Kimim Ben? GirlxGirl

2 (1 Ay Önce)

Melike sabırlı bir şekilde kliniğinde oturmuş hocasının yönlendireceği hastayı bekliyordu. Dosya epeyce ilgisini çekmişti, zorlu ve epey uzun süreli tedavi çalışmaları onu bekliyordu. Çayına bir şeker attı ve karıştırırken kapı çaldı.

"Merhaba?"

"Deniz Güleryüz?"

"Evet benim." İç çekti.

"Oturun lütfen ben de sizi bekliyordum."

"Özel doktorum olmayı kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. Edip Bey sizi çok övdü."

"Gerçekten mi? Yüz yüzeyken sadece azarlar." Gülüştüler. "Çay içer miydiniz?"

"Şekersiz lütfen."

"Diyete ihtiyacınız olduğunu sanmıyorum."

Deniz gülümseyerek: "Hayır ben küçüklüğümden beri şekersiz içerim."

"Bu iyi bir alışkanlık." Gözlerini Deniz'den ayırdı ve hemen bir çay söyledi. Telefonu kapattıktan sonra öksürdü ve konuşmaya devam etti. "Dosyanızı inceledim ama birde sizden dinlemek istiyorum, lütfen anlatın."

Derin bir nefes aldı genç kız. "Sanırım içimde bir erkek var doktor. Onu hissedebiliyorum ama birtürlü tarif edemiyorum."

"Erkek olmak istiyor musunuz?"

"Hayır, tabi ki hayır. Dünyaya birdaha gelsem yine kadın olmak isterdim."

"Pekala devam edin."

"Bunun ne olduğunu bilmiyorum... Dolabımda erkek kıyafetleri buluyorum ve nereden geldiklerini bilmiyorum, onları atıyorum ama yerine yenileri geliyor. Sesi titremeye başladı. Tanımadığım insanlar bana selam veriyor. Çevremdekiler erkek gibi davrandığımı söyledi. Birgün başka öteki gün başka davranıyormuşum. Ağlayarak devam etti. Deli olduğumu düşünüyorlar, hepsi! Eski evimden bu yüzden taşınmak zorunda kaldım. Yine aynı şeyler olmasından korkuyorum. Hem de çok!"

"Sakin olun, ağlamayın lütfen." Çekmecesinden aldığı mendili Deniz'e uzattı.

"Teşekkür ederim."  Küçük bir kahkaha attı ve sol elini alnına götürdü. "Sanırım gerçekten deliyim."

"Kendi kendine konuşana deli diyebilirler ama biz burada kendi kendine gülenlere sinirleri bozulmuş diyoruz."

"Rahatlatma konusunda gerçekten ısrarcısınız ama kendi kendime konuştuğum da oluyor."

Doktor gülerek, kısık sesle cevap verdi: "Bunu ben de yapıyorum."

Onlar gülüşürlerken kapı çaldı, gelen çaycıydı.

"Sanırım sadece su alsam iyi olacak."

Çaycı tepsisindeki suyu masaya bıraktı, ardından doktora bakarak sordu: "Başka bir isteğiniz?" Genç doktorun başını iki yana sallamasıyla gitti. Deniz, suyu bir dikişte bitirdi.

"Başka ne gibi tuhaflıklar var?"

"Aa şey birde... Tanrım bunu anlatmaya çok utanıyorum ama geçen gün hiç tanımadığım bir kadın bana tokat attı."

"Ne gerekçeyle?"

"Onunla öpüştükten sonra hiç aramamışım. Bakın doktor, gerçekten onu öpmedim. Bana inanıyorsunuz değil mi?"

"Sen acaba..."

"Asla homofobik biri olmadım ama lezbiyen de değilim, lütfen doktor."

"Sadece emin olmak istedim." 

"Peki bana... Neyim olduğumu söyleyebilir misiniz?"

"Bakın Deniz Hanım, gözlerinizden anlıyorum ki korkuyorsunuz. Buna gerek yok, size yardım edeceğim. Sizde çoklu kişilik bozukluğu var, bu nadir görülen bir vaka ama tedavi edilebilir. Bu süreçte tek yapmanız gereken sabırlı olmak ve kendinizi salmamak."  

"Bu... bu da ne oluyor?"

"Hasta kendine birden fazla kimlik edinir ve kendini sandığı kişi gibi davranır."

Deniz anlamsız gözlerle doktora baktı.

"Bir örnek verelim. Siz şuan Deniz Güleryüz'sünüz ama beş dakika sonra kendinizi başka biri sanıp öyle davranma ihtimaliniz var. İçinizde bir erkek olabilir, kadın olabilir, çocuk olabilir, genç, yaşlı... onlarca karakter barınıyor olabiliyor. Ve bu karakterler farklı isimlere, farklı davranışlara, zevklere hatta farklı yaşlara sahip olabilir. Sizin sevdiğiniz bir şeyden onlar nefret ediyor olabilir. Amacımız bu karakterlerin neden ve nasıl ortaya çıktığını, kaç tane olduğunu bulmak ve kişiliklerinizi birleştirmek. Onları tanımalı ve anlamalıyız ki kendilerini bize açsınlar. Bunun için de onlarla dost olmamız gerekiyor. Burada da ben devreye giriyorum."

Gözleri büyümüştü. "Bu korkunç. Onlar kendimi bildim bileli varlar."

 "Bana güvenebilirsiniz. İki gün içinde evinize taşınacağım ve benimle arkadaş olup her şeyinizi paylaşmanızı istiyorum. Böyle anlatarak biryere varamayız, kişilikler ortaya çıktığında yanınızda olmalıyım."

"Ya onlar... Size zarar verirse?" Dudaklarını ısırıyordu.

"Rahatlaa. Onlarla iyi geçinmeye çalışacağım." Gülümsedi.