BTS ve HAYALLER

Amerikada Eğitim

Evet artık hayalimin ne olduğunu biliyordum.bu video an sonra bize bir sürü teklif gelmişti her ülkeden.Benim içimde amerikaya gitmek vardı ama ilaydanın içinde koreye gitmek vardı evet ilayda bir korecan.Sonunda amerika kararını almıştık.ilayda bu konuda memnun değildi.Babasının isteği üzerine amerikaya gidiyordu.babası amerikada daha iyi bir eğitim alacağını düşünüyordu.Bu yüzden amerikaya gidiyorduk.Aslında benim annemle babam koreye gitmemi istemiyordu.Koreye gitmemin onlara ne sakıncası vardı anlayamıyorum.ama neyse ailem her zaman benim iyiliğimi düşünürdü o yüzden sorun yoktu.artık türkiyedeki son 2 haftamızdı.Tabiki gidene kadar okulda devamsızlık yapmayacaktık.ertesi gün okul için hazırlandık.Bu sefer okula yürüyerek gitmeyi tercih ettik.Sakin sakin yürürken birden etrafımızı insanlar sardı bizi gören yanımıza gelip imza istiyordu.Biz tabi alışık değildik bu ilgiye bizim daha imzamız bile yoktu bir anda etrafımı korumalar sardı ve arabaya bindirdi arabada ilaydanın babası vardı.Bizi okula bıraktı.

İlaydanın b:kızlar dikkatli olun artık bu ilgiye alışın siz artık ünlüsünüz

Bu habere sevinsek mi üzülsek mi bilemedik neyse okula girdik okulun kapısından girdiğim an elinde bir sürü gülle yanımıza gelen insanlar vardı üstelik sadece erkek yoktu aralarında kızlar da vardı ben ilaydaya

Ben:ben hayatımda böyle ilgi görmedim bune ya ama güzel bişey

İlayda:kanka bence hemen sıvışalim

Ben:evet evet iyi olur

Biz oradan kaçtıktan sonra sınıfa geldik sınıftada değişen birşey yoktu artık ilgiden kusasım gelmişti sınıfta bağırarak

Ben:arkadaşlar bana böyle davranmayın eskisi gibi beni takmayın sadece ders notlarımı almak için benle konuşun bende hiçbirşey değişmedi 2 hafta sonra gidiyorum lütfen iyi anlaşalım

Ben bunları dedikten sonra herkez yerine oturdu ve bişeylerle uğraşmaya başladı tek kişi dışında hani şu benim hoşlandığım çocuk artık ondan hoşlanmıyordum.anlamıştım onun bana çalışkan olduğum için yanaştığını artık onu pek fazla takmıyordum bu arada adı kerem

Kerem:naber (elinde bir demek gülü uzatarak).benimle çıkarmısın.

Ben:üzgünüm iki hafta sonra gidiyorum gitmesem bile bu teklifini kabul etmezdim kısacası seni reddetiyorum

Normalde bu kadar kaba olmazdım ama sinirlenmiştim ünlü oldum diye bana.çıkma teklifi ettiğine adım gibi emindim.onu görmezden gelip sırama oturdum ve herzamanki gibi derslerime çalışmaya başladım.

2 hafta sonra;

herkezle vedalaşıp uçağa bindik.ilk gelen bizdik.hiç kimse yoktu
biz yerimize oturduk.İnsanlar yavaş yavaş gelmeye başladı.Herkez imza almak için yanımıza geliyordu bizde sonunda bir imza bulmuştuk.herkeze imzasını verdik son bir kişi kalmıştı.Ona da imza verecektim ki "siz korelimisiniz"dedi.bende hayır türküm dedim sanırım bi korecandı.Ama beni nasıl koreliye benzetebildiki.evet biz 9 yaşında iki çocuk fazla özgürüz değil mi istediğimiz herşeyi yapıyoruz
Sonunda gelmiştik işte amerika 9 yaşında amerikadaysam kim bilir on yıl sonra nerede olcam
Evet uçaktan indik bizi bazı korumalar karşıladı evimize götürdü evimiz çok abartılıydı ama ilayda abartıyı seven bi insandı.evimizde iki tane bakıcı vardi güya çocuğuz ya 2 şoför 2 hizmetçi ve 10 koruma vardı.hepsi türktü.ha bide aşcımız var ahmet amca doğrusu ilaydayla ikimiz en çok onu sevmiştik.Çok yoğunduk dinlenecek vaktimiz yoktu.artık okula gidemezdik oyüzden özel ders alıp sınıf atlıyorduk.sabah7 den 3 e kadar okul 3 ten 6ya kadar dans dersimiz 6 dan 8 e kadar ses dersimiz 8den 9 a kadar da dil dersimiz vardı.9 dan sonra serbesttik 11 yatmamız şartıyla.ben le ilayda dil dersinde korece öğreniyorduk.rutinimiz böyleydi.hatta bazen 9 dan sonra söz yazarlığı dersi bile vardı.yemek yemeye bile vaktimiz kısılıydı.yılda bir türkiyeyi ziyaret ediyorduk.bende büyük bir gelişme vardı artık bir korecandım eğitimimi tamamlar tamamlamaz korede muzizyenliğe başlıcaktım.

Bu bölüm kısa oldu daha uzun yazmaya çalışacağım:O