Cem evin önüne gelince emirin kapıda olduğunu farkettik.
Ben arabadan inip Cem'e el sallayıp emirin yanına geldim Cem'de gitti.
"Noldu? Neden kapının önündesin eve girsene" dedim.
"Buravoo ben hiç bir şekilde eve girmeyi Akkıl edememiştim" dedi. Mal lan bu çocuk.
"Mal bana adam akıllı cevap ver!" Dedim
"Annem ve babam evde değil özürlü" dedi.
"Sensin özürlü! Niye aramayı akkıl edemedin" dedim.
"Telefonumu evde unutmuşumda ondan" dedi
"Zaten bizde sana telefonu evde unut diye verdik" dedim. Ve sonra telefonumu çıkarttım.
Telefon rehberine girip annem e bastım.
Annem açınca
"Alo anne nerdesiniz biz dışarda kaldık" dedim
"Ah kızım ya anahtar sepete biz şuan izmire gitmek zorunda kaldık bi yakınımız ama sizin tanımadığınız birisi vefat etmiş onun cenazesine gidiyoruz iki güne döneriz" dedi
"Tamam anne kendinize iyi bakın yarın görüşürüz" dedim ve kapattım.
"Özürlü çocuğum neden sepete bakmıyorusun?" Dedim.
"Aaaa onu unutmuşum." Dedi. Hemen sepeti eline aldı ve içindeki anahtarı alıp kapıyı açtı.
Emir eve yürüyerek girdi ben seke seke girdim.
Ne beklersin ki 'ablacım yardım istermisin' demesinimi. Özürlü işte.
Acıktığım için mutfağa girdim. Ocakta yemek olduğunu görünce hemen seke seke yanına gittim ve yemeğin ne olduğuna baktım. Pilav ve kuru fasulye. Ben ve Emir sevdiğimiz için yapmış olmalıydı annem.
"Emirrrrr" diye bağırdım
"Ne varrrrrrr" dedi
"Yemek yermisin" dedim
"Ne var yemekte" dedi. Evet evet yine kötü abla cevabımı verdim
"Gel kendin bak" dedim. Emir bu cevaba çok sinir olduğu için sinirli şekilde yanıma geldi ve yemeye baktı.
"Yerim" dedi ve içeri girdi.
Hava sıcak olduğu için masayı bahçeye kurdum. Tabi tek ayakla ne kadar zor olsada kurdum. Yemekleride ısıttıktan sonra emiri çağırdım ve masaya oturduk.
"Emir okulun nasıldı?" dedim.
"İyiydi senin ki?" Dedi
"Benimkimi? Yani bilmiyorum" dedim
"Kötümü? İyimi?"dedi
"Kötüde iyide" dedim. Sonra güldüm Emir ise sadece bıkmış şekilde of çekti.
Yemekler bitince Emir kendi tabağını ben kendi tabağımı mutfağa götürdüm. Sonra masayı topladım. Ve kendimi emirin yanına yani televizyonun karşısına attım.
Emir hiç bana bakmadan "ayağına ne oldu" dedi
"Bi salağın teki çelme taktı" dedim
"İyi yapmış" dedi ve sonradan "ben odama çıkıyorum iyi geceler" dedi. Bak bak iyi yapmış salağa bak yaaa. Neyin kafasını yaşıyor anlamıyorum. O yukarı çıkarken bende etrafa bakındım. Ve sonra burda hiç birşey yapmıcam mi anlayınca odama çıktım. Kullaklığımı alıp balkona çıktım. Kulaklığımı telefona taktım ve en sevdiğim şarkılardan Edis çok çok müziğini açıp balkonda Telefonumu mikrofon gibi yapıp söyleme başladım. Ben böyle yapmıyı seviyorum yani şarkı söylemeyi sonra şarkı çalarken mal mal haraketler yapmayı çok seviyorum bence sizde deneyin.
Yanına yanına al beni yanına
yakışırız ama çok çok
yanına yanına al beni yanına (şarkı sözlerinden bazıları)
Derken ayağa kalkıp dans etmeye başladım.
Yorulduğumu anlayınca odama geçtim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.Telefonumun sesini duyunca elime aldım ve
"Alooo ne var lan ne arıyon. Hişt sana diyorum" dedim. Telefonun ekranına baktığımda alarmın olduğunu anlayınca. Alarma küfür ederek lavaboya gittim rutin işlerimi hallettim ayağım iyileştiği için sargı bezini çıkardım. Dün okul kıyafetimi alamadığımdan yine serbest giyindim.
Turuncu bir kazak altına siyah kot pantolon ve ayakabbı olarakta spor ayakabıllarımdan
giyindim.
Dudağıma parltıcımı sürdüm saçımı taradım ve tepeden topladım.
Hazır olunca emire bakmaya gittim. Emir benden geç gittiği için okula o daha rahatı. Emire baktığımda uyuyordu
"Emir uyan ben gidiyorum.. emirrrrrrrrrrr. Emirrrr" dedim hala uyanmayınca. Yatağın yanındaki sürayiyi başından aşağı döktüm. İlk bi küfür ederek kalktı ve sonra ne olduğunu anlayınca beni kovalamaya başladı bende hemen dışarı çıktım. Cem ve irem yine kapının önündeyi. Onların yanına nefes nefese vardım.
"Noldu neden nefes nefesesin?" Dedi irem
"Sorma ya. Annem ve babam izmire gitmiş bi tanımadığımız yakınımız vefat etmiş onun için emirle evde tek kalınca işte böyle oluyor" dedim.
"Aaaa güzelim bugün benimde annemler izmire gidiyormuş galiba aynı şey için ondan dolayı bende sizde kalacakmışım" dedi Cem.
Buna sevinmelimiydim? Üzülmelimiydim? Hiç bilmiyordum. Çünkü Cem ve Emir beni kışkırtıp bir olup beni dövüyorlar.
"Bak gel kal. Kapımız açık ama emirle bir olup beni döverseniz sizi evden kovarım" dedim. Cem ve irem güldü ve arabaya bindik.
Ben koşarak arkaya bindim. İrem'de gözlerini devirerek öne bindi yaşasın iyilik.
Okula geldiğimizde herkes bize bakıyordu. Neden bakıyorlar? Diye düşünürken Yen'i öğrenci olduğumuz aklıma geldi.
Önümüze Berk ve yanındaki adını bilmediğim kız çıktı. Kız bana bakıp sinir edici gülüşünü yolluyordu. Kızı umursamadan İrem'le sınıfa çıkmaya başladık.
"Kanka neden bu kız sana gülüyor" dedi irem
"Dün Ben onu döverken Berk beni ittirdi kızı sınıftan çıkardıda ondan" dedim
"Oha bak ya bana anlatmıyorsun" dedi
"Vallah unutmuşum yoksa neden anlatmayayim" dedim. Sonra İrem'e sarıldım. İrem'de bana sarıldı ve sınıfa girdik ben dünkü yerim yani Furkan'ın yanına oturdum İrem'de Cem'le oturduğu yere oturdu ve zil çaldı zaten.
Herkes sınıfa girmeye başlamıştı Furkan da sınıfa girince yanıma oturdu.
"Günaydın" dedi
"Günaydın" dedim
Hoca gelince ikimizde sustuk.
Artık zil çalsın diye dua ederken zil çaldı. Cem ben Berk ve irem kantine indik Cem hepimize kola aldı
"Cemmm. Bana çikolata sözün vardı" dedim
Cem güldü ve 2 tane çikolatamı almaya gitti.
"Eeeeee.selen" dedi Berk. Berke döndüm ve diceği şeyi bekledim.
"Ben." Dedi
"Sen?" Dedim soru sorar şekilde
"Ben özür dilerim dün seni ittiğim için" dedi
"Tamam" dedim. evet sadece tamam dedim çünkü o da bana sevdiği kız bana çelme taktığını söyleyince sadece tamam demişti.
İrem şok olmuş şekilde bize bakıyordu.
"Dünyadan İrem'e. Dünyadan İrem'e" dedim
"He" dedi
"Hiç. Dalmıştında öyle" dedim. İrem birden gülmeye başlayınca bende gülmeye başladım.
Cem gelince hemen Cem'e döndüm sonuçta elinde çikolata vardı. çikolatalarımı verince "teşekkürler" dedim ve birtanesini İrem'e verdim.
Zil çaldığı an kalktık ve sınıflara geçtik.
Ben yerime geçtim. Furkan'a baktığımda ders çalışıyordu. Bi an şaşırdım ve öyle kaldım ben. Furkan'ı ders çalışmayan birisi sanmıştım.
"Noldu?" Dedi Furkan.
"Don'a kaldım" dedim
"Atlettemi bitmiş" dedi Furkan. Iyyyyy bu. Bu espirimiydi. Yüzümü ekşittim ve
"İğrençsin" dedim. Furkan kahkaha atmaya başlayınca bende gülmeye başladım. Birisi tarafından izlendiğimi hissedince sınıfa göz gezdirdim. Berk bize kızgın şekilde bakıyordu. Neden acaba? Aman banane be. Dedim kendi kendime ve hocanın girmesiyle önüme döndüm.
Zil çalmasına 10 dakika kala kapı çaldı ve
"Hocam dersinizi böldüğüm için özür dilerim müdür Selen'i çağırıyor" dedi. Ben mi? Ben ne alaka ya?.
Kalktım ve kapıya doğru yürümeye başladım Cem'e ve İrem'e baktığımda soran bakışlarını bana atıyorlardı bende bişey bilmediğimden dolayı müdürün odasına Doğru gittim.
Kapıyı çalıp girdim ve girdiğimde şok oldum neydi bu şimdi? Bu kız napmaya çalışıyordu?
Müdürün karşısındaki koltukta bir adet dövülmüş Meltem oturuyordu.
Derin bir nefes aldım ve
"efendim hocam" dedim
"Kızım Selen. arkadaşını ne hale getirmişsin" dedi müdür.
İlk bi Meltem'e baktım sonra
"Hocam kim yaptı bilmiyorum ama iyi yapmış" dedim. Müdür derin bir nefes aldı ve
"Sen yapmışsın?" Dedi soru sorar şekilde.
"Ne zaman?. Hocam acaba ben uyur gezer filan mıyım acaba uyurken mi yaptım? Çünkü ben bu kızı bugün hiç görmedimde dün sadece gördüm o da bana çelme takarken" dedim
"Yani sen yapamdın" dedi.
"Evet hocam ben yapmadım ya kendi kendine yaptı yada birilerine kendini dövdürtü tabi deli değilse. Hatta benim şahitlerim bile var bugün hep onların yanındaydım" dedim
"Tamam selencim sen çık" dedi hoca
"Hocam sorun olmazsa ben bugün okuldan erken çıkabilirmiyim. Biraz kendimi iyi hissetmiyorumda" dedim. Hoca olumlu anlamda kafasını salladı ve sonra 2 tane izin kağıdı verdi
1. Kağıt sınıf için
2. Kağıt güvenlik için. Sınıf kapısını çaldım ve kağıdı hocaya uzattım o da çıkabilirsin işareti yapınca çantamı toplamaya sıraya gittim
"İyimisin?" Dedi Furkan.
"İyiyim. Teşekürederim" dedim ve çantamı alıp kapıya doğru yürümeye başladım kapı açıldı Meltem girmişti sınıfa hemen omuzuna çarptım ve kapı kapanmadan sınıftan çıktım.
Arkamdan kapı açılınca yanıma koşan bir adet Cem gördüm.
"Noldu? Müdür neden seni çağırmış?" dedi
"Hani içeri giren dövülmüş bir Meltem varya onu ben dövmüşüm meğersem" dedim
Cem sinirlendi ve "müdür ne dedi" dedi
"Hiç benim doğru söylediğimi anlayınca hiç bişey demedi" dedim ve sonra "belki ben eve geç gelebilirim anahtar sepete" dedim ve arkamı dönüp yürümeye başladım.
Okul kıyafeti almaya çarşıya gittim.
Bir okul kıyafeti satan mağazaya girdim ve okul kıyafetimizi görünce aldım ve çıktım mağazadan.
Mağazadan çıkar çıkmaz arkama saklanan çocukla arkama döndüm. Çocuk çok tatlıydı.
Çocuğun boyuna yetişmek için eğildim ve
"Söyle bakalım yakışıklı arkamda ne işin var?" Dedim.
"Aybla yaa beyn annem ve babamı ayıyoyum kaç güyden beyi geymediyler beni aymaya" dedi
"Arda napıyorsun burda?" Arkamdaki ince sesli bayana döndüm ve
"Merhaba hanım efendi! Arda benim arkama saklanmışta galiba sizden kaçıyordu fakat banada annem ve babamı arıyorum kaç günden beri beni almaya gelmediler dedi. Annesi ve babası nerde?" Dedim. Kadının gözleri dolmaya başladı.
"Annesi ve babası vefat etti" dedi. Benimde gözlerim dolmaya başlamıştı.
Arda'ya döndüm ve "arda biraz gezmek istermisin hatta bugün bizde kal" dedim
Arda sevinç içinde kafasını salladı.
Arkamdaki hanımefendiye döndüm ve
"Lütfen kabul edin hatta ben size numaramı veriyim her dakika arayın lütfen yarın okula gitmeden Ardayı size bırakayim" dedim.
Adını bilmediğim hanımefendi ilk kabul etmesede sonra Arda'ya baktı ve tamam manasında kafasını salladı. Kadına numaramı verdim ve Arda'nın ellini tuttum ve çarşıda gezemeye başladık. Arda'nın istediği mağazalara girip alışveriş yaptık o bana kıyafet beğendi ben giyindim aldım. Ben kıyafet beğendim arda giyindi aldım.
Mağazalarda işimiz bitince oyuncakcıya girdik.
Arda'ya istediği bütün oyuncakları aldım ve taksiye binip bizim sitenin önünde indik.
Bizim evin önüne gelince eve poşetleri bıraktık ve sitenin parkına gittik.
Arda'yı salıncağa bindirdim. Salladım. Kaydıraktan kaydırdım ve yorulduğumuzu anlayınca bankalara oturduk.
Banka başka birisinin oturduğunu anlayınca. Arda'nın yanına baktım. Banka oturan kişi berkti.
Arda "şijde (sizde) kimşiniz?" Dedi
Berk güldü ve "ben yanındaki ablanın arkadaşıyım" dedi
Arda bana baktı ve sonra berke döndü
"Şen şelen abayı şeviyoymusun?" Dedi arda.
Beni birden öksürük krizi tutu. Berk yine gülmeye başladı
"Evet arkadaş olarak seviyorum" dedi. Bi an içimde çok kötü şeyler oluştu ama umursamamaya çalışarak. Arda'yı elinden tuttum ve kaldırdım.
"Arda. Eve gidelim mi? Ordada arkadaşlar var" dedim
"Ama Şelen abla ben bu abiyi çok şevdim" dedi Arda.
"Tamam oda bizle gelsin" dedim. Berke kaş göz işareti yaparak. Arda sevinerek berke döndü ve
"Şende bişle gel" dedi
"Tamam gelirim yeter ki sen iste" dedi Berk ve eve doğru gitmeye başladık.
Kapıyı çalınca Cem açtı şaşkınca ilk berke sonra Arda'ya baktı.
"Ooo hoş geldiniz" dedi ve Dizini bükerek ardayla boyunu eşit yaptı ve
"Selam yakışıklı ben Cem" dedi
"Şelam ben ayda" dedi
Sonra eve geçtik emirle arda da tanışınca. Cem beni mutfağa çekti
"Çocuk kim?" Dedi
"Ya ben çarşıdayken arkama saklandı annesini ve babasını arıyormuş sonra bi kadın geldi ve annesinin babasının vefat ettiğini söyledi bende Arda'yı bugünlük bize getirdim" dedim
"İyi yapmışssın. Ya ben çok açım bişey yapsana" dedi.
"Oh paşam" dedim. Arda mutfağa koşarak girince arkasından Emir ve Berk birden "biz çok açız" dediler. Hepsine gözlerimi devirdim ve Arda'ya baktım "sen çok acıktıysan tabikide yemek yaparım. Makarna yapayim mi?" Dedim.
İlk arda evet manasında kafasını saladı sonra Emir sonra Cem ve en son Berk sallayınca
Cem'e döndüm ve
"İrem'i arasana o da gelsin" dedim. Cem tamam manasında kafasını salladı ve içeri geçti. Emire
"sende ardayla Yen'i aldığımız oyuncaklarla oyna" dedim ve ikisini içeri yolladım.
Berke "eeee sende git Cem'in yanına Ya da bilmiyorum" dedim.
"Sana bişey sorucam" dedi Berk
"Efendim" dedim
"Bugün neden müdür seni çağırdı?" Dedi
"Ben Meltem'i dövmüşüm işte ondan. ama sonra benim haklı olduğumu anlayınca bişey demedi" dedim
"Peki Meltem'i kim dövmüş?" Dedi
"Niye soruyorsun öğrenince o dövdüğü kişiyi dövücekmisin?" Dedim
"Ne alaka? Kıskandın mı?" Dedi
"Ne alaka? Kıskanmadım" dedim ve zil çaldı. Zafer kazanmışcasına güldüm.
Kapıyı açmaya gittim. İrem gelmişti. Sarıldık ve İrem'in içerdekilerine selam vermesini bekledim. İrem Arda'yı fark edince
"Selam yakışıklı" dedi
"Selam güjellik" diye karşılık verdi Arda. Bak bak küçük sinsiye bak gördü tabi güzeli dedim kendi kendime. Gözlerim Cem'e kaydı. Kıskanmıştı İrem'i küçük çocuktan kıskanmıştı.
Kendi kendime güldüm ve
"Hadi irem herkes acıkmış. Makarna yapalım" dedim.
İrem olumlu anlamda kafasını sallayınca mutfağa doğru yürüdük malzemeleri çıkardık. Makarna hazır olunca yine bahçede masayı kurduk ve herkes masaya oturdu.
"Arda aşkım sen kendin yiyebilicekmisin?" Dedim
"Evet Şelen abla yeyim" dedi
"Tamam o zaman herkese afiyet olsun" dedim ve herkes başladı yemeğe.
Yemekler bitince sofrayı topladık. Biraz oturduk ve ardayla oyun oynadıktan sonra herkes evlere dağıldı yani Berk ve irem evlerine gitmek zorunda kaldı İrem'i annesi çağırdı berki ise bilmiyorum neden gitti.
"Arda benim çok uykum geldi hadi gel odaya çıkalım banyo yapalım ve uyuyakalın" dedim
"Ama şelen abya biz şimdi uyuysak yayın ben gidicem sizi hiç göyemicem ki" dedi
"Hiç öyle şey olur mu yakışıklı biz her zaman seni ziyarete gelicez hediyeler alıcaz çikolatalar pastalar alıcaz. Merak etme sen" dedi Cem
"Hatta biz bazen seni alır luna parka götürürüz" dedi Emir. Bende olumlu anlamda kafamı sallayınca arda sevinçle Emir ve Cem'e sarıldı.
Sonra yanıma gelip ellimi tuttu yukarı çıktık. Arda'ya bugün aldıklarımızın arasından pijama çıkardım. Pijamayı yatağın üstüne koydum ve Arda'yı banyoya soktum.
"Şelen abla ben kız şampiyonuyla (şampuan₺ yıkanmak iştemiyoyum!" Dedi arda
"Tamam o zaman bizde emirin şapiyonuyla yıkanırız" dedim. Arda Sevinç'le ellerini çırptı.
"Emir" diye bağırdım
"Noldu" dedi Emir odama gelerek.
"Arda kız şampuanıyla yıkanmak istemiyormuş sen kendi şampuanını getirsene" dedim
Emir olumlu anlamda kafasını salladı ve odamdan çıktı. Sonra elinde şampuanla geri döndü.
Temizce Arda'yı yıkayıp. Banyodan çıkardım.
Pijamalarını giydirip yatağa yatırdım.
"İyi gejeler şelen abla" dedi
"İyi geceler" dedim ve bende yanına yattım. Arda hemen uyumuştu bende kendimi yine uykunun kollarına bıraktım.Selam bölüm nasıl olmuş?
Biraz kısa olmuş olabilir k.b daha uzun yazmaya çalışıcam.
Lütfen vote ve yorum atmayı unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umutsuz vaka
ChickLitUçaktan indiğimizde sanki burda herşey değişecek gibime gelmişti Hiç umadığım hiç sanmadığım birine aşık olmak nerde? Nasıl? Ne zaman? Olduğunu bilmeden aşık olmak.