Final | Part I

1.4K 133 260
                                    

"i am not in danger
i am danger"

"i am not in dangeri am danger"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Willa 16. bölüm medyasındaki kız.*

***

Dudaklarımı hafifçe araladıktan sonra elimdeki kırmızı ruju önce alt dudağıma, sonra üst dudağıma yedirdim. İşimi bitirdikten sonra eğildiğim aynada, arkadaşım Willa'yı gördüm.

"Hey."

"Hey."

Ona kollarımı sardıktan sonra gözlerimi kapattım. Bu an sonsuza kadar sürse, gıkım çıkmazdı. Lisede, o bela dolu lisede edindiğim tek arkadaş Willa'ydı. Bir aydan beri yanımda olan ve o sürüye işkencelerini çektirmeme yardımcı olan tek kişiydi.

"Sen hala gergin misin?"

"Sen yanımda olunca hiçbir önemi kalmıyor." deyip gülümsedim. Gözlerim dolu doluydu.

"Her birini bayıltıp depoya taşıdım. Tıpkı plandaki gibi. Ayılmak üzerelerdir."

Ben kafamı salladıktan sonra Willa, gözlerini beyaz renk, dantel çiçekli desenleri ile kaplamalı, göğüs dekolteli elbisemde gezdirdi.

"Luke'un sana aldığı elbiseyi giymişsin."

"Eğer o gece gelmiş olsaydı okulun dans partisinde bunu giyecektim." dedikten sonra yutkundum. "Sonrasını biliyorsun zaten Willa, geceyi tanımadığı bir kızın evinde geçirmiş."

"Şerefsiz Luke."

Artık bunu duymaya o kadar çok alışmıştım ki, bu gözlerimin dolmasına sebep olmuyordu.

"Bu zamana kadar yardımların için çok teşekkür ederim. Senelerdir beni hiç yalnız bırakmadın."

"Bunu zevkle yaptım." Dişlerini göstererek sırıttı.

"Seni bilmemeleri gerekiyor. Yoksa seni de cezalandırırlar. Buradan toz olup, uçağına binmen için sadece 1 saatin kaldı!"

Bana bir kez daha sarıldı. Kollarını daha sıkı sarması vedayı zorlaştırıyordu. Vedalardan oldum olası nefret etmiştim ve bu en zor olanıydı.

"Seni seviyorum."

"Ben de seni seviyorum Willa Fitzgerald. Kendine iyi bak."

Willa odadan çıkınca ellerimi aynalı masaya koydum ve derince nefes aldım. 1.57 boyumu göz önünde bulundurursak, kesinlikle boyumu aşan şeyler peşindeydim.

"Haydi bakalım Barbie, şunlara göster günlerini."

Topuklu ayakkabılarım zemini delercesine ses çıkarırken merdivenlerden indim ve depo girişine geldim. İçeriden birtakim sesler geliyordu. Ayılmışlardı. Kapının kulpunu çevirmemle birlikte karşılıklı iki taraftan gaz yükseldi.

the dollhouse 🍷 group textHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin