Benim adım Aysel.Bir Eylül ayına daha geldik bugün benim doğum günüm yani resmi olarak öyle.Ama gerçek olarak bilmiyorum.Nasil mi? Yurtta kalıyorum anne baba nedir nasıl olur bilmem parklarda görürüm cocuklarinin ellerinden tutar ve severler.Ben onları hiç merak etmedim beni terk edenler benim annem babam olamaz.Bu yurda yeni geldim.Diger yurt müdürü arkadaşıma taciz etmeye kalktı durumu fark ettiğimde kafasına vazoyla vurdum.Mahkemelik oldu ve yurt kapandı herkes bir yerlere dağıldı.Kötü yola dusmemizi bekleyen o kadar çok insan var ki.Bu yurdun bahçesi çok güzel.Yerde sarı turuncu yapraklar sessizlik harika mistik bir ortam.Telefonumu elime aldım. Telefon dediysem öyle lüks bir şey beklemeyin akıllı ama çakma bir telefon işte.Vazgectim şarkısı çalıyordu.Eylul ayı vazgecisti bana göre yapraklar bile aylarca tutundugu dallardan vazgecerdi.Ama dallar yaprak açmaktan vazgeçmezdi tekrar açardi.Ben bu hayatta vazgeçen ordan oraya sürüklenen yaprak olmayacaktim her defasında yeniden yaprak açan ağaç olacaktım ve dışarıya karşı her zaman cam ağacı olacaktım.Her daim yeşil içi paramparca olsa da.Ben düşüncelere dalmış giderken bi el omzuma dokundu.Irkildim.Bir kız:
-Merhaba ben Duygu Su korktuttugum için Üzgünüm
Ben:
-Merhaba sorun değil ben Aysel memnun oldum
Duygu Su:
-Nasılsın?
Ben:
-Yine herkes gibi yapacağız yalan söyleyeceğiz iyiyim diyeceğiz ve yalandan bir sohbet havası esecek dimi? Çünkü eğer kötü olduğumuzu söylersek önce anlat derler içine dert olmasın derler anlatınca takma boşver derler.Neyse sana iyi geceler diyip oturduğuoturduğum banktan kalktım odama doğru yol aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYSELIN DÜNYASI
ChickLitHayat dizilerde olduğu gibi değildi hayat ona çok küçük yaşta çok büyük sorumluluklar yüklemisti Hırçın asi aynı zamanda çok güçlüydü kimsesizdi Aysel tüm güzel duygulardan uzaklaşmış siyaha aşık bir kızdı. Sonrası mi işte sonrasını hickimse bilemez...
