Hikayenin güzeller güzeli kızı Hazal...
Hayat damarlarından ikisi kopmuş bir kişi nasıl yaşayabilirdi? Yaşıyordu işte. Her şeye rağmen yaşatıyorlardı. Hayata 'merhaba' diyeli daha bir buçuk yıl olmuşken, ailesi yok olmuştu. Hayatı bir günde mahvolmuştu. Anne ve babasının yüzünü, kokusunu, sesini hatırlayamıyordu. En acısı da buydu onun için. Hayatta mucizelere inanmayan kızımız hayatında olacak olan mucizelere artık inanacak mıydı?
Hikayenin masmavi gözleriyle herkesi etkilemeyi başaran yakışıklı prensi Doruk...
Zengin veya yakışıklı olmak bir insana yetiyor muydu? Bazılarına göre evet. Zengin ve yakışıklı olmasına rağmen hayatı acılarla geçen Doruk için bunların ikisi yetmiyordu. Hayatında tek bir kızı sevmiş ama fazlasıyla sevgilisi olmuş olan bir genç. Onun için artık aşk tamamen yalandı. Tamamen mi? Küçücük bir ihtimal de olsa inanıyordu aşka.
Hikayemizin sempatik ismi, çapkınımız Burak...
Çapkınlar da sever. Evet bu sözümüz Burak için geçerli. Burak, saman altından su yürüten sempatik bir çapkın. Kıvırcık, sarı saçlı sempatik çapkınımızın saçlarına kızlar bayılıyor. Aslında Burak çapkın olsa da onun kalbi de tek bir kız için atıyor.
Ve güneş, aya 'Merhaba,' dedi.
![](https://img.wattpad.com/cover/122800270-288-k450478.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaban Gülü
Teen Fiction''Ve güneş, aya 'merhaba' deyip güzel bir konuşmayı başlatırken, dünya tüm bunları büyük bir kıskançlıkla izliyordu.''