Bölüm 1

767 26 10
                                    

İlk kitabımdır. Lütfen oy ve yorumlarınızı esirgemeyin..😊

  Zafer Anadolu Lisesi. Babamın sırf benden kurtulmak için gönderdiği okul. Yatılı okul olduğu için seçmişti. O'na gay olduğumu söylediğimden beri beni başından savacak yer arıyordu. 

...

Hayatım lise 1'den itibaren büyük bir değişime uğramıştı. O zamana kadar hiç sevgilim olmamıştı. Kızlarla sadece arkadaş olmuştum bu zamana kadar. Fakat sonra sıra arkadaşıma ,ki o bir erkekti, karşı bir şeyler hissetmeye başladığımı anladım. Sürekli depresif bir haldeydim. Çünkü o bir homofobikti ve ona duygularımı söylediğim anda bırakın benimle konuşmayı, bunu tüm okula yayıp beni ben olduğum için binlerce kez pişman edeceğinden korkmuştum. Babam benim bu garip davranışlarımı farketmişti ve O'na herşeyi anlatabileceğimi söyledi. Ben de anlık bir cesaretle , nerden geldiğini anlamadğım, gay olduğumu söyledim. Büyük bir şok geçirmiş olacak ki bir süre boş boş baktı bana. Beni dövmekle başlayacağını düşünmüştüm çünkü tek çocuktum ve tek oğlunun bir gay olduğunu öğrendiği için beni öldürmekle bile tehtid edeceğini düşündüm. Ama O sadece baktı bir süre. Sanırım biricik oğlu olmam durdurmuştu O'nu. Sonra söyleyeceği şeyleri toparlayıp "Erkeklere yönelebileceğini düşünüyorsan benim oğlum olmaktan da vazgeçtiğini anlıyorum ben de" dedi. Diyemedim ki bu benim seçimin değil, diyemedim böyle olmayı ben istemedim. Diyemedim işte. Sonra devam etti"Gay olduğunu düşünüyorsan sana bu düşüncelerinin ne kadar saçma olduğunu göstermek lazım. Seni yatılı okula göndereceğim. Seçimlerine karar ver"

Böylece 10.sınıfın ortasında Zafer Anadolu Lisesi'ne başlamış oldum.

Babam özensizce hazırlamış olduğum valizimi ve okul çantamı arabanın bagajına koyarak sürücü koltuğuna geçti. Ben de yanına oturdum. Yol boyunca havadaki gerginlik hiç eksik olmadı. Okulun önüne gelene kadar hiç konuşmadık. Beni yurdun önüne bıraktıktan sonra "Bir süre görüşmeyelim. Bizi arama. Annenle ben konuşurum. Tercihlerinden emin olduktan sonra konuşuruz" dedi ve arabasını tekrar çalışarak hızla oradan uzaklaştı. Gözden kaybolan kadar O'nu izledim. Sonra valizimi elime aldım ve yeni evim olan yurda yöneldim. Beni yurt başkanı olan adının Melih olduğunu öğrendiğim çocuk bana odamı gösterdi. Çift kişilik bir odaydı. Oda arkadaşımı gerçekten merak ediyordum çünkü gerçekten düzenli biri olmalıydı. Gayet sade ve güzel bir dekorasyon kullanmıştı. İki yatak iki dolap ve iki masayla birlikte sadece birkaç güzel biblo. Odaya girdiğinizde tam karşıda bir pencere okul bahçesine bakıyordu. Melih bana ders programımı verdi ve "umarım buraya alışabilirsin." dedi sessizce. Sonra,

"Düzsün, değil mi?" diye sordu.

Bir anda ayaklarım titremeye başladı. Ne yani babam söylemiş olamazdı değil mi?

"Ne?" diye sordum. 

"Heterosun değil mi?" diye soruyu yineledi.

"Neden sordun ki?" dedim.

"Oda arkadaşınla ilgili olan dedikoduları duymadın mı?"

"Nasıl yani?"

"Onun gay olduğunu söylüyorlar. En sapığından hem de okulda onun ününü bilmeyen yoktur. O yüzden uzun süredir oda arkadaşı yoktu. Hiçbir erkek onun gibi bir günahkarla aynı odada kalmak istemez."

Gözlerimin dolduğunu hissettim. Acaba babam bunun için mi buraya gönderdi beni? Bir erkek tarafından tecavüze uğramam için mi? Kendimi toparlamaya çalışarak " Tabi ki de heteroyum. Kendimi korumak gerekecek desene" dedim iğrenir bir ses tonuyla.

"Sana iyi şanslar o zaman çünkü buraya gelenler 1 haftadan sonra ağlayarak okul değiştirir." 

Yutkundum. Ne kadar kötü olabilirdi ki?

Kaçmak istercesine "En iyisi ben bugünkü derslerine gideyim."

Benim derse geç kaldığımı fark edip,

"Ah tabi kusura bakma, sen eşyalarını al"

"Tamam, teşekkürler" diyerek yurttan çıktım ve okula yöneldim. 

Sınıfım 10/k'ydi. Sınıfa girdim. Bana olan bakışları önemsemeyerek boş olan arka sıralardan birine geçtim. Öğretmen sınıfa girdi. Öğretmenden sonra biri baha sınıfa girdi. Kahverengi ve hafif dalgalı saçları , kehribar rengi gözleriyle gerçekten havalı duruyordu. Yanıma oturdu ve başını sıraya gömdü. Ben de onu umursamamaya çalışarak derse odaklandım. Öğretmen onun yattığını görünce"Selim dün gece çok yorulmuş olmalısın. Yurda bile dönmediğini duydum." dedi. Adının Selim olduğunu öğrendiğim yakışıklı kafasını kaldırdı. Yüzünde sinsi bir gülümsemeyle" evet. İlgilenmek gereken birileri vardı. Sizinle de ilgilenmemi isterseniz sizin için zaman yaratabilirim" dedi. "Erkek" olan biyoloji öğretmenine. Öğretmenin bir şey demesine fırsat bırakmadan kafasını bana dönerek yattı. Kendimi biraz cesaretlendirip gözlerine odaklandım. Kehribar gözleri gerçekten izlemeye değerdi. Bir süre bakıştık öyle. Sonra gözlerini ilk kaçıran olarak dersi dinlemeye çalıştım. 

Zil çalınca hiçbir şey demeden çantasını alıp sınıftan çıkmıştı, arkasından bakanları önemsemeyerek. 

Diğer dersler de bir o kadar sıkıcı geçmişti. Okul bitince yurda döndüm. 625 numaralı odamın önüne geldim. Anahtarla kapıyı açtığımda karşımda kesinlikle yarıçıplak bir şekilde dolanan,saçları ıslak, çok seksü bir Selim beklemiyordum yeminle.

Ben kapıda öylece dikilirken o da sakince geldi. Sert bir ses tonuyla " Ne geziyorsun sen burada" dedi. Gözlerimi onun kaslı vücudundan kaçırıp"şey... burası benim odam" dedim utangaçca." Yoksa sen şu yeni gelen misin?" diye sorunca başımı salladım. Ne yani şimdi "bu" yakışıklı benim oda arkadaşım mı olacak? "Hangi yatak senin" diye sordum. 

"Önemi var mı ki?" dedi

"Neden önemsiz olsun?"

"Seni altıma alırken hangi yatakta olduğumuzu düşünmezsin" dedi.

Bu iğrençti."berbatsın. Ben ibne falan değilim. Eğlenecek başka birini bul."

"Ne yani sen mi ibne değilsin? Ders boyunca beni gözünle yedin ama ibne değilsin öyle mi, diyerek yandan bir gülüş attı. 

Ayı vallahi ayı ya..

" senin gibi berbat bir homo değilim ve olmayacağım da zorunda olmasam burada bir dakika durmam."

"O zaman ayağını denk al bebeğim. Bunu söylediğine pişman edeceğim seni" dedi ve üzerine birşeyler giyerek odadan çıktı. 

Aklımda"Ayı Selim'le ne yapacağım?" sorusu varken bir yandan da eşyalarımı boş olan dolaba yerleştirdim. Ve benim olduğunu düşündüğüm masaya oturarak test çözmeye başladım. 

2 saat kadar beynimi yaktıktan sonra çantamdan kulaklığımı çıkarıp şarkı dinlemeye başladım. Başımı masaya koydum. Ve gün boyunca neler yaşadığımı düşündüm. Yeni bir yatılı okula başladım. İlk derste hayatım boyunca görüp görebileceğim en yakışıklı tipi gördüm. Sonra onun sapık bir ayı olduğunu öğrendim. Ve şimdi namusum tehlikede. Allah sonumuzu hayır etsin. 

Bu bölümü öncelikle Kübra olmak üzere 9/k nın tüm öğrencilerine ithaf ediyorum. Tüm arkadaşlarıma... Sizi özlüyorum.😀😀

Oda Arkadaşım Bir GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin