•°•Eksikler•°•

yeniden dönüş♧

-DUMAN YÜREK-

Hatırlatma....
BERKE ESKIŞEHIR E GELMİŞ...

Derler ya "geçmişini asla bırakmazsin"
Inanmazdim böyle diyenlere.

Ne zaman biri yanım da böyle birşey dese hadi ordan lan insan istese herşeyi yapar rest çeker geçmişe derdim.
Ama şimdi anlıyorum siz ne kadar geçmişi bırakıp başka şehire hatta ülkeye dahi gitseniz geçmiş asla sizi bırakmıyor...

Siz tam herşey yolunda oh rahat ederim, unuttum artık eskileri, bir daha dönmem oraya... gibi şeyler söyleşimizde geçmiş asla sizi bırakmıyor...
Tam yeni yola girdim dediğiniz anda geliyor yine o pis elleriyle hayatınıza dalıyor...

Benim hayatım toz pembe değil... bembeyaz hiç değil...
Ben hayatımı karartanlari terk ederek kendime yeni hayat kurmaya çalıştım....
Benim hayatımda her renk var.
Umuduyla mavi,
Huzuruyla yeşil,
Neşesiyle turuncu,
Şekeriyle pembe,
Ateşiyle kırmızı,
Saflığıyla beyaz,
Tüm kötülüğüne rağmen
Asilliğiyle Siyah...
Ben herşeyiyle benim...

Insanların kınayıcı bakışlarına rağmen başka şehire gitmeye karar veren ailesine terk eden bir kızım.

Çocukluğunu hiç yaşamayan, yaşayamayan...

21 Yaşında olmama rağmen nerde bir park görsem yada pamuk şeker içim gidiyor...

Hallla salancakta sallanmayı seviyorum.

Halla salancağı ne kadar hızlı sallarsan o kadar bulutlara ulaşacağımı düşünüyorum.

Halla kaydırağin kapalı yerine geçince kimsenin beni bulamayacağına inanıyorum.

Sanırım ben büyümüş gibi görünen küçük bir kız çocuğuyum...

Ben konuşmadan Neva
-hangi berke bu?
Yoksa Alesin tutulduğu çocuk mu?
Bizimkinin bu lise aşkı. Ulan şimdi anladım lan... diye sıraladikça sıraldı düşüncelerini...

-Nefes al Neva diye soylendim.
-Nefes al yoksa bir vururum bir daha nefes alamazsın.

-Ayh tamam be sustum diye söylendi sitemkar bir şekilde...

-Sen nerden duydun Eso? diye sordu benim soracak isteyipde soramadigim sorulardan birini...

Esila bende olan bakışlarını Neva ya çevirdi ve
-Nerden duyacam kızım ınstagram a konum atmış altına da;
"Eskişehir e eksikliğimi aratmayacak şekilde dönüyorum" demiş...

-Eksikliğine tükirim onun Pezevenk diye söylendim...

-Eee ne düşünüyorsun Ales? Diye sordu Neva.

-Geleceği yollarin, geldiği arabanın ve onla aynı yoldan geçen bütün arabaların fabrikası götüne girsin!

- Sakin ol Alesim ya. Gelsin geleceği varsa göreceği hayli hayli vardır... Diye söyledi Esila.

-Hem eskisi gibi değiliz artık Süper altınız diye devam etti.
Esilayi Neva..

-Kızlar öncelikle bir konuda anlaşalım erkekler duymayacak. Aramızda kalacak. O ibnenin adını anmıyoruz.
Okey? Diye sordum.

Bakışlarım ikisinin arasında dönerken. Esila sıkıntılı bir nefes verdi ve
-Bence erkeklere söylemeliyiz.

Kaşlarımı çattım bir kere de dediğimi yapın lan! Diye söylendim içimden.
Neva da Esilayi destekler şeklinde kafa salladı. Keskin bakışlarımı ikisinin arasında döndürdüm ve
-Hayır diyorum kızlar hayır anlayın ben zamanı gelince söyleyecem onlara.Simdi sizden tek isteğim beni dinleyin.

Kızlar birbiriyle bakıştıktan sonra aynı anda
Tamam. Dediler.

Ufak bir tebessüm yolladım kızlara bu bir teşekkür minnet sevgi herseydi.
Kızlar beni tanırdi.
Ne kolay kolay özür dilerim
Ne de  teşekkür ederdim.
Zaten bizim aramızda teşekkürün özür dilemenin lafı olmazdı.
-Hadi kalkın eve gidelim. Dedim çantamı toplarken.

Kızlarda benle beraber kalktılar.
Kantinden çıkıp Neva nin arabasına doğru yürüdük. Neva nin mor  Mini couperı var. Ailesinin durumu iyi olduğu için aldılar geçen sene. Neva araba sürmeyi sevmiyor küçükken kaza yaptığı için. Arabayi ya ben yada Esila kullanır. Neva arabada iken hiz yapamayız mesela. Hemen kriz geçiriyor.

Arabanın yanına geldik. Neva anahtarı bana fırlattı.
-Hadi bebek uçur bizi😉 dedi gülerek 
-Bana bak bir hiz yaparim götün  tutuşur. Beni dellendirme. Dedim bende gülerek.
Neva korkmuş bir sekilde
-Ayh vazgeçtim Eso sürsün. Diye söylendi.
-sus kız geç arabaya gidelim  bir an  önce.
Neva arkaya Esila öne benim  yanıma  oturdu.

Sesiz sedasız geçen  yolculuk benim düşünmemi tetikliyordu. Kafa dağıtmak için Kızlarla en sevdiğimiz şarkı olan
Nil Karaibrahimgil den "Seviyor sevmiyor"u açtım.

Yol boyu iğrenç sesimize rağmen bağırarak şarkıya eşlik ettik.
Oturduğumuz apartmanın önüne geldiğimizde müziğin sesini kıstım kızları indirip arabayı park etmek için otoparka sürdüm.

Oturduğumuz apartman çift daireydi. Hemen karşı komşumuz bizim erkeklerdi. Bizi yalnız başımıza bırakmamak için karşınızı tutmuşlardı.
Onların ev anahtarı bizde vardı ama bizim onlarda yoktu. Sonuçta kızız evin içinde her türlü ibneligi yapıyoruz.

Ben derin düşünceler arasında yürüken eve geldiğimi bile fark etmemiştim.
Anahtarı çıkarıp kapıyı açacak kadar üşengeç biri olduğumdan kapıyı yumruklayarak çalmaya başladım.
Esilanin  bağırarak daha doğrusu söverek  kapıyı açmaya geldiğini yaklaşan sesinden anladım.

Kapıyi açar açmaz  Ales seni pis ederim diyerek odasına yürüdü.
Sırıtarak içeri geçip yorgun bir şekilde üstünü değiştirmeden kendimi yatağa attım.

Akşam kızların hazırladığı efsane yemeğimiz makarna ve salata yemiştik.

Demledigim çaydan üçümüzede birer bardak doldurarak kızlara verdim.
Üçlü koltuğa yayılarak oturup çay sigara keyfi yapıyordum.

Kacinci çay sigara ikilisi olduğunu saymayı bırakmıştim.

Saat 23:30 u göstermekteydi. Evin sesizligini telefon sesim bozdu.

Sinirli bir şekilde söylendim.
Bu saatte hangi densiz arıyor ?