Loly o gece bir türlü rahat edememişti. Annesi yastıklarını yıkadığı için başka bir yastıkla uyumak zorundaydılar. Ama Loly'nin yastığı hiç rahat değildi, sürekli kafasından kayıyordu ve kafası yastıkta olmayınca rahatsız olup uyanıp tekrar uyuyordu. Loly'nin yastığı yine kaymıştı ve yine uyanmıştı. Artık çok sinirlenmişti:
-Beni bir rahat uyutmadın yastık! Sürekli kayıyorsun, sonra kafam yastıkta olmayınca rahat edemiyorum ve uyanıp duruyorum...Loly böyle söylenirken odayı aydınlatan güneş ışınlarını fark etti. Saate baktığında öğlen olduğunu anladı. Telaşlandı acele etmeye başladı:
-Abla abla, çabuk kalk! Saate bak!
Moly uyku sersemi yatağından doğrulup saate baktı. Saat öğlen on ikiye geliyordu. Şaşkınlıkla:
-Loly bizim çoktan okulda olmamız gerekirdi. Annem bizi kaldırdırmamış mı? Ama neden?O sırada anneleri Lotta Hanım odalarının kapısından içeri girdi. Kızlar annelerini görür görmez başladılar sorular sormaya:
-Anne, bizi neden kaldırmadın? Okula gitmeyecek miyiz? Birşey mi oldu yoksa?
Anneleri telaşlanan kızlarını görünce:
-Sakin olun kızlar. Önemli birşey yok. Sabah sizi uyandırmak için yanınıza geldiğimde birden telefon çaldı. Hemen telefonun yanına koştum. Telefona baktığımda arayanın Moly'nin öğretmeni Liza Hanım olduğunu gördüm. Merakla telefonu açtım ve "Merhabalar Liza Hanım." dedim. O da "Merhabalar. Ben dün bir kaza geçirdim. Doktor kolumun kırık olduğunu söyledi ve şuan kolum alçıda. O yüzden malesef bugün okulda olamayacağım. Yâni Moly'nin bugün okula gelmesi gerekmiyor. Yarın için tekrar bilgi veririm." dedi. Ben de geçmiş olsun dileklerimi ilettim.Moly'nin yüzü asılmıştı. Öğretmenini çok seviyordu. Loly hâlâ şaşkındı:
-Peki ya ben?
Anneleri Lotta Hanım:
-Biliyorsun, senin öğretmenin Mia Hanım ile Moly'nin öğretmeni Liza Hanım çok iyi arkadaşlar. O yüzden Mia Hanım da Liza Hanım ile ilgilenecekmiş bugün, ona yardımcı olacakmış. Yâni bugün şanslı gününüzdesiniz. Hadi bakalım mademki uyandınız, gelin kahvaltı edelim. Ben sofrayı hazırlamaya gidiyorum. Acele edin lütfen.Anneleri sözünü bitirdikten hemen sonra odadan çıktı. Moly ile Loly'nin aklına Rambert Leka takılmıştı. Annelerine ne diyeceklerini bilmiyorlardı.
Moly:
-Şuan aynı şeyi düşündüğümüzden adım gibi eminim Loly. İkimiz de Rambert Bey ile pardon Muhteşem Rambert ile buluşmaya giderken anneme ne diyeceğimizi düşünüyoruz. Öyle değil mi?
Loly:
-Haklısın abla, gerçekten de leb demeden leblebiyi ağzımdan aldın. Tam olarak onu düşünüyorum.O sırada anneleri Lotta Hanım bağırarak:
-Moly kızım, sofra bezini salona yayar mısın canım?
Moly kardeşine:
-Loly, hadi anneme yardım etmeye gidelim. Bunu kahvaltıdan sonra düşünürüz.
Loly:
-Haklısın abla. Sen git ben hemen geliyorum.
Moly:
-Bir kere de saçını taramadan gelsen şu sofraya ölür müsün? Süslü kokana, acele et.Moly biraz sinirlenmişti. Kaşlarını çatarak odadan çıktı ve annesinin yanına giderek sofra bezini aldı. Salona sofra bezini yaydı ve üzerine de tahta tekerleği koydu. Loly de o sırada duvarda sabitli olan raflarda duran küçük sandıktaki takılarından arı desenli takımı alıp aynanın karşısına geçti ve taktı. Saçlarını da güzelce tarayıp salona gitti, her sabah aynısını yapardı. Loly salona gittiğinde Moly ile Lotta sofrayı hazırlamışlardı. Sofraya oturdular ve güzelce kahvaltı ettiler. Kahvaltıdan sonra kızlar odalarına çekildiler.
Lotta Hanım kızları direk odalarına çekilince merakla yanlarına gitti. Odalarına girer girmez:
-Hayırdır acelecisiniz sanki, sofradan kalkar kalkmaz odanıza çekildiniz.
Moly:
-Şey anne... Şey biz yan sokakta bir arkadaşımız ile buluşacağız. Tabi izin verirsen...
Lotta Hanım:
-Olur, ama geç kalmayın.
-Tamam anne. Çok teşekkür ederiz.
-Ne demek canlarım benim, hadi bakalım ben de evi süpüreyim.Lotta Hanım odadan çıktı ve evi süpürmeye başladı. Kızlar sevinçle giyinmeye başladılar.
Loly:
-Abla.
-Efendim Loly.
-Anneme yalan mı söyledik şimdi?
-Hayır Loly. Muhteşem Rambert bizim arkadaşımız sayılır.
-Doğru, yaşasın yâni yalan söylemedik.
-Evet kardeşim, üzülmene gerek yok.Loly daha da neşelenmişti. Kızlar hazırdılar ve annelerine "Anne biz çıkıyoruz." diyerek evden çıktılar. Buluşacakları yere geldiler. Rambert Leka sokağın sonunda dikiliyordu. Hemen Rambert Leka'nın yanına gittiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cadılar Bayramı (Düzenleniyor)
Phiêu lưuAlmanya çok üzüntülü bir yıl geçiriyordu. Bunun nedeni Almanya'nın Cumhurbaşkanının o yıl Cadılar Bayramında gizemli bir şekilde ortadan kaybolduktan yaklaşık iki ay sonra cesedinin bulunmasıydı. Bu sebepten dolayı artık Almanya'da Cadılar Bayramı k...