Ben Katie.29 yaşında bir garsonum.İşimi çok seviyorum.İnsanlarla sohbet ediyorum,onlarla birlikte alışverişe bile gidiyorum. Bir gün işten eve dönerken caddenin karşısında bir kız çocuğu oturuyordu.Elinde de pompalı tüfek vardı.Onun yanına doğru gittim ve konuşmaya başladım.
"Sen iyi misin?Neden elinde bu pompalı tüfek var."
"Annemden kaçtım.Annem odaya girdiğinde elindeki bıçağı gördüm.Beni öldürmek istiyordu.Ben de duvarda bulunan pompalı tüfeği aldım ve pencereden atladım."
"Peki.Benim evime gelmek ister misin?Orda annen seni bulamaz."
Küçük kız başını salladı.Onu yerden kaldırdım ve kızla beraber eve kadar yürüdük. Eve girdiğimizde kız girmek istemedi.Onun önüne doğru eğildim ve şunu söyledim:
"Bana inan.Burda annen seni asla ve asla bulamayacak."
Kız bana doğru gülümsedi ve içeriye girdi.Tüfeği bir kenara bıraktı ve bir yere oturdu.Ben de onun yanına oturdum.
"Senin adın nedir?"
"Aylse."
"Ne kadar güzel bir isim."
"Teşekkür ederim."
Küçük kızı incelediğimde gri uzun elbisesi,elbisenin kenarlarında kırmızı çizgileri,gri saçları ve çizmeleri vardı.Bu kıyafetler ona çok yakışmıştı.Hemen mutfağa gidip,ona yiyecek hazırladım.Belki karnı aç olabilirdi.Aylse'i çağırdım.Yemeğini yedikten sonra onu kendi yatağıma götürdüm ve yatırdım.Aylse benim çocuğum gibiydi.Onu hiçbir zaman yanımdan ayırmayacağım. Aradan yıllar geçtikten sonra Aylse artık 15 yaşındaydı.Aylse'le birlikte yolda yürürken annesini gördü.Ama Aylse saklanmadı veya korkmadı.Annesine doğru gitti ve ona bağırmaya başladı.Annesi Aylse'i hatırlayınca cebindeki bıçağını çıkarttı.Durdurmaya çalıştım ama olmadı.Aylse de çantasındaki pompalı tüfeğini çıkarttı ve ona vurmaya başladı.Annesi yerde kanlar içinde duruyordu.Aylse çok şaşırmıştı.Koşarak eve doğru gitti.Ben de o yolda öylece duruyordum.Eve geldiğimde Aylse odasında oturuyordu.Sadece camdan bakıyordu.Bir kötülük düşünüyor gibiydi ve kucağında tüfeği vardı.Onun için çok endişeleniyorum. O olaydan sonra bir daha okula gitmedi.Odasının kapısını da kilitlerdi.Akşamları evden dışarı çıkardı ve eve geldiğinde giysilerini kanlar içerisinde görürdüm.Uyuduğum zaman odasından sesler gelmeye başlardı.Artık sabrım kalmadı ve Aylse'in odasına gidip,kapıdan ona bağırmaya başladım.
"Artık sana hiç güvenmiyorum.Sana kızım gibi baktım ama sen ne yaptın? İnsanlara karşı kin beslemeye başladın.Onları öldürdün.Gel beni de öldür.Seni lanet olası çocuk."
Birden kapı açıldı.Aylse nazik bir ses tonuyla:
"Peki tamam.Madem benim odama girmek istiyorsun al gir."
O anda Aylse'e inanamamıştım.Beni odasına alıyordu.Kim bilir odasında ne tür pislikler vardır.
Odasına girdiğimde her yerde iç organları,parçalanmış vücutlar vardı.Yüzümü Aylse'e döndürecekken arkamdan büyük bir acı hissettim.Ben o anda yere yığıldım.Kanlar içerisinde Aylse'e bakıyordum.Bana yaklaşarak kulağıma şunu fısıldadı:"Ölümünle yüzleş."
Sonra Aylse odasındaki cesetleri ve iç organlarını bir yere saklayıp,pencereden kaçıp,uzaklaştı.
(http://creepypastaturkce.blogspot.com.tr/)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ürpertici Kısa Hikayeler
Short StoryÜrpertici Ve Kısa Olup Insanları Sıkmayan Ekili Hikayeler Kaynaklar: >http://creepypastaturkce.blogspot.com.tr/< Bu Kitap İçerisindeki Hikayeler http://creepypastaturkce.blogspot.com.tr/ Danışılarak Paylaşılmıştır.