Park Aeri kitaplardan ve bolca kakaolu pastadan oluşan sığınağında mutlu bir hayat süren,duygusal ve beyaz atlı prenslere inanan bir parti kızı iken oldukça işkolik bir o kadar da kuralcı bir savcı olan Yoongi ile nasıl on beş aylık bir bebeğe bakac...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
♡♡
Noel arifesine altı gün kala,radyoda Gashina çalan bir taksideydim.
Eğer annem ve babam ellerinde kalan son parayla bir Hong Kong gezisi planlamamış olsalardı Seoul'de yapayalnız ve en önemlisi de arabasız kalmamış olacaktım. Sanmayın ki be-
Mümkünmüş gibi radyonun sesi biraz daha arttırıldığında bakışlarımı taksiciye çevirdim.
Şarkının nakaratı girince elini silah şeklinde tutup öne uzatan adamı görmezden gelip bakışlarımı dışarı çevirdim.
Bugün kimsenin keyfimi bozmasına izin vermeyecektim bir kere!
Arkadaşlarım Jin ve Hwa Young ilk çocuklarının bir yaşına girmesinden sonra küçük bir tatile çıkmaya karar vermişlerdi. Kızlarına bakacak kimse yoktu ve burada ben devreye giriyordum. Tabii ki bana bırakacaklardı! En yakın arkadaşlarıydım ve sorumluluk sahibi bir insandım.
"Namchang Dong'dan gider misiniz lütfen?"
Dikiz aynasından göz göze geldiğimizde beni onaylayan taksiciye gülümsedim.
Okuma gözlüklerimi düzeltip gözlerimi okuduğum kitaba çevirdim. İçim kıpır kıpırdı!
Gözlerim satırlarda geziniyordu gezinmesine fakat bir türlü odaklanamıyordum. Heyecanlıydım. Hayır..Çok heyecanlıydım! Hwa Young bir kaç kez düşük yapmıştı ve bu da minik kızlarının istediklerini ikiletmeyip,O'na harika bir yaşam sunmalarına neden olmuştu.
Onlar Roma'yı gezerken ben küçük Eunbi ile çizgi film izleyecektim.
Ayrıca Noel haftasına girdiğimizde İtalya'dan geri döneceklerdi. Bu da demek oluyordu ki bütün bir hafta yayımlamak istediğim kitap hakkında yazabilecek,Noel günü de arkadaşlarımla planladığımız gibi şehrin en popüler gece klüplerinden birine gidebilecektik.
Bu Noel hayatımda geçirdiğim en güzel Noel olacaktı.
🍓
Arabanın aniden fren yapması beni öne doğru savururken on beş dakikayı geride bırakmış,evin olduğu sokağa girmiştik çoktan. Elimde tuttuğum cüzdanı açıp içini karıştırdım ve parayı öne doğru uzattım. Parayı sayan şöförü görmezden gelip heyecanla kapıyı açtım.
Sırt çantamı ve poşetlerimi koltuktan alıp taksiden indim. Evlerine doğru yürürken kıkırdamama engel olamadım. Ona yatmadan önce masal okuyacaktım. Beraber parka gidecektik ve kahvaltıda kremalı çilek yiyecektik. Eunbi bu kadar sevecen bir çocukken,çocuk bakmak ne kadar zor olabilirdi ki?