Bölüm 4 : Dehşet

15 2 2
                                    

  Karanlıkta bulduğum bir ışık haznesi git gide büyüyerek bana bir görüntü sundu . Başımın sancısı kendini sızlayarak belli ediyordu .  Netleşen görüntüyü taramak için biraz gözlerimi kıstım . 

     Karşı koltukta Nil elinde bir dergi ile uyuyordu . Saçlarının dalgaları omuzlarını süslüyordu . Siyah kazağının üzerine düşen ince kolye çok sık bir görüntü sunarken aynı anda zıt görünüyordu . 

   Başımın ağrımasına umursamadan kafamı sola çevirdim .  Aradığım bedeni bulan gözlerimde bayram havası saklıydı .  Sacları dağılmış gözlerinin altı morarmaya yüz tutmuştu . Düzgün burnu yüzünün tam ortasında pürüssüz bir güzellik sunarken dudakları iştah açıcı cinstendi .

   Odanın içindeki kasvetli hava susatmıştı. Havalar serin olmasına rağmen odanın içi baya sıcaktı . Ya da bana öyle geliyordu çünkü üzerimde kalın bir battaniye vardı . Yağmur damlaları odanın penceresine çarparken odayı net bir şekilde taradım.  Hastaneden çok farklı bir yerdi. Yere serilen çakma post ve deri koltuklar odayı boğuyordu.

Duvarlarda kalite kokan tablolar asılı dururken yanmayan şömine dağ evinde olduğumuzun sinyallerini veriyordu .  Ellerimden destek alarak yatakta doğruldum ayaklarımı yattığım koltuktan aşağıya sarkıttım . 

   Çıplak ayaklarım soğuk zeminde ürperdi ama umursamadan ayağa kalktım .

  Üzerimde bir eşofman  altı  ve üzerimde ince bir badi vardı .  En son abimin merdivenlerden aşağıya düşerken yüzümü tarayan bakışları vardı aklımda .  Acaba neredeydi? Ortalarda gözükmüyordu .

   Nasıl oldu da dengemi kaybettim hatırlamıyordum ama önemli bir şey olamamıştı . Başım birazcık sızlıyordu sadece. Kapının kulbuna uzanıp kapıyı açtım .  Çıkan gıcırtılı ses içimde garip bir his bırakmıştı .

   Adımlarım karanlık koridora uzanırken elim duvardaki düğmeleri arıyordu .  Adımlarımı yavaşlattım. 

  Midemden yükselen sıvı ile bir an olduğum yerde durdum . Başım dönmeye başladı gücünü kaybeden bacaklarım yerçekimine karşı koyamıyordu.  Tam yere düşecekken karanlikla belime sarılan kollar beni düşüğüm yerden doğrulttu . 

  "Dikkat etsen biraz aptal düşecektin az kalsın .  " şaşkınlık tohumlarım seçilirken toprağa belime sarılan kollar kendini geri çekti .  "Ben zaten dikkatliyim ama dengemi kaybettim ."

    "O zaman git ve yat . Her lafı da ben söyleyecek değilim  sana. "

   Çatık kaşlarıyla yüzüme  bekli de en anlamsız şekilde bakıyordu . Ona ne kadar aldıramamaya çalışsam aklımın bir köşesinde beni rahatsız ediyordu .

Umursamaz adımlarımla sarsak hareketlerle çıktığım odaya girdim . Nil yeni uydusundan uyanıyordu . Yüzündeki uyanırken ki o tebessüm vardı . Eliyle kolyesini düzeltip saçlarını geri attı .  Gözleri bir an yatağa kaydı şaşkınlıktan gözleri irileşirken muhtemelen nerede olduğumu düşünüyordu .  "İyi uyudun mu bari uykucu ?"

   Sıçrayarak önüne dönerken sorgular bakışlar ile üzerimi taradı. "Neredesin sen . Bir an yatağında göremeyince aklım çıktı.  Bir şeye ihtiyacın olursa beni uyandır . "

  Kendimi bir an Nil 'e karşı suçlu hissettim . Çevremdeki herkesi kırıp dökerek gitmiştim. Bana sormak istedikleri kim bilir kaç soru vardı ama şu ana bunu es geçmek zorundaydım . Yapacak daha önemli işlerim vardı en azından şu saatten sonra .

  Yattığım yerin yanında duran sehpadan bir bardak su içtim . "Hadi  gidelim .  Sahi neresi burası Allah aşkına ?"  Nil gözlerini benden kaçırıp  kafasını kaşıdı .  "Boşversene.  Hadi hazırlan çıkalım .  "

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 28, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

  SEN EVE DÖNÜNCEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin