardım edebilir mi lütfen? Beni anlayabilen birisi?

"Telefonun çalıyor."

"Barbara sana diyorum telefonun çalıyor."

Kolumun biri tarafından sarsılmasıyla kafamı salladım ve ona döndüm.

"Tanrım Barbara,telefonun çalıyor diyorum."

Elimi çantama uzatıp telefonumu çıkardım ve ısrarla çalmakta olan telefona cevap veremeden arama kesildi. Kimin aradığına bakarken telefonuma mesaj geldi.

"Barbara buna inanamayacaksın ama parakendeci Limited Brands'ın bir parçası olan ve kadın iç çamaşırı üzerine kurulmuş olan VS pink defilesine çıkman isteniyor. Vucüt ve boy ölçümlerin üzerine en kısa zamanda randevu ayarlamaya çalışıyoruz. Bize lazım olan tek şey onayın?  -Scooter."

Aman.Tanrım.Biri.Nefes.Almama.Yardım.Etsin.

"Kötü bir haber mi var?"

Sırıttım.

"İyi bir haber mi var?"

Kafamı salladım.

"Barb." Dedi sakince. "Eğer benimle sessiz sinema oynamak istersen söylemen yeterli." Diye devam etti.

"Harry,hayatım,bil bakalım kimin sevgilisi Victoria's Secret defilesinde manken olmak için çağırılıyor?"

"Kimin?"

Kaşlarımı kaldırdım ve ona baktım. Gözlerini aniden irileştirdi ve aynı zamanda ağzını kocaman açtı.

"Buna inanamıyorum. Tanrım,ciddi misin sen?"

Bu haline gülmeden edemedim.Scooter'a olumlu mesaj gönderdim. Yani kim manken olmak istemezdi ki?

"Fikrimi değiştirdim. Eve gitmek istiyorum." Diye homurdandım. Aklıma Adriana Lima,Candice Swanepoel, Alessandra Ambrosio,Cara Delevingne gelince oraya gitmekten vazgeçmiştim. Hem beni nasıl keşfetmişlerdi? Nerede görmüşlerdi? Yani ben.. Tamam Justin ve Harry ile boy boy fotoğraflarımın olduğunu hatırlayınca kendimi susturma ihtiyacı hissettim.

İNTİKAM (fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin