28 Ağustos Çarşamba...
Nico'nun doğum günü ve tam 8 yaşına girecek.Nico sabah saat on sularında Sarah teyzenin yatak odasından gelen telefonla konuşmasını duyarak uyandı. Sarah teyze kibar ve ciddi konuşuyordu.
-Tabi efendim. Peki ne zaman gelirsiniz?
Sarah teyze sürekli duraksıyor karşı tarafı dinleyip tekrar konuşuyordu.
-Tabi tabi siz ne zaman gelirseniz biz müsaitiz. Çocuk zaten hazır. Eşyalarını aldı.Tekrar durup karşı tarafı dinledi ve devam etti.
-Hmm, peki efendim. O zaman ben konuşurum onunla. Ama birkaç gün içerisinde gelirseniz Nico'nun oraya alışması daha kolay olur diye düşünüyorum. Teşekkürler, iyi günler.Sarah teyze telefonu kapatıp salona geldi. Nico yattığı yerden kalktı ve çekyata oturdu:
-Sarah teyze, telefondaki kimdi? Benden bahsediyordunuz anladığım kadarıyla. Nico dediğini duydum.Sarah teyze biraz telaşlandı ama gerçekleri Nico'ya anlatmak zorundaydı. Nico'nun yanına oturup:
-Bak Nicocuğum, beni iyi dinle. Sana gerçekten çok çok önemli şeyler söyleyeceğim. İnsan ilginç bir varlıktır. Doğar, belli bir süre yaşamını sürdürür ve sonra hayata veda eder, yâni ölür. Ama ölen insanlar yanımızdan ayrılmış sayılmazlar. Onlar bizim sol yanımızda, kalbimizde yaşamaya devam ederler ve edecekler. Hatta bizi duyabilirler, onlara söylediğin ya da anlattığın şeylere cevap veremeseler de seni duyarlar. İnsanın yaşama sebebidir aslında ölmek. Hani çiçekler solacağını bile bile açarlar ya insanlar da öleceğini bile bile yaşarlar. Yâni hepimiz bir gün öleceğiz. Ama bir süre sonra tekrar bir araya geleceğiz. Annen ve baban dün bir kaza geçirdiler ve bu yüzden de onları bir süreliğine göremeyeceğiz. Çünkü onlar bu dünyada artık bizimle olmayacak. Aslında hep yanımızda olacaklar, bizi görecekler, bizi duyacaklar ama biz onları bir süre göremeyeceğiz. Bu süreyi seninle birlikte yaşayacak, senin yanında olacak, sana destek olacak başka insanlar ve başka arkadaşların olmalı. Bu yüzden seni bir yetimhaneye emanet edeceğim ama sürekli seni ziyaret edeceğim. Orada iyi arkadaşlar edinebilir, yepyeni bir hayata başlayabilirsin. Ama asla unutma sen onları görmesen de annen ve baban her zaman senin yanında olacaklar ve her zaman sana destek olacaklar. Bir gün gelir de yalnız olduğunu düşünürsen bunu hatırla.Nico, anne ve babasının olduğunu duyunca hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı ama Sarah teyzenin dedikleri onu biraz rahatlattı. Ağlarken zorlukla:
-Peki ne zaman yetimhaneye gideceğim?
Sarah teyze üzüntüyle:
-Yarın veya Cuma günü.
-Peki, teşekkür ederim Sarah teyze.Sarah teyze odadan çıktı. Nico saatlerce odada tek başına hıçkıra hıçkıra ağladı. Ağlarken bir yandan da "Anne, baba beni duyuyorsunuz değil mi? Sarah teyze öyle söyledi. Ben sizi görmesem de siz beni görüyor ve duyuyormuşsunuz."diyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Yetimin Günlüğü (Düzenleniyor)
OverigKötü bir trafik kazası sonucu anne ve babasını kaybeden 9 yaşındaki Nico'yu Sarah teyze bir yetimhaneye bırakıyor. Sarah teyze, yetimhaneye her gittiğinde Nico'nun daha da moralsiz olduğunu seziyor ve hatta bazen kollarında morluklar görüyor. Zaman...