İki Tayfa

Bölüm 1

Hepinize Merhabalar 💙
Biliyorum çok çok geç oldu bunun farkındayım ve diyecek fazla sözüm yok açıkçası. Hepinizden ÖZÜRDİLERİM. Bazı nedenlerden dolayı Bölüm yayımlayamadım sonradan kaldırdım felan. Şimdi bana size karşı yaptığım haksızlığı bana gösteren Askerim 💙mor_kitapruhu 'na çok çok teşekkür ederim bana yeniden umut verdi beni aydınlattı ve asikizmelike Melokum oda bana şans verdi ümit verdi destek verdi yazmam için ona da binlerce kez teşekkür ederim 💙. nurellamakussuz sana da çok teşekkür ederim Dilooom 💙 yanlışlarımı düzeltmeme yardım edeceksin edeceksiniz destek oluyorsunuz hepiniz çok çok çok teşekkür ediyorum size 🥰💙.

Bölümleri baştan düzenleyeceğim ve yavaş yavaş yayımlayacağım.

Her yer acı, her yerde ayrı bir  feryat!
Biri gelsin, sarsın artık şu yaraları!
Bu nasıl dünya böyle ki heyhayat?
Ne canisi bitiyor, ne canavarı.
-Mehmet Aygün

Güne başlamak zor oluyor halbuki eskiden hep yeni bir heyecanla umutla sevgiyle kalkıyordum hala da öyle kalkmam lazım ama işte dediğim gibi olmuyor istemediğim için de olmuyor. Onsuz uyandığım iki koskoca Yıla yeni bir gün katıldı ve bu son da olmuyor.

Zor gerçekten zor. Yalandan kahkahalar,gülmeler,tebessümler sıkıyor beni zorluyor artık. Arkadaşlarım daha doğrusu Kardeşlerim için yaptığım bu yalancı tebessümler artık dayanamayacak raddeye geldi ama buna son veremem bu benim sonum olur sonumuz olur.

Yatağımdan doğrulup ayaklarımı soğuk zeminle buluşturdum. İçime yayılan rahatlık soğuğa olan hislerimi besledi. Ondan sonra hiçbir şey içimi ısıtmadı. Gözlerim siyah yatağımda dolaştı, ona zıt olan beyaz duvarlara karamsarca baktım. İki rengin arasına sıkışmıştım oysaki. Doğrulup lavaboya doğru yürümeye başladım. Dolabımın rafları siyah kapılarının rengi beyaz beni temsil ediyor gibi. İçim kapkaranlık ve kimse görmüyor bunu Dolabın içinide kimsenin görmediği gibi. Dış tarafı ise beyaz herkese gösterdiğim görmelerini istediğim gibi içini bilmiyorlar oysaki. Makjac masam dolabın tam karşısında geniş ve uzundu. Aynası yuvarlak şekildeydi etrafı Siyah renkteydi. Masanın tamamı siyah renkte ve rafların iç kısmı beyazdı. Masanın üstünde bir kaç makyaj malzemeleri duruyor o kadar fazla makyaj yapan biri değilim sadeliği severim ve kendimi güzel bulduğum için de açıkcası sorun yok benim için.

Dolabımın yanı boydan boya camdı ve siyah perdesi vardı önünde renkli puflar duruyordu ve küçük bir masa yağmurun yağışını izlemeyi çok seviyorum ve bu bana iyi de geliyordu.

Lavobaya girdim ve zemin de siyah renkteydi sanki siyah renginin üzerine bastıkça siyahtan kurtulma çabasına giriyor gibiyim ama bana beni yansıtıyordu vazgeçemiyordum ve daha fazla buna kafa yormadan aynanın karşısına geçtim ve yüzüme baktım kısa bir süre solgun duruyordu yüzüm ve göz altlarım da oluşmuş küçük morluk vardı uykusuzluktan dolayı. Kendime bir kaç saniye zaman tanıdım ve musluğu açıp soğuk suyu yüzüme çarptım bir kaç kez ve doğrulup yanda asılan havluyu alıp yüzümü kuraladım ve aynaya yeniden baktım yüzüme renk gelmiş gibiydi ardından siyah diş fırçamı elime aldıktan sonra diş macunu da sıktım üzerine ve dişimi fırçaladım üç kez. Ağzımı'da çalkaladıktan sonra üstümü çıkardım iç çamaşırımla birlikte ve hazır olan soğuk suyun içine girdim ve bedenim soğuk suya temas etti kısa süreliğine bir ürperti oluştu bedenimde ama her zamanki gibi iki dakika geçmeden bedenim soğuk suyu kabullendi ve gevşedi ve vücudumu vanilya kokusu yavaş yavaş sinmeye başladı ve kokusu beni mest etti.