Biz Nerden Düştük Bu Cennete BTS

Biz Değil Sen Kalacaksın...

Su:
- Öyle ama insan hemen unutamıyor.

- Haklısın benimde başıma 3 ay önce böyle birşey geldi. Unuttum mu? Yani.

Su:
- Anlatmak istersen anlatabilirsin. Çok iyi bir dinleyici olduğum söylenir.

- Peki. Biz çok mutluyduk onunla ama bir anda beni terketip gitti. Biz onunla ciddi düşünüyorduk. Ama beni benim onu sevdiğim gibi sevmiyormuş beni. Kısaca böyle.

Su:
- sakıncası yoksa resmini gösterir misin? Yani hala duruyorsa.

- Gerçekten göstermek isterdim ama ayrıldıktan sonra hepsini sildim.

Su:
- Neyse boşver bi önemi yoktu zaten.

Dedikten sonra o da sustu, bende sustum. Böyle sessizce giderken eve geldik. Asansöre binip en üst kata bastım. Asansör ineceğim kata gelince kapı açıldı ve asansörden indik. Kapının önüne gelince anahtarla kapıyı açıp girdik.

- BİZ GELDİKKKKKK.

Diye bağırdım ve diğerlerini yanına geçtik.

Nisa:
- Kızım sen nereye kayboldun ne kadar merak ettik biliyo musun? Telefonlarımıza da bakmıyorsun... Neyse ki Jungkook peşinden geldi de bize haber verdi.

Su:
- Yane kızıyorsun unnie telefonumun şarjı bitti... Ha o  konuyu da sizle konuşacağım siz merak etmeyin.

Rüya:
- Hangi konuyu?

Su:
- Konuşunca görürsünüz.

Jin:
- Neyse ne konuşacaksanız sonra konuşursunuz. Ben çok acıktım. Hadi birşey yiyelim.

- Tamam hyung al ramenleri yap yiyelim.
Diyip poşeti ona uzattım. O da poşeti alıp mutfağa gitti. 20 dakika sonra elinde tepsiyle geldi. Herkese ramenleri uzatıp yerine oturdu.

Herkes ramenlerin yedikten sonra sohbet etmeye başladık.

Jimin hyung aklımı okumuş gibi söze atladı.

Jimin:
- Eeee siz Kore'ye neden geldiniz.

Pelin:
- Şey aslında biz bi grup kurmak istiyoruz. O yüzden Kore'ye geldik.

J-hope:
- Sesleriniz güzeldir o zaman.

Güneş:
- Sizinkiler kadar güzel değil ama iyi gibi yani.

- O zaman bi şarkı söyleyin. Mesela bizim I need u şarkımızı söyleyin.

Su:
- Tamam o zaman.

Diyip söyleyemeye başladılar. Sesleri çok güzeldi. Hepimizin ağzı açık kaldı resmen.

Rap mon:
- Sesleriniz cidden çok güzel.

Eylül:
- Teşekkür ederiz.

Suga:
- Hiç ses eğitimi aldınız mı? 

Kumsal:
- Hayır almadık.

Böyle sohbet ederken saat baya ilerlemiş.

Rüya:
- Biz artık gidelim.

Jin:
- Nerde kalacaksınız?

Su:
- Bi arkadaşımızın evinde kalacaktık.  Şimdi ona konum atıp bizi almasını söyliycektik.

Rap mon:
- Saat çok geç oldu. Bence burda kalın boş odalarımız var.

Güneş:
- Yok biz size rahatsızlık vermeyelim.

V:
- Ne rahatsızlığı... Lütfen bizi kırmayın.

Kızlar birbirine bakıp bize döndüler.

Nisa:
- Tamam peki burda kalalım.

Tamam burda kalacaklarda bizim evde 7 oda var.

- İyi tamamda bir sorun var hyung.

Rap mon:
- Ne sorunu kook.

- E bizim evde 7 oda var. Sen J-hope hyungla, jimin hyung tae hyungla, jin hyung da suga hyungla kalıyor. Ben yalnız kalıyorum. Böylece 3 oda boş ve her odada 2 yatak var.

V:
- Eeee

- Eeee si kızlar 7 kişi ve bi kişi boşta kalıyor.

Suga:
- Oğlum senin odanda da bir yatak varya.

Su:
- Ne yani birimiz jungkook la mı kalacak?

Diyince Su bütün kızlar ona baktı.

Kumsal:
- Biz değil sen kalacaksın.

Su:
- NE. Hayır ya istemiyorum. Çok istiyorsan sen kal.

Kumsal:
- Kızım sen bizim en küçüğümüz değil misin?

Su evet anlamında kafasını salladı.

Kumsal:
- Eee o zaman sen kalacaksın.

Su:
- Offf ya lanet olsun tamam.

Diyip kızlara ölümcül bir bakış attı.

Rap mon:
- Tamam karar verdiğinize göre herkes odasına dağıla bilir.

Herkes tamam diyip odasına dağıldı. Biz Suyla odaya girdik. Su çok sinirli gözüküyordu.

Su'yun ağzından:
Rap monster herkes odasına dağılsın dedimi bizde Jungkookla odamıza(!) gittik. Odaya girdiğimde resmen şok oldum. Çünkü odası çok güzeldi.

Arkadaşlar biliyorum bu bölüm biraz geç geldi. Ama arkadaşlar Trabzon da yaşadığım için fındık mevsimi geldi o yüzden vakit bula bildiğim zamanlar yazabildim. Bu bölüm geç geldiği için özür dilerim. Sizi seviyorum.😙🤗