birini sevdiğinizde,
ne kadar beklerseniz bekleyin,
geçen zamanın, saatlerin, saniyelerin
ve hatta saliselerin bile bir önemi kalmıyormuş.
çünkü içinizdeki umut,
hiç sönmüyormuş beklerken,
öğrendim.
sevdiğinizde hava durumu da hiç önemli olmuyormuş mesela,
şehrin yağmurunda sırılsıklam olup,
güneşinin altında bayılana dek onu bekleseniz de,
bir önemi olmuyormuş.
sonunda onu gördüğünüzde,
cennetteymiş gibi bir his yayılıyormuş içinize.
kalbiniz tekrar atmayı öğreniyormuş.
bunları seni beklerken öğrendim.
daha sadece bir kaç saat oldu tekrar merdivenlere oturalı,
büyük ihtimal kar bile yağsa, burada donarak ölecek bile olsam,
seni beklerken hava durumunun bir önemi yok, seni her koşulda beklerim.
büyük ihtimal seni beklerken öleceğim.