''DÖRDÜNCÜ BÖLÜM''

33 5 0
                                    

Ölmek için çok genç,yaşamak için fazla telaşlıydık...

Ayliz'in çığlığı kafamın içinde dönüp duruyordu sanki, hemen yanına girdik ayna da kan damlaları vardı ve musluğun kenarında not ile kanlı gül.Gözlerim inanamıyordu artık Arden notu açmaya çalıştı ama engel olduk çünkü parmak izi olabilir üzerinde.

Arden Kuzey i çağırmaya gitti o gelince notu açacaktık. Ayliz şoktaydı hala. 5 dakika sonra kuzey geldi eldiven takıp notu açtı.

''Shön'' yazıyordu. Gülü ve notu pakete koyup odasına gitti. Sakin olmamız ve dinlenmemiz gerekiyor. Otel'in kamera kayıtlarını kontrol edecekler gece kimse fark etmeden.

Tüm gece boyunca korka korka duş aldım. Uyuyamadık hatta şuan size bunları yazarken bile korkuyorum bir yanda rüzgarın uğultusu bir yanda yanan mumlarımız. Arden sürekli düşünüyordu yollanan kağıttaki kelimeyi bir türlü hiç birimiz bulamıyorduk.

'' Schmerzlich schön '' dedi bir anda Ayliz.

- Diğer kelimeyi birleştirirsek bu çıkıyor ortaya ve bir yerde okumuştum, Acı verecek kadar güzel anlamına geliyor Türkçe'si.

- Nasıl yani bu senin için acı mı çekiyor. diye söze atıldı Arden.

Kafam allak bullak oldu. Sanırım beni canından çok seven ve kendine benim yüzümden zarar veren birisi bu notları yollayan kişi. Madem katil diyorlar buna neden benimle ve çevremdekilerle not ya da mesaj ile uğraşıyor. Ya katil değil ise Ya sadece beni sevdiği için ya da yaklaşmaktan korktuğu için bu notları yolluyorsa. Her şey için Yanılıyor olabilir miyiz ki.

Odanın balkonuna çıktım soğuk hava üzerime bir ürperti verdi ama bir o kadar da iyi geldi.Saat şuan 02.46 ve her yer sessiz sadece rüzgarın uğultusu var. Yan balkondan bir gölge belirdi Ertan sandım ama Kerem'miş. Tam selam verecektim ki o benden önce davranıp selam verdi bende aynı şekil selam verip önüme döndüm. Kar'lı havaları seviyordum ama çok nadir yağıyordu Antalya'ya yüksek kesimlerine yani. İçeri girecektim ama Kerem'in sesine geri döndüm.

- Uykun yok ise sana lobi'de kahve ısmarlayabilirim. dedi,

- Şuan o kadar iyi gelir'ki 5 dakikaya kapının önündeyim. deyip içeri geçtim Arden ile Ayliz uyku moduna geçmişti. Ayliz'e söyledim, saçımı yukarıdan topuz yaptım uzun hırkamı'da alıp çıktım. Kerem çoktan çıkmış ve beni bekliyordu.

- Sanırım beklettim biraz.

- Yok ben erken çıktım sanırım dedi ve yürümeye başladık. Boyu benden biraz uzundu omuzlarından biraz aşağısına denk geliyordum. Hafif Kızılımsı saçları beyaz tenine renk veriyordu sanki ve zümrüt yeşili gözleri'de derin bir nefes aldı asansöre binince

- Vanilya... Vanilya ve menekse kokuyorsun ama sanki daha önce hiç rastlamadagim bir koku. Dedi

-Evet çünkü parfümümden sadece bende var.

- Nasıl yani sadece sana göre mi üretiliyor.

- Evet sadece kendime üretiyorum çünkü bu koku bana hiç görmediğim ama kokusunu bildiğim annemi hatırlatıyor.

- Anladım. Peki zor olmuyor mu kendini kokunu yapmak.

- 10 yaşımda iken bir gün ablam annemin kazağını getirmişti. O zaman o çok güzel menekşe kokuyordu yani yıllar geçmiş olda bile kokusu yeni gibiydi. Sonra o koku kayboldu ve bende bir şey yapmak istedim. Daha öncelerden çiçeklere de zaten büyük bir ilgim var di. Bahçıvan bir amca var di onun eşi hep bahçemize çiçekler ekiyordu bir gün menekşe ekmesini istemiştim. Sonra araştıra araştıra kendi parfümü mu yapmaya başladım. Ilk te zorluyordu çünkü küçüğüm bilemiyordum. Ama her şeyi ablamlar sayesinde başardım.

- Yani seni birazda olsa duyguların mi yönetiyor?

- Aslında öyle diyemem ama biraz da olsa duygularım ile haraket ediyorum. Dedim biz böyle konuşa konusa çoktan lobi ye gelip kahvelerimizi almıştık. Konuşurken ne ara buraya geldiğimizi fark etmedim bile.

- Peki o zaman ertan ile bu yakınlığın okul arkadaşı olduğu için mi yoksa başka bir sebep mi var. Dedi

- Aslında ertan benim hem çocukluk arkadaşım hem okul arkadaşım hem de herşeyim.

- Nasıl yani herşeyin Arkadaşlıktan öte mi.

- Evet arkadaşlıktan da öte bizim aramızdakiler.

- Sevgili misiniz? Ertan bana hiç bahsetmemisti. Dedi

Ben ona bir sey diyemeden ertan geldi yanımıza yanağımdan makas alıp yanıma oturdu ve hemen bir kahve söyledi.

- Keremcim insan bir haber verir kardeşim ya merak ettim telefonun da yukarıda merak ettim

- Uyuyorsun sandım ellemedim o yüzden seni kardeşim. Dedi

Sanki keremin üzerinde biraz gerginlik var di. Ve bu çok net fark ediliyordu. 5 dakika sonra uykum var diye yanımızdan ayrıldı ve benim yüzüme bile bakmadan odaya çıktı.

- Ne oldu buna şimdi..
- Bilmiyorum ki sen gelmeden önce bana sevgili olup olmadığımızı soruyordu bizi öyle sandı sanırım açıklama yapacaktım ama sen geldin bir şey diyemedim.
- Yanlış anlamıştır bir şey olmaz açıklarım ben ona
- Aslında sen değil ben açıklayayım çünkü bana sormuştu sana anlattığımı bilmek istemez belki.
- Haklisin olabilir aslında... Dedi.

Biraz sohbet ettikten sonra odalarımıza dağıldık. Üzerimi değişip hemen uyuyacagim çünkü yorucu bir gün bizi bekliyor. 2 grup olarak yarışma düzenlenecek mis kendi aramızda karşı karşı ya karadeniz mutfağı ile ilgili yemekler yapacak mışız.

***
Herkese merhabaa🌸
Bu bölüm biraz değil baya bir şekilde kısa çalıştığım için fazla yazamıyorum ama çok yakın zamanda uzun uzun bölümler yükleyeceğim
Sizi seviyorum 🖤

Virüssüz günler sizinle olsun '🌸🌼



Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 18, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ADEN "Cennet Bahçesi"🌹Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin