bölüm: üç

156 18 3
                                    

Nisan,2017

Dizimin üstünde yatan Zara ile onun favori dizisini izliyorduk. Her zamanki gibi mısır patlatmıştı. Sayesinde bu klişe diziyi izliyordum, hatta sahnelerini bile ezberlemiştim.
Dizinin esas kızı ve oğlanı bu bölümde baya yakınlaşmışlardı. Zara ise bu durumdan gayet memnun bir şekilde dizisini izliyordu. Ben ise neredeyse mısır yerken uyuyacaktım.
"Ayyyy, İrini! Öpüşecekler baksana, ağlayacağım valla."
Arkadaşımın bu haline gülümsedim ve televizyona bakmaya başladım.
Evetttt. Öpüşme gerçekleşmişti.
Çift, birbirine 'ilk öpücükleri' olduğunu söylediği an her şeyden sıyrıldım ve hayatımın en güzel günlerinden birini hatırlayarak; burukça gülümsedim ve gözlerimi yavaşça kapattım.

Mayıs, 2013

Athena yanımda durup, kolunu belime dolayıp sahiplenici kanka tutuşu yaparken, bir yandan da bizim okulun zillilerinin dedikodusunu yapıyorduk.
"Kız, şu Sinem var ya! Geçen hafta Ares'in yanına geldi."
"Gelsin, Ares'e göz koymayan var mı şu okulda acaba? Utanmasalar 12. sınıflar bile aşık olacak Ares'e."
Athena göz devirdi.
"Ya onu ben de biliyorum! Bu sefer ki farklıydı biraz. Benim yanımdan götürdü Ares'i ama tabii ki ben gizli gizli gittim yanlarına ve dinledim ne konuştuklarını. Sinem, Ares'e; 'İrini'den ayrıl." dedi ama Ares ona "Ben İrini'den ayrılmam. Başka kapıya Sinem." dese de Sinem tam Ares giderken onu kolundan kendine doğru çekti. Tam dudaklarına uzanıyordu ki, Ares elini dudağının önüne koydu ve hemen yanından ayrıldı."

"Ya senin daha yaşın kaç, başın kaç? Öpmek falan n'oluyor yani?! Yelloz işte."

Athena'nın başka bir yere baktığını fark edip,
"N'oldu?" dedim.
"Bak şurada." eliyle benim biraz çaprazımı gösterdi.
"Sinem mi?"
"Aynen."
Aniden Athena'yı kolundan çekerek, o tarafa doğru yürümeye başladım.

Sinem'in yanında bir kaç kız ve erkek daha vardı. Onlara "Uzayın." dedikten sonra Sinem'in karşısına dikildim.
"Bak Sinem, seni bir defa uyaracağım. Geçen hafta Ares'in yanına gelip 'İrini'den ayrıl.' demişsin. Benim haberim olmayacak mı sandın?"
Gerçekten çok sinirlenmiştim.
"Evet, dedim. N'olmuş yani?"
Sinirden bir kahkaha attım ve işaret parmağımla Sinem'in kafasına dokunup, biraz da yana ittirdim.
"Sen şu küçücük beyninle kimle aşık attığını sanıyorsun!? İlk senen falan demem yemin ederim gebertirim seni." Bunu derken dişlerimi sıkmıştım.
Konuşmaya devam ettim:
"Eğer bir daha Ares'le iletişim kurmaya kalkarsan, senin o saçlarını kökünden kopartıp, eline veririm!"

Sinem cevap verdi,
"Buna sadece Ares karar verebilir İrini!"
Alaycı bir şekilde:
"Buna sadece Ares karar verebilir öyle mi?!" dedikten sonra Sinem'e çelme takıp düşmesini sağladım. Athena'nın bana "Sakin ol biraz." dediğini duyuyordum ama pek takmadım.
Saçlarını elime dolayıp çektim. Serbest bıraktıktan sonra üstüne çıktım ve yanaklarına tırnaklarımı geçirip, sıktım.
"Ares gelince bir de ona sorarsın artık Sinemciğim." dememle Ares'in sesini duymam bir oldu.
"İrini, n'apıyorsun?!"
Beni kızın üstünden kaldırdıktan sonra, Sinem'i de kaldırıp yanıma geldi.
Onu ordan kaldırmasına bozulmuştum.
"Neden yaptın İrini?"
Tek kaşımı kaldırıp Ares'e baktım. Bir kaç saniye öylece kaldıktan sonra Ares'i önümden iterek oradan ayrıldım.
Hızlı adımlarla sınıfımın olduğu A Blok'a giderken, Ares'in durmam için bir kaç kere seslendi. Onu umursamadığımda, arkamdaki adımların biraz daha hızlandığını hissettim. Beni kolumdan tutarak durdurdu.
Ona döndüm ve dişlerimin arasından konuştum;
"Çabuk kolumu bırak. Yoksa seninde suratında sanatsal izler bırakmaktan çekinmem."
Kolumu yavaşça serbest bıraktı.
"İrini benimle gelir misin?"
"Hayır." dedikten sonra yürümeye devam ettim.

"Benimle gelir misin sevgilim?"
Olduğum yerde durdum, onun yanıma gelmesini bekledim.
Yanıma geldi, ellerini ellerime kenetledi ve beni okulun spor salonuna doğru sürükledi.

Spor salonuna girdiğimizde ellerimi bıraktı ve karşıma geçti. Ona değil yere bakmayı sürdürürken, çenemi tuttu ve kaldırdı. Gözlerine bakmaya başladığımda konuşmaya başladı.
"Kızım benim senden başkasını gözüm mü görüyor? Ben senden başkasını sevebilir, öpebilir miyim sanıyorsun?"

O beni seviyordu, evet. Ama ben kıskanç bir insandım.

"O kız seni öpmek istemiş, ya öpseydi? İlk öpücüğün ya o kıza gitseydi Ares?!"

Güldü. Gözümün önüne düşen saçımı arkaya attı. Baş parmağını dudağıma narince dokundurdu. Ben de aynısını onun dudağına yaptım. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Ares dudaklarımı okşarken konuşmaya başladı:
"Senin de, benim de ilk öpücüklerimizin sahibi belli. Bu dudağa ilk öpücüğünü ben vereceğim, şu dudağa ise sen vereceksin."

Ellerini yanaklarıma getirdikten sonra ben de kollarımı boynuna doladım. Birbirimize yavaşça yaklaştık.

Dudaklarımız birbirine değdinde hayatım boyunca hiç böyle bir şey hissetmediğimi düşündüm. İçim titredi sanki, kalbimin atmadığını hissettim. Dünya ve zaman bir kaç saniyeliğine durdu..

Birbirimizden ayrıldığımızda, ilk olarak karşımdaki mavi gözlü çocuğa, Ares Gök'e sarıldım. O kollarını bana doladığında bir kere daha aşık oldum. Hayatımın her anında yanımda olmasını diledim..
Omzuma üfleyerek konuştu:
"Sana aşığım tanrıçam."

💏

Yıllar SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin